Günümüzde oyun monitörleri çoğu ihtiyacımızı karşılayabiliyor olsa da bazı eksik kaldığı yönler var; özellikle de iş dünyasında. Zira ofis veya evden çalışıyorsanız, daha fazla bağlantı noktası, dahili hoparlör ve mikrofon, kaliteli bir web kamerası veya ergonomik bir stant gibi ekstra ihtiyaçlar doğuyor. Bugünkü konuğumuz Philips 27B1U5601 ise tüm bu ihtiyaçları ve daha fazlasını karşılamayı vadeden bir monitör.
Philips’in Business Monitor olarak adlandırdığı bu model, adından da anlaşılacağı üzere tamamen iş dünyasına yönelik. 5MP web kamerası, dahili hoparlörleri ve sunduğu geniş bağlantı seçenekleriyle de bunu destekliyor. Elbette monitörün bunlar dışında daha birçok özelliği var. O yüzden çok fazla detaya inmeden sırasıyla gidelim.
Philips 27B1U5601 Tasarımı Nasıl?
Monitör, kullanım alanı gereği gösterişli bir tasarımda değil; oldukça sade ve zarif duruyor. Üç kenarındaki ince çerçeveler, daha kalın fırçalanmış gibi gözüken bir çene ile tamamlanmış. Bu çene kısmında Philips logosu ve kontrol düğmeleri dışında göze çarpan ufak bir detay var. Logonun solunda gördüğünüz küçük dikdörtgen alan aslında bir sensör. Bu sensör, ortam ışığına veya monitörü kullanıp kullanmadığınıza bağlı olarak ekran parlaklığını değiştirmeye veya tamamen kapatmaya yarıyor. Yani öğle yemeğine veya toplantıya gitmek için bilgisayar başından kalktığınızda, sensör bunu otomatik olarak algıladığından monitörü manuel olarak kapatıp açmanız gerekmiyor. Ayrıca Philips, sensörün enerji maliyetini yüzde 70'e kadar azalttığını ve monitörün ömrünü uzattığını iddia ediyor.
Bununla birlikte kontrol düğmelerinin yerleşimi sevdiğimiz yönlerden biri oldu. Philips’in genelde bunları monitörün altına veya arkasına koymak gibi bir alışkanlığı var. Ancak burada ön tarafta olmaları çok iyi olmuş, yanlış düğmeye basmak gibi bir derdiniz olmuyor. Düğmelerle beraber OSD menüsünün kullanımı da kolay. Menünün en üstünde logonun yanındaki sensörü etkinleştirmeye yarayan PowerSensor ve LightSensor ayarları bulunuyor. Bunların dışında önemli olarak, zararlı mavi ışığı azaltan “Düşük Mavi Işık Modu”, PiP (Picture-in-picture) ve PbP (Picture-by-Picture) modları ve ikinci bir DisplayPort üzerinden video çıkışı almaya yarayan çoklu akış ayarı bulunuyor.
Başta da belirttiğimiz gibi monitör, oldukça geniş bağlantı noktalarıyla donatılmış. Arka tarafta sırasıyla; bir adet HDMI, 2 DisplayPort, bir çift USB-C, RJ-45 Ethernet ve bir USB-A portu yer alıyor. Yalnız ikinci DisplayPort’un bir giriş değil çıkış olduğunu ve bahsettiğimiz çoklu akış için kullanıldığını belirtelim. USB-C portlarının ilki 100W’a kadar şarjın yanı sıra video girişi ve veri aktarımı gerçekleştirmeye yarıyor. İkincisi ise sadece veri aktarımı için kullanılıyor. Ancak bitmedi; bağlantı noktaları bunlarla sınırlı değil. Monitörün yan tarafında 15W şarj özellikli bir USB-C portu daha var. Hemen altında, biri hızlı şarj destekli 2 USB Tip-A portu daha bulunuyor. Anlayacağınız dolu dolu, istemediğiniz kadar bağlantı noktası mevcut.
Ergonomi açısından monitör, her türlü rahatlığı sunuyor. Eğme, döndürme ve yükseklik ayarlarının hepsine sahip. Buna ek olarak dikey pozisyonda kullanmak için pivot özelliği de var, üstelik her iki yöne de döndürülebiliyor. Tek sorun standın tabanının çok büyük ve ağır olması. Kare formda olduğu için çok kompakt bir masanız varsa epey yer açmanız gerekiyor. Diğer taraftan büyük ve ağır olması da iyi; zira ekranı sağlam ve sabit tuttuğunu fazlasıyla hissettiriyor.
Philips 27B1U5601 Özellikleri Neler ve Performansı Nasıl?
Ekran, klasik 16:9 en boy oranına, 2560×1440 piksel çözünürlüğe, parlama önleyici kaplamaya sahip 27 inçlik bir IPS panelden oluşuyor. Yenileme hızı 75 Hz ile çok yüksek olmasa da genel ofis işleri ve video konferanslar için oldukça yeterli. Ayrıca 4ms tepki süresi de ihtiyaçlarınızı karşılayacak seviyede.
Video konferanslardan bahsetmişken, monitörün üst tarafında dahili bir kamera mevcut. Kendisi kullanımdayken yukarı kalkıyor ve kapatıldığında kendini gizleyebiliyor. Bu anlamda gizlilik açısından içiniz rahat olabilir. 5 MP çözünürlüğündeki bu kamera toplantılar ve görüntülü görüşmeler için gayet yeterli. Ancak yüksek çözünürlüklü çevrimiçi ders vermek veya sunum yapmak gibi bir amacınız varsa harici bir kamera almanız şart. Video konferanslara eşlik etmesi için koyulan dahili hoparlörler ve mikrofon da birçok açıdan iyi iş görüyor. Mikrofon, gürültü engelleme özelliğine sahip ve deneyimlerimize göre bu konuda başarılı. Hoparlörler de bir monitöre göre aynı şekilde başarılı. Ses seviyesi yüksek ve sesler anlaşılır geliyor. Hatta çoğu dizüstü bilgisayarın hoparlöründen çok daha iyiler.
Ekrana geri dönersek, kontrast oranı 1000:1 olarak belirlenmiş ve parlaklık 350 nit'e kadar çıkabiliyor. Parlaklık seviyesi çok aydınlık bir ofis ortamınız yoksa işinizi görecektir, tabii bu seviyelerdeki parlaklıktan HDR özelliği beklememek lazım -ki zaten yok. Yine de 16,7 milyon renk ve yüzde 101 sRGB renk gamı ile görsel açıdan tatmin edici bir deneyim vadediyor. Renkler canlı ve keskinlik yüksek seviyede. Bu sRGB değeri ile profesyonel düzeyde yaratıcı işler çıkarmak zor olsa da standart fotoğraf ve video düzenleme işleri için gayet uygun. Ek olarak sadece iş için değil değil dizi/film izlerken de gözümüzü rahatsız eden bir detayla karşılaşmadık. Bu noktada şikayet edebileceğimiz bir şey yok.
Şimdi, monitörün iş dünyasına özel tasarlandığını biliyoruz. Peki oyun oynamak istersek çok mu kötü bir performans alırız? Kesinlikle hayır. Şahsen biz, Hearts of Iron IV veya Crusader Kings III gibi oyunları oynarken çok keyif aldık. Açıkçası hızlı akışa sahip olmayan tüm oyunlarla kullanılabilecek bir monitör. Eğer Valorant gibi bir FPS veya Forza Horizon 5 gibi bir yarış oyunu oynamayacaksanız 75 Hz yenileme hızı ve 4ms tepki süresi oldukça yeterli. Halihazırda daha yüksek yenileme hızına sahip, ancak daha ufak boyutlarda bir monitörünüz varsa, oyunun türüne göre dönüşümlü olarak kullanmak kesinlikle monitörü daha kullanışlı hale getirebilir.
Bu arada bitirmeden önce, monitörün kaynaklar arasında kolayca geçiş yapmak için dahili bir KVM anahtarına sahip olduğunu belirtmemiz lazım. Bu anahtar sayesinde tek bir monitör-klavye-fare setiyle 2 ayrı bilgisayarı kontrol edilebiliyor. Böylece hem zamandan hem de kaynaktan tasarruf etmiş oluyorsunuz.
Sonuç
Evet, özetlemek gerekirse, Philips 27B1U5601, genel ofis işleri ve sıradan oyunları oynamak için güzel bir seçenek. Ekran canlı ve yeterince keskin, ayrıca çalışma ortamında ihtiyaç duyulacak USB-C de dahil olmak üzere çok sayıda bağlantı noktasına sahip. Ek olarak dahili web kamerası, hoparlör ve mikrofon da bir çalışanı ekstra masraftan kurtaracak önemli bileşenler. Üstelik bunlar öylesine eklenmiş bileşenler değil, gayet kaliteliler. Bu anlamda dolu dolu bir monitör olmuş.
Philips 27B1U5601 hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayabilirsiniz.