Bugün konuğumuz Deathadder V3 Pro. Deathadder’ı anlatmaya gerek var mı bilmiyorum doğrusu. 15 senedir ana şeklini koruyan, 10 milyondan fazla satışı çoktan geride bırakmış, ergo fareleri tanımlamış bir ürün olarak bir noktada güncellenmesi, ultralight sınıfına girebilmesi için ise ciddi anlamda yeni baştan tasarlanması gerekliydi. V3 Pro’da hemen fark edebileceğiniz gibi o bilindik Deathadder şekli değişmiş. Fare artık daha bir ergonomik, ön taraftan daha incelmiş ve RGB’den falan kurtularak Logitech GPX ve Pulsar X2 gibi niş modellerin sınıfına adım atmış. Razer bu modelde tam bir sadeliğe, oldukça isabetli bir dönüş yapmış gibi gözüküyor. Bu kadar para vermeyi göze alan, ne aldığını bilen oyuncuların da bu tasarım tercihlerine bayıldığına çok eminim.
128x68x44mm ebadındaki fare orta / büyük diyebileceğimiz, neredeyse her el boyutuna ve her el tutuşuna uygun bir şekle sahip. V2 Pro’ya göre en büyük farklarından birisi ağırlığının yüzde 25 azaltılmış olması. 63 gram ağırlığındaki fare artık gerçek bir ultralight diyebiliriz. Normalde alıştığımız yerlerinden biraz daha yukarı taşınan fonksiyon tuşlarına artık eskisinden de rahat ulaşılıyor. Tuşlarda hiçbir sünger hissiyatı yok. Pürüzlü plastikten kasada tutuşu artırıcı herhangi bir destek kullanılmamış, bence iyi de olmuş zira pürüzlü mat plastik yüzey oldukça iyi bir kavrama hissi vermeyi başarıyor. Yine de yetersiz geldiyse, kutuda bir set grip tape de geliyor. Gayet başarılılar ve çıkartmak isterseniz kalıntı bırakmıyorlar.
Peki, Razer bu modelde hangi yeniliklerle gelmiş? Şimdi onlara bakalım. Yeniliklerin başında piyasanın en hızlı sensörü olan Razer Focus Pro 30K sensörü geliyor. Bu sensörün PixArt PMW 3399’dan geliştirilmiş olması ihtimal dahilinde, lakin performansta ciddi bir artış var. 30 bin dpi’a kadar hassaslığı ayarlanabilen, 70G hızlanma ve 750 IPS hız gibi şimdilik açıklanmış en iyi değerleri sunabilen Focus Pro 30K sensörünün birkaç ilginç özelliği daha var. İlki normalde 1000Hz olan polling rate’in ayrıca satılan Hyperpolling Wireless Dongle’ı kullanıldığında 4000Hz’e upgrade edilebilmesi Ultra süper gereksiz olduğundan üzerinde durmuyorum ama ilginç.
Esas önemli olan özellikler ise sensörle beraber geliyor ki ilkinin adı Asymmetric Cut-Off. Bildiğiniz gibi fareyi kaldırdığınızda tarama yapmaya devam etmesi rekabetçi oyunlarda ciddi sıkıntılar yaratabiliyor. Focus Pro 30K sensörde ise 1mm’lik (1CD’den az) oldukça düşük bir cut off mesafesi var. Asymmetric Cut-Off ise sadece keserken değil, fareyi yere indirirken de devreye girerek (ve bir tık yukarıdan taramaya başlayarak) bu süreci ultra problemsiz olarak gerçekleştirmenize olanak sağlıyor. Bir diğer özellik olan Motion Sync ise farenizin sinyallerini bilgisayarınızın ilettiği paketlere senkronize ederek sensörün doğruluğunu ciddi oranda artıran bir teknoloji. Hissedilebiliyor mu, açıkçası hayır ama genel deneyimi geliştirmek adına doğru yere parmak basmış.
Razer bu modelle beraber ana anahtarlarda Razer Mechanical Switch Gen-3 modeline geçmiş. Berbat ilk nesil, daha iyi olan 2’inci neslin ardından 90 milyon tık ömrü olan, gecikme süresi ise sadece 0.2ms olan bu optik sensörleri ben kendi adıma çok beğendim. Verdiği his olsun, boşluksuz hissettiren hassaslığı olsun orta sertlikte switchleri sevenler beğenecektir diye düşünüyorum.
RGB’nin olmaması, bu kadar yüksek performanslı bir üründe dahi tam şarjda 90 saatlik kullanım süresine imkan vermiş. Bu aşırı kullanımda bile 10 günden fazla bir süre demek, fazlasıyla başarılı. Tabii Hyperpolling Dongle’ı alıp 4K polling rate ile kullanırsanız bu süre 3’te 1’e düşüyor.
Eleştirebileceğim bir nokta var, o da 2.4GHz dongle'ının farenin içinde taşınamıyor olması. Elbette sebep, gerek ağırlık gerekse vericinin farenin içinde yaratacağı rattling sıkıntısından kurtulmak. Haliyle bu verici kaybetmemeye çalışın, yerine koymanız sıkıntılı olabilir ve farede BT desteği bulunmuyor.
Skatezler konusunda da her şey yeterince iyi. Biraz ince olsalar da üründe kullanılan PTFE skatezlerin süzülme hissi oldukça başarılı. Kutudan yedekleri çıkmıyor ama büyük ihtimalle diğer firmalar kısa sürede bu modele uygun yüksek performanslı skatezler üreteceklerdir.
Ve son olarak, pek kullanmayacak olsanız da kablo son derece başarılı. Speedflex adındaki kablo oldukça esnek, gördüklerimizin en iyisi değil ama beğenimizi kazanmayı başardı.
Sonuç
Durumu çok kelime kullanmadan anlatmaya çalıştım, fiyatı 3000 TL olan bir ürün için ne istediğinizi ve size ne verebileceğinizi bilmeniz gerektiğini düşünüyorum. Söylemek isterim ki profesyonel bir oyuncu bile olsanız V3 Pro’nun size sunabileceklerini sunan çok fazla fare yok. Gerçekten başarılı bir model olmuş diyebillirim.
Kürşat Zaman