Böbrek kanseri, böbrek hücrelerinin kontrolsüz bir şekilde çoğalması ve anormal şekilde büyümesi ile karakterize kötü huylu bir hastalıktır. Böbrek tübüllerinden gelişen Renal Hücreli Kanser (RCC) en sık görülen (yüzde 90) böbrek kanseri tipidir. Çocuklarda izlenen Wilms Tümörü (nefroblastoma), böbreğin toplayıcı sisteminden gelişen Ürotelyal Karsinom, böbreğin kas, yağ gibi yumuşak dokularından gelişen renal sarkom ve böbrek lenfoması böbreğin diğer kötü huylu tümörleridir.
Böbrek Kanseri Neden Olur?
Böbrek kanserinin neden oluştuğu tam olarak bilinmemektedir ancak bazı risk faktörleri tanımlanmıştır. Bu risk faktörleri arasında ileri yaş, erkek cinsiyet, ailede böbrek kanseri öyküsü, sigara ve alkol kullanımı, obezite, diyabet, hipertansiyon, kronik böbrek hastalığı ve toksik kimyasal ajanlara maruziyet sıralanabilir.
Böbrek Kanserinin Belirtileri Nelerdir?
-
Böbrek kanserinin klasik belirtileri idrardan kan gelmesi, yan ağrısı ve ele gelen kitle olarak bilinir. Ancak bu belirtiler hastaların ancak yüzde 10-15’lik küçük bir kısmında izlenmektedir.
-
Hastalık çoğu zaman erken evrede belirti vermeden sinsi bir şekilde ilerlemekte, son evrelere ulaşıp çeşitli organlara sıçradığında kemik ağrısı, kilo kaybı, öksürük, sarılık, iştahsızlık ve yorgunluk gibi şikayetlere neden olmaktadır.
-
Erken evrede tanı konulan hastaların büyük kısmı başka bir nedenle yapılan radyolojik görüntüleme yöntemleri sırasında rastlantısal olarak saptanmaktadır.
-
Erken tanı ile yüzde 85’in üzerinde sağkalım sağlanması nedeniyle, özellikle aile öyküsü olan ve risk faktörü taşıyanların rutin ürolojik kontrollerini aksatmaması oldukça önemlidir.
Böbrek Kanserinin Tanısı Nasıl Konulur?
Anamnez ve fizik muayene: Hastanın yakınmaları ve geçmişi hakkında doktorun alacağı anamnez ve fizik muayene tanıya ulaşma yolunda ilk adımdır. Muayenede özellikle böbreklerin yerleştiği karın yan bölgelerinde sertlik ya da ele gelen kitle olup olmadığı araştırılır. Hastanın yakınmaları, öyküsü ve doktorun ilk değerlendirme bulguları daha sonra yapılacak araştırmaları belirlemek için oldukça önemlidir.
Laboratuvar testleri: Kan biyokimyası, kan sayımı ve idrar analizi bakılarak; idrarda kanama olup olmadığı ve böbreklerin fonksiyonu hakkında bilgi edinilmektedir.
Radyolojik görüntüleme yöntemleri: Böbrek kanseri genellikle görüntüleme yöntemleri ile teşhis edilmektedir. Bu amaçla Ultrason (US), Bilgisayarlı Tomografi (BT), Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) ve Pozitron Emisyon Tomografisi (PET-CT) gibi radyolojik incelemelerden faydalanılmaktadır. Bu yöntemler hem kanserin varlığını tespit etmekte hem de tümörün büyüklüğünü ve yayılımını tespit ederek evreleme yapılmasını sağlamaktadır.
Tümör belirteçleri: Böbrek kanseri hücreleri tarafından üretilen belirli proteinleri tespit etmek için kullanılan tümör marker testleri, böbrek kanserinin varlığını veya yayılım düzeyini belirlemek için kullanılabilirler. Bu konuda çok sayıda çalışma yapılsa da prostat kanserinde rutin kullanılan PSA benzeri bir tümör belirteci böbrek kanseri için bulunmamaktadır.
Biyopsi: Böbrek kanseri düşünülen her hastaya rutin olarak biyopsi yapılması önerilmez. Ancak şüphede kalınan bazı hastalarda tanı konulması için biyopsi yapılması gerekebilir. Bu yöntemle böbrek dokusundan numune alınıp patolojik inceleme yapılır. Bu sayede tümörün tipi ve agresiflik derecesi belirlenebilir.
Böbrek Kanserinin Tedavisi Nasıldır?
Böbrek kanseri tedavisi, kanserin evresine, büyüklüğüne, yayılım düzeyine ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişebilir. En yaygın böbrek kanseri tedavi yöntemleri şunlardır:
Cerrahi tedavi: Böbrek tümörlerinin tedavisinde temel yöntem cerrahidir. Tümörün boyutu ve yerleşimine göre sadece tümörlü kısmın çıkarılması (parsiyel nefrektomi) ya da tümörlü böbreğin tamamen çıkarılması (radikal nefrektomi) ameliyatları uygulanmaktadır. Günümüzde bu ameliyatlar açık, laparoskopik veya robotik cerrahi ile gerçekleştirilebilmektedir.
Ablatif tedaviler: Küçük tümörü olan uygun hastalar için ablatif tedaviler (mikrodalga termal ablasyon, radyofrekans ablasyon, kriyoterapi) dediğimiz böbreğin korunarak sadece tümörlü kısmın yakıldığı işlemler uygulanabilmektedir. Bu sayede böbreğe zarar vermeden tümörlü kısım yok edilebilmektedir.
İmmünoterapi: Bu tedavi yöntemi kanser hücreleri ile savaşmak için vücudun bağışıklık sisteminin uyarılması esasına dayanır. Bu amaçla kullanılan ilaçlar genellikle kanserin ilerlemiş evrelerinde kullanılır ve cerrahiye ek olarak, tek başına veya kemoterapi ile birlikte uygulanır.
Hedefe yönelik (Targeted terapi) tedaviler: Eğer hastalık diğer organlara sıçramış ise son yıllarda kullanıma giren ve oldukça iyi yanıtlar alınan hedefe yönelik tedavilerle etkili sonuçlar alınabilmektedir. Bu ajanlar çeşitli mekanizmalarla tümör hücrelerinin çoğalma döngülerini engellemektedir.
Böbrek kanseri hastaları için tavsiyem ise hastalıkları hangi aşamada olursa olsun her zaman iyimser olmalarıdır çünkü erken evrede saptanmış böbrek içine sınırlı kitlelerde cerrahi tedaviyle zaten büyük oranda kür sağlanmaktadır. İleri evre hastalıkta ise cerrahiye ek olarak uygulanan hedefe yönelik tedaviler ve immünoterapi sayesinde son yıllarda bu hastalığın tedavisinde önemli gelişmeler sağlanmış ve etkili yanıtlar elde edilmeye başlanmıştır.
Böbrek Kanserinin Evreleri Nelerdir?
Böbrek kanseri evrelenmesi; tümörün büyüklüğü, lenf nodu tutulumu ve komşu ve uzak organlara yayılım düzeyine göre yapılır. Böbrek tümörü evrelemesinde en yaygın olarak TNM Sınıflaması kullanılmaktadır.
Evre I (en düşük evre): Tümör 7 cm’den daha küçüktür ve böbrekte sınırlıdır. Lenf düğümleri ve uzak organlara yayılım yoktur.
Evre II: Tümör boyutu 7 cm'den büyüktür ama sadece böbreğe sınırlıdır. Lenf düğümleri veya uzak organlara yayılım olmamıştır.
Evre III: Tümör böbrek dışındaki çevre dokulara veya ana damarlara uzanım gösterir ancak Gerota adı verilen böbrek fasyasını aşmaz.
Evre IV (en ileri evre): Tümör böbreği saran bağ dokusu tabakası olan Gerota fasyasının dışına taşmıştır veya böbreküstü bezi (adrenal) tutulumu yapmıştır. Bölgesel ya da uzak lenf düğümlerinde tutulum olmuş olabilir. Kemik, karaciğer, beyin ya da akciğer gibi vücudun uzak organlarına yayılım göstermiş olabilir.
İyi Huylu Böbrek Tümörleri Nelerdir?
İyi huylu (benign) böbrek tümörleri, böbrekteki kanser ve sarkom dışı tümörleri ifade etmek için kullanılmaktadır. Bu tümörler; böbrek kistleri, anjiomyolipomlar, onkositomlar, kortikal ve metanefrik adenomlar, mikst epitelyal stromal tümörler ve leiomyomlardır. İyi huylu bu tümörlerde de tedavi seçimine karar verirken tümörün boyutu, semptom verip vermediği gibi kriterler göz önüne alınmaktadır. Örneğin, semptomatik olan, hızlı büyüme gösteren veya büyük boyutlara ulaşan anjiomyolipomlar cerrahi olarak çıkarılmalı veya embolizasyon tedavisi uygulanmalıdır. Büyük boyutlara ulaşan veya şikayetlere yol açan böbrek kistleri ile kanserden ayırımı yapılamayan kitlelerde cerrahi tedavi önerilmektedir.
Diğer kanser türlerinde olduğu gibi böbrek tümörlerinde de erken teşhis tedaviye yanıtı belirleyen en önemli faktörlerden birisidir. Erken teşhis, kanserin daha kolay ve daha başarılı bir şekilde tedavi edilmesine olanak sağlar. Erken dönemde sıklıkla belirtisiz seyreden böbrek tümörlerinin erken teşhisi için düzenli sağlık taramalarının yapılması oldukça önemlidir. Bu taramalar, böbrek kanseri ve diğer sağlık sorunlarının erken aşamalarında tespit edilmesine olanak sağlar.
Böbrek Kanseri Ameliyatı Riskli midir?
Böbrek kanseri ameliyatları diğer tüm cerrahi girişimlerde olduğu gibi çeşitli riskler taşımaktadır. Bu riskler; kanama, organ yaralanması, emboli gibi cerrahiye bağlı oluşabilecek komplikasyonlar, ameliyat sonrası enfeksiyon, kanama, tümör nüksü gibi riskler ve anesteziye bağlı oluşabilecek komplikasyonlardan oluşmaktadır. Böbreklerin derin yerleşimli, ana damarlara çok yakın ve oldukça yoğun kanlanan organlar olması sebebiyle ameliyatları çeşitli riskler barındırmaktadır. Ancak cerrahi tedavi böbrek tümörlerinde en önemli ve küratif tedavi seçeneğini oluşturmaktadır. Bu nedenle bu konuda tecrübeli cerrahlar tarafından, en uygun teknikle ve donanımlı hastanelerde bu işlemin yapılması oldukça önemlidir.
Böbrek Kanserinden Nasıl Korunuruz?
-
Düzenli sağlık taramaları: Böbrek kanserinin erken evrede tespit edilmesi için düzenli sağlık taramaları yaptırmak önemlidir.
-
Sigara içmekten kaçınmak: Sigara içmek böbrek kanserinin riskini artırır, bu nedenle sigara içmekten kaçınmak önemlidir.
-
Alkol kullanımını sınırlamak: Alkol kullanımını sınırlamak böbrek kanseri riskini azaltmaktadır.
-
Risk faktörlerini bilmek ve önlem almak: Böbrek kanseri için risk faktörleri arasında hipertansiyon, diyabet, obezite, sigara ve alkol kullanımı gibi faktörler yer alır. Bu faktörleri bilmek ve bunlara karşı önlem almak önemlidir. Düzenli egzersiz, dengeli ve düzenli beslenme, ideal kiloyu koruma ve stresten uzak durma bu amaçla yapılması gereken en önemli yaşam tarzı değişiklikleridir.
-
Toksik maddelerden ve yanlış ilaç kullanımından sakınmak: Böbrek kanseri için risk faktörü olabilecek ilaç, toksik maddeler ve radyasyondan uzak durmak son derece önemlidir.
Böbrek kanserinde yaşam süresi, hastalığın evresi ve derecesi, bireyin genel sağlık durumu ve uygulanan tedavi seçeneklerine göre değişebilmektedir.
Böbrek kanseri hastaları için tavsiyem ise hastalıkları hangi aşamada olursa olsun her zaman iyimser olmalarıdır çünkü erken evrede saptanmış böbrek içine sınırlı kitlelerde cerrahi tedaviyle zaten büyük oranda kür sağlanmaktadır. İleri evre hastalıkta ise cerrahiye ek olarak uygulanan hedefe yönelik tedaviler ve immünoterapi sayesinde son yıllarda bu hastalığın tedavisinde önemli gelişmeler sağlanmış ve etkili yanıtlar elde edilmeye başlanmıştır.
Böbrek Kanseri Hızlı Yayılır mı?
Böbrek tümörlerinin büyüme hızı ve yayılma potansiyeli kanserin patolojik özelliklerine göre değişkenlik göstermektedir. Bazı tümörler son derece yavaş seyirli seyrederken, agresif özelliklere sahip tümörler hızlı bir şekilde büyüyüp metastaz yapabilmektedir. Kanser hücreleri komşuluk yoluyla direk büyüyerek, lenfatikler veya kan damarları aracılığıyla yayılım (metastaz) yapabilmektedir.
Böbrek Kanseri Ameliyatı Kaç Saat Sürer?
Uygulanacak ameliyat yöntemine (parsiyel vs. radikal), tümörün boyutu, tümörün evresi, kullanılan tekniğe (açık, laparoskopik, robotik) ve cerrahın deneyimine göre ameliyat süresi değişkenlik göstermektedir.
Böbrek Kanseri Tekrar Eder mi?
Her kanserde olduğu gibi böbrek kanserlerinde tedavi sonrası nüks edebilir. Kanser hücreleri cerrahi müdahale veya diğer tedavi yöntemleri sonrasında böbrekte veya vücudun diğer bölgelerinde kalan hücrelerden tekrar çoğalabilirler. Böbrek tümörleri uzun yıllar sonra bile nüks edebilme potansiyelinden ötürü ömür boyu takip edilmesi gereken tümör tiplerindendir. Erken evre böbrek kanserinde daha ileri evrede olanlara göre nüks oranları daha düşüktür.