Ve nihayet Türk kullanıcılar da, gecikmeli de olsa, Windows Phone ile tanıştı. Windows Phone 7 ve hatta Windows Phone 7.5'i es geçen ülkemiz, Windows Phone 8'e kayıtsız kalamadı. Artık bizler de, paralel ithalat ürünlerine baş vurmadan ya da yurt dışından getirmek zorunda kalmadan, resmi olarak Windows Phone 8'li cep telefonlarını satın alabiliyoruz. Karşımıza çıkan ilk telefon ise, HTC'nin Windows Phone 8X'i oldu. Test merkezimize konuk olan telefonu, en ince detayına kadar inceledik.
HTC'nin son dönem cep telefonlarında olduğu gibi, 8X'de de unibody, yani yekpare bir kasa kullanılıyor. Bu da, doğal olarak arka kapağı ortadan kaldırarak, bataryanın çıkartılamaması ile sonuçlanıyor. Yani yedek bir batarya alıp zor durumlarda onu kullanmak isterseniz, ne yazık ki böyle bir şansınız yok.
Ancak kasanın yapısı, son dönemde karşımıza çıkan en ince cep telefonunlarından birisini sunuyor bize. 4.3 inç'lik büyük sayılabilecek bir ekrana sahip olmasına rağmen, 8X'in boyutları sadece 132 X 66 mm. Kalınlık ise, sadece 10 mm. Tüm bu boyutlar, telefonun son derece kolay taşınabilir olmasını sağlarken, ergonomik bir yapı da sunuyor. Telefonun ağırlığı ise 130 gram.
Kasa yapısı
Farklı renk seçenekleri ile gelen 8X'in elimizdeki modeli siyah. Eğer renkli telefonlara merakınız yoksa, 8X'i gördüğünüzde ona aşık da olabilirsiniz, nefret de edebilirsiniz. Çünkü telefonun tasarımı, piyasadaki pek çok telefondan farklı. Ancak Microsoft'un koyduğu standartlar nedeniyle, çok yakında piyasada birbirine çok benzeyen WP8'li cepler göreceğimizi de rahatlıkla söyleyebiliriz. Özellikle ekranın alt kısmındaki 3 kısayol tuşunun standart olması, tüm Windows Phone 8'li cepleri birbirine yaklaştırabilir.
Telefonun malzeme kalitesi oldukça başarılı bir izlenim yaratıyor. Arka kısım mat polikarbondan yapıldığı için, kalitesiz plastik kapaklar gibi kötü bir izlenim yaratmıyor.
8X'in üst kısmında güç düğmesi ve kulkalık girişi, sağ kısmında ses ayar düğmesi ve kamera düğmesi, alt kısımda ise micro USB girişi yer alıyor. Tüm düğmeler, kasa ile aynı renkte ve çok fazla dışarıya çıkık değil. Bu durum ilk bakışta olmlu gibi görünse de, en azından alışıncaya kadar, basmak istediğiniz düğmeyi, el yordamıyla bulmak için biraz çabalamanız gerekebiliyor. Yine de, pek çok yeni telefonda görmediğimiz kamera tuşunun 8X'te var olması oldukça güzel. Çift aşamalı denklanşör görevi gören bu düğme, aynı zamanda, kamera uygulamasını kolay yoldan açmak için de kullanılabiliyor.
Donanımsal özellikler
Biraz da 8X'in donanımsan özelliklerinden bahsedelim. Öncelikle söylenmesi gereken, telefonda 1.5 GHz, çift çekirdekli bir Qualcomm S4 işlemci bulunduğu. HTC, bu işlemciyi 1 GB RAM ile destekliyor. Bu ikili, telefonun oldukça etkileyici bir performans sunmasını sağlıyor.
8X, 16 GB dahili depolama alanı ile geliyor ve bu alanın 4 GB gibi bir kısmı, zaten işletim sistemi ve çok da fazla olmayan ön yüklü yazılımlar için ayrılmış. Yani kullanıcıya kalan kısım, 11 GB civarında. Nasılsa bir bellek kartı takarım diyorsanız hemen bu fikrinizden vaz geçin; 8X'de bir bellek kartı yuvası bulunmuyor. Eğer telefonunuzda çok fazla MP3 dosyası bulundurmayı seviyorsanız, hatta videolar sizin için önemliyse, uygulama yüklemek için çok da fazla bir alanınız kalmayacaktır.
Micro SIM kartları destekleyen 8X'in ön yüzünde 1080p video kaydetme özelliği sunan 2.1 megapiksellik bir kamera var. Pek çok üretici ön yüz kamerasına yeterli önemi vermiyorken, HTC'nin gerçekten kaliteli ve yüksek değerler sunan bir kamerayı tercih etmesi alkışı hak eden bir durum.
Arka kamera ise, 8 megapiksel çözünürlük sunuyor ve öndeki küçük kardeşi gibi, 1080p video kaydetme özelliğine sahip. Daha önce de bahsettiğimiz gibi, telefonda bir kamera tuşu var ve denklanşör olarak görev yapabiliyor. Bu da bizi, ekrana dokunarak fotoğraf çekme eziyetinden kurtarıyor.
Son olarak bahsedilmesi gereken özelliklerse, GPS, NFC, Bluetooth 3.1, 802.11 a/b/g/n Wi-Fi. Tabii ki, 8X'de de, pek çok HTC telefon gibi, Beats Audio ses geliştirme teknolojisi bulunuyor. Bu teknoloji, özellikle müzik dinlemeyi sevenler için yüksek kalite sunmayı başarıyor.
Windows Phone 8 neler sunuyor?
Test sonuçlarına geçmeden önce, 8X ile tanıştığımız Windows Phone 8 işletim sisteminden de bahsetmekte yarar var. Öncelikle şunu kabul etmemiz gerekiyor: Samsung, Google ve Apple, Android ve iOS konularında "siz bizden kopya çektiniz" diye birbirlerini yerken, kimse Microsoft'a böyle bir şey söyleyemez. Karşımızda duran, bambaşka bir işletim sistemi ve daha önce kullandıklarımıza hiç ama hiç benzemiyor.
Eğer Windows 8'in Başlangıç ekranına, yani eski adıyla Metro arayüzüne alıştıysanız, Windows Phone 8'i kullanırken çok fazla zorlanmayacaksınız. Ama hayatınız hep Android - İOS ve Windows XP'den 7'ye kadar gelen sürümlerle geçtiyse, 8X'i elinize aldığınızda "ne oluyoruz" demeniz kaçınılmaz.
İşletim sistemi aslında 2 temel bölümdem oluşuyor: Ana ekran ve Uygulamalar ekranı. Ana ekran, zaten artık tanıdığımız kutulardan (Tiles) oluşuyor ve bu ekrana, aşağıya doğru istediğiniz kadar kutu ekleyebiliyorsunuz. Uygulamalar ekranı ise, alfabetik olarak, telefonda kurulu olan uygulamaları listeliyor. İki ekran arasında geçiş yapmak için, parmağınızı sağa ya da sola doğru kaydırmanız yeterli.
Burada Windows Phone 8'den ayrıntılı olarak bahsedecek değiliz. Ama işletim sistemi ile tanıştığınızda, iki düşünceden birine sahip olacağınız kesin: Ya çok beğeneceksiniz, ya da hiç sevmeyeceksiniz; aynı telefonun kendisi gibi... Eğer bir iPhone kullanıcısıysanız ve telefonunuzu jailbreak'siz kullanıyorsanız, arabirime alıştığınızda Windows Phone 8'i sevebilirsiniz. Ama Android kullanıyorsanız ve ondan memnunsanız, Windows Phone 8 size fazla basit ve renksiz gelebilir.
Windows Phone 8'de bulamadıklarımız
Windows Phone 8 Android kullanıcılarına renksiz gelebilir diyoruz, çünkü bizlere sunduğu çok fazla kişiselleştirme seçeneği yok. Tek yapabileceğiniz, kutuların rengini değiştirmek ya da arka planı siyah veya beyaz olarak ayarlamak. Duvar kağıtlarını da unutun; Windows Phone 8'de duvar kağıdı diye bir kavram yok. Çok sayıda ana ekran ya da sayfalara bölünmüş uygulamalar da söz konusu değil.
Android'in çok sevilen widget'ları da, iOS'dan sonra, Windows Phone 8'de de kendine yer bulamamış. Ama WP8'in, iOS'a göre bir farkı var bu noktada... Ana ekrandaki kutular, canlı olarak sürekli güncelleniyor. Örneğin Fotoğraflar kutusunda, sistemde yüklü olan ya da hesabınızı Microsoft heabına bağlarsanız, Facebook'taki fotoğrafları rastgele bir biçimde gösteriyor. Hava durumu sürekli güncelleniyor ve yine kutu içerisinde karşımıza çıkıyor. Live Tile özelliği sunan, örneğin haber uygulamaları, ana ekranda en son haberleri görmemizi sağlıyor. Kısacası Windows Phone 8'in kutuları, aynı zamanda birer widget gibi görev yapabiliyor.
Yeni Windows Phone 8 kullanıcılarının arayıp da bulamayacağı bir şeyden de bahsetmekte yarar var: Bildirim çubuğu... Android'de yıllardır bulunan, iOS sahiplerinin ise çok sonra sahip olabildiği, aşağıya doğru açılabilen bildirim çubuğu (Notification Bar), ne yazık ki Windows Phone 8'de yok. Parmağınızı ekranın üstünden altına doğru kaydırınca sadece Wi-Fi bağlantınızı, sinyal gücünü ve pil durumunu gösteren basit bir çubuk açılıyor ve hiçbir şekilde aşağıya doğru uzamıyor.
Test sonuçlarına geçmeden, son olarak Windows Phone uygulama mağazasından da bahsetmekte yarar var. Mağaza neredeyse her gün büyüse de, Android Play Store ya da App Market seviyesine gelebilmesi için daha kırk fırın ekmek yemesi şart. Şu anda 100.000'in üzerinde olduğu söylenen uygulama sayısı, rakiplerinin bir hayli gerisinde. Ama en azından, bize sunulan Market arayüzü son derece kullanışlı ve aradığımızı kolayca bulabilmemizi sağlıyor.
Ekran testi
8X'in ekranı, S-LCD2 teknolojisi ile üretilmiş ve 1.280 x 720 piksel çözünürlük sunuyor. S-LCD2 ekranın Super AMOLED ya da Apple'ın Retina ekranı karşısında ezileceğini düşünenler için kötü haber: Öyle bir durum yok. Hatta 8X'in ekranı, sunduğu parlaklık değeriyle alkışı hak ediyor.
Testlerimizde 8X'in, yüzde 100 parlaklıkta elde ettiği değer 500 cd/m2. Bu değer, Samsung'un Galaxy ceplerinden daha iyi, iPhone 5 ve HTC One X'e göreyse biraz daha düşük. Zaten bu parlaklık değeri, başarılı kontrast oranı ile de birleştiğinde, kendini hemen belli ediyor. S-LCD ekranların diğer ekran teknolojilerine göre en büyük dezavantajı olan fazla yansıma, parlaklık ve kontrast değerleri sayesinde önemli bir sorun olmaktan çıkıyor.
Özellikle güneş ışığında, 8X'in ekranı oldukça iyi bir görülebilirliğe sahip. Bunda, yukarıda da söylediğimiz gibi, parlaklık ve kontrastın önemli bir rolü var. Ama güneş ışığındaki görüntü ve yansıma mükemmel mi derseniz, tabii ki değil. Yine de, 8X'in, piyasadaki telefonlarla karşılaştırıldığında, ilk 10'a girmesi sürpriz olmamalı.
Kamera testi
Biraz da kameranın kalitesinden bahsedelim. Yaptığımız test çekimleri, 8X'in, HTC'nin Android'li One X'ine benzer bir performans sunduğunu gösteriyor. Aydınlık ortamlarda ve özellikle de gün ışığı altında çektiğimiz kareler oldukça başarılı. Yani telefonun 8 megapiksellik kamerası iyi bir netlik ve canlı renkler sunmayı başarıyor. Ancak konu karanlık ortamlar olduğunda, 8X de, pek çok cep telefonu kamerası gibi ortalamanın üzerine çıkamıyor; kumlanmalar hemen kendini belli ediyor; detaylarda önemli bir düşüş görülüyor. Yani telefonlarda kullanılan LED flaşlar, bir kez daha sınıfta kalıyor.
Kameranın video çekimi içinse söylenebilecek kötü bir söz yok. 1080p çözünürlükte kayıt yapabilen 8X, bunu büyük bir başarıyla gerçekleştiriyor. Tabi yine aydınlık ortamlardan bahsediyoruz; karanlık ortamlarda ya da düşük yapay ışıkta video çekimleri de, önemli bir kalite kaybı yaşamaktan kurtulamıyor.
Batarya testi
HTC, Windows Phone 8X'de 1.800 mAH'lık bir batarya kullanmış. Eğer HTC'nin cep telefonları ile uzun zamandır birlikteyseniz, en çok eleştirilen noktalardan birinin batarya ömrü olduğunu zaten biliyor olmalısınız. Neyse ki 8X, bu konuda aşama kaydetmiş ve ortalama bir kullanımda, rahatlıkla 1,5 - 2 günü çıkartabiliyor.
Yaptığımız testlerde, telefonun 3G şebekesinde, kesintisiz 8 saat 4 dakika konuşma süresi sunduğunu gördük. Bu süre, yeni nesil akıllı telefonlar için oldukça iyi. Ancak konu internet olduğunda, 8X gerçek bir pil canavarına dönüşebiliyor: Kesintisiz internette gezinme süresi 5 saat 36 dakika... Yine kesintisiz olmak koşuluyla, telefonun bizlere sunduğu video oynatma süresi 6 saat 12 dakika.
Kısacası 8X, diğer HTC modellerinin aksine, iyi bir batarya ömrüne sahip. Telefon, özellikle konuşma konusunda dikkate değer bir batarya ömrü sunabiliyor. Ancak internet söz konusu olduğunda, ortalamanın üzerine çıkamıyor.
İnterneti kapatırım diyenlere ise kötü bir haberimiz var:Windows Phone 8 işletim sistemi, aslında tamamen internet bağlantısı sayesinde etkileyici olabiliyor. Tüm canlı kutucuklar, internet bağlantısı sayesinde güncelleniyor ve eğer siz interneti kapatırsanız, Windows Phone 8'li bir cihaz kullanmanızın da pek bir anlamı kalmıyor. Bir ihtimal olarak da senkronizasyonu kapatmanız mümkün; çünkü pili yiyen asıl etken o. Ama aynı şeyi yine söylemekte yarar var: Windows Phone 8 , senkronizasyon özelliği kullanılmadan sıradan bir işletim sistemi olmaktan kurtulamıyor.
Performans testi
Gelelim 8X'in performansına... Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: 8X, çift çekirdekli işlemcisi ve 1 GB RAM'i ile birlikte, kusursuz bir Windows Phone 8 deneyimi sunmayı başarıyor. İşletim sisteminde en ufak bir takılmaya bile şahit olmadık dersek, yalan söylemiş olmayız. Android kullanıcılarının, 4 çekirdekli ceplerde bile zaman zaman yaşadağı takılmalar, Windows Phone 8'li 8X'te kesinlikle yaşanmıyor. Yani işletim sisteminin performansı, en az Apple'ın iOS'u kadar yüksek; hatta ondan bile daha iyi olduğu söylenebilir.
Tabi 8X'in, bu performansı sadece çift çekirdekli bir işlemci ile verdiğini de unutmamamız gerekiyor. Bu da bize, Microsoft'un, Windows Phone 8'in stabil bir işletim sistemi olması için gereken her şeyi yaptığını gösteriyor.
Konu uygulamaların çalıştırılması olduğunda da, 8X'in pek bir eksisi yok. Uygulamalar, Windows Phone Mağazası'ndan kolayca indirilebiliyor ve kurulum kolaylıkla tamamlanıyor. Uygulamaların başlatılması da, oldukça hızlı. En azından, çift çekirdekli Android cihazlardan daha hızlı olduğu kesin. Fakat işin içine Galaxy Note 2 ya da Galaxy S3 gibi dört çekirdekli bir cihaz girince, 8X biraz daha yavaş kalıyor. Angry Birds Star Wars ile yaptığımız uygulama testinde 8X, uygulamayı, iki Galaxy'den de daha geç açabildi. Ancak bu fark, sadece 1-2 saniye kadar ve kabul edilebilir düzeyde.
Sonuç
HTC'nin Windows Phone 8X'i, eksiklerine rağmen oldukça iyi bir telefon. Gerek sağlam kasa yapısı, gerek ince tasarımı, gerek performansı ve gerek gelişmiş ses özellikleriyle, 1.600 TL'lik fiyatını hak ediyor. Donanımı, Windows Phone 8 işletim sistemi için fazlasıyla yeterli; kamerası ortalamanın üzerinde. HTC'nin diğer cep telefonlarında yaşanan batarya ömrü sorunu da, önemli ölçüde giderilmiş. Senkronizasyon sayesinde sağlanan farklı hesapların birleştirilebilmesi son derece başarılı.
Telefonun eksileri ise, değiştirilemeyen pil, SD kart yuvası bulunmaması ve bu yüzden depolama alanı sıkıntısı yaratabilmesi, kasa etrafındaki tuşlara erişimin biraz zor olması... Ama, depolama alanı sıkıntısı dışında, diğer eksiler göz ardı edilebilir cinsten.
Yani Windows Phone 8X, tüm bu özellikleriyle, çok fazla düşünmeden alınabilecek bir telefon. Ama her kesime hitap etmeyeceği de bir gerçek. Yazımızda da bahsettiğimiz gibi, özellikle kişiselleştirme meraklıları, 8X'de, daha doğrusu Windows Phone 8'li tüm cep telefonlarında aradıklarını bulamayacak. Duvar kağıtları ve çok sayıda ana ekran, 8X için hayalden öteye gidemiyor. Telefonu alıp kendi zevkinize göre kişiselleştirmek, sadece kutuları büyütüp yerlerini değiştirmekle ve temel renkleri değiştirmekle sınırlı.
Kısacası Windows Phone 8X, işletim sisteminin uygulamaların önüne geçmesini istemeyen kullanıcılar için, Nokia Lumia 920 ile birlikte, şu an bir numaralı alternatif. Ama işletim sisteminin derinliklerini keşfetmek isteyenler, custom ROM'lara ilgi duyanlar için, iOS'tan bile daha kötü bir seçim olacağı bir gerçek...