Uzun zamandır beklenen LG'nin yeni amirali G3, resmi olarak Londra'da gösterilmişti. Gösterimde yeni amiralin en çok öne çıkartılan özelliği, elbette 2560x1440 piksel çözünürlüklü ekranı olmuştu hatırlarsanız. Tam 538 ppi piksel yoğunluğuna sahip ekranı bizlerle tanıştıran G3, günümüz amirallerinin Full HD ekranlarına fark atacak cinsten bir çözünürlük sunuyor. Elbette LG'nin yeni amiralinin daha pek çok özelliği var. Telefon, her hattında olduğu gibi arayüzüyle de gelişimi yakından hissettiriyor.
G2'yle rakip amiraller arasında kendine saygın bir yer edinen LG, görünen o ki G3 ile bu tırmanışını sürdürecek. G3'ün 5.5 inç ekranı, Quad HD çözünürlüğe sahip olması ve özellikle ekranın 538 ppi piksel yoğunluğunda sunulması elbette görüntü anlamında büyük fark yaratıyor. Peki, yeni amiral selefinden ne gibi farklar sunuyor ve dahası rakiplere karşı ne gibi özellikler içeriyor? Şimdi, uzun süredir beklediğimiz LG'nin yeni amirali G3'e daha yakından bakalım...
Tasarım hatları
Söze ilk olarak G3'ün ana hatlarıyla, G2'ye kıyasla getirdiği yeniliklerden bahsederek başlayalım. G3, selefine göre büyük bir telefon. G2'nin 5.2 inçlik ekranının yerine G3'te tam 5.5 inç büyüklüğünde bir ekran bizleri karşılıyor. Ekrandaki boyut değişimi elbette telefonun boyutlarına da yansımış durumda. Yaklaşık 10 cm uzayan cep, inceliğiyle ise yine 8.9 mm seviyesinde. Cebin ağırlığı ise sadece 6 gram artarak 149 grama ulaşmış.
Başından beri bahsettiğimiz gibi ekranın çözünürlüğü QHD, yani 2560x1440 piksel. Böylece Full HD ceplere sınıf atlatan G3, panel koruması anlamında da G2'ye kıyasla yenilik getiriyor. G3'ün paneli Corning Gorilla Glass 3 ile korunuyor. Böylece telefonun ekranı, eskisine oranla daha sağlam. Elbette cep teknik özellik bakımından da daha güçlü, ancak buna incelememizin ilerleyen adımlarında değineceğiz.
G3'ün tasarımı, G2'ye göre çok daha şık görünüyor. Her ne kadar kasa yine plastik yapıda olsa da, daha kaliteli bir malzeme kullanıldığı kesin. İncelediğimiz modeliyle gri renkte olan cep, alternatif olarak altın ve beyaz renkleriyle de satışa sunulacak. G3'ün gri renkli gövdesiyle, dokusu dışında görünümüyle HTC One (M8)'i andırdığını söyleyebiliriz. Dokusu itibariyle ise Samsung Galaxy S5'e göre çok daha iyi bir his verdiğini söylemek mümkün. Ancak cep, One (M8)'in tasarım kalitesine erişemiyor.
Elbette yine arka yüzde G2'de gidilen değişiklik yerini koruyor. Arka yüzdeki düğmeler G3'te de mevcut, ancak biraz daha yuvarlak hatlara sahip. İlk etapta bu tuşların kullanımı güç olabiliyor, fakat kısa sürede alışıyorsunuz.
G3'ün selefine göre bir diğer farkı ise artık arka kapağın çıkartılabiliyor olması. Kapağını kolay bir şekilde çıkartabildiğiniz cebin bataryası da sökülebiliyor. İç kısımda microSD ve SIM kart yuvaları bizi karşılıyor.
LG G3'ün G2 ile olan tüm farklarını görmek için buraya tıklayabilirsiniz.
G3, her ne kadar büyük bir boyuta sahip olsa da, ince ekran çerçevesiyle dikkat çekici görünüyor. Diğer yandan cebin üzerinde, iPhone 5S ve Galaxy S5'le son dönemin modası olan herhangi bir parmak izi okuyucusu yok. Öte yandan hoparlör konusunda da HTC'nin üzerine titrediği gibi bir gelişim kaydedilmemiş. Cebin üzerinde alt kısımda yalnızca tek bir hoparlör bulunuyor ki bu da açıkçası beklediğimiz performansı vermiyor.
Tasarımı geride bırakmadan son olarak G3'ün hoş aksesuarı Quick Circle Case'den bahsedelim. Quick Circle Case, oldukça şık görünen bir koruma kılıfı. Her ne kadar diğer koruma kılıflarını andırsa da, HTC'nin One (M8) için sunduğu Dot View akıllı kılıfı kadar teknolojik bir aksesuar. Üzerindeki yuvarlak pencereden uygulamaların durumunu görüntüleyebildiğiniz Quick Circle Case, ayrıca müzik uygulaması ve kamera gibi işlevlere de kolay erişim sağlıyor.
Quad HD ekran
Şimdi yavaş yavaş G3'ün işletim sistemi ve teknik birimlerine doğru yola çıkacağız, ancak daha önce ekrandan detaylı olarak bahsedelim. Söylediğimiz gibi G3, 5.5 inç büyüklüğünde Quad HD ekrana sahip. 538 ppi piksel yoğunluğu ile gayet parlak bir görüntü sunan G3, böylece hem ekran büyüklüğü hem piksel sayısı hem de piksel yoğunluğuyla dişli rakiplerinin önünde. Ancak elbette her üretici farklı ekran teknolojisi kullanıyor. Bu da çözünürlük üzerinde büyük etki yaratıyor. G3'ün kullandığı panel True HD-IPS + LCD.
Öte yandan çözünürlüğün gelişimi piksel yoğunluğunu da destekliyor. 538 ppi piksel yoğunluğu ile G3'ün ekranı doğrusu şahane görünüyor. Bu da daha parlak renkler ve keskin görüntüler anlamına geliyor. Ancak şunu da söylemek gerekiyor ki, böylesi bir ekran tam performans için ciddi bir batarya gücü gerektiriyor. Belki de firmalar önce batarya teknolojisine el atıp, ardından ekranları geliştirmeyi düşünmeliler. G3'ün pil ömrüne ilerleyen adımlarda değineceğiz. Şimdi G3'ün teknik detaylarını ele alalım.
Teknik kadro
Elbette güçlü ekran yalnızca yüksek bataryaya değil, aynı zamanda güçlü bir işlemciye ihtiyaç duyuyor. G3'te Qaulcomm'un son seviye işlemcisi Snapdragon 805'i göremiyoruz. Snapdragon 801'le karşımıza çıkan amiral, 2.5 GHz'lik saat hızına sahip. Böylece Galaxy S5'le aynı frekansta çalışan G3, One (M8) ve Xperia Z2'nin 2.3 GHz'lik frekans hızlarını kağıt üzerinde geride bırakıyor.
G3'ün RAM hanesinde ise elbette beklediğimiz gibi 3 GB bulunuyor. Fakat bu seviye cebin yalnızca 32 GB'lık hafıza seçeneğine sahip sürümünde sunuluyor. İncelediğimiz modeliyle 2 GB RAM ve 16 GB hafıza kapasitesinde olan G3, bu modeliyle Samsung'un ve HTC'nin 2 GB RAM'li amirallerinin yanına konumlanıyor. Hatırlayacak olursanız Xperia Z2'ninse 3 GB'lık RAM kapasitesi vardı. Bu arada G3'ün 16 GB'lık hafızasında kullanılabilir alanın 12 GB'a yakın olduğunu da söyleyelim. Elbette microSD kart seçeneği ile bunu arttırabiliyorsunuz. Bu noktada G3 de rakip amirallerin geleneğini bozmuyor ve tam 128 GB'lık microSD kart desteği sağlıyor. G2'de microSD kart desteğinin hiç olmadığını hatırlayacak olursak, bunun gayet sevindirici bir gelişme olduğu aşikar.
LG G3'ün rakip amirallerle olan tüm farklarını görmek için buraya tıklayabilirsiniz.
Performans notları
LG G3'ün performansını elbette tıpkı diğer amirallere uyguladığımız testler üzerinden ölçümledik. Böylece aralarındaki farkı daha net şekilde görmek mümkün. İlk testimiz her zamanki gibi AnTuTu Benchmark. AnTuTu'ya göre toplamda 31557 skorunu alan G3, böylece One (M8), Note 3 ve Galaxy S5'i geriden takip ediyor.
Sıra CPU Prime Benchmark'a geldiğinde sıralama yine bozulmuyor. G3, 7211 skorunu alırken, Galaxy S5 7215 skoruyla az farkla onun önünde yer alıyor. One (M8) ve Note 3 ise ilk iki basamağı paylaşıyor.
Grafik performansının ölçümlendiği 3DMark Benchmark'ta G3, bir basamak öne çıkıyor. Ice Storm Extreme'de 16131 puan toplayan amiral, Note 3'ün önünde yer alıyor. Amiralin diğer bir grafik testi olan Epic Citadel'de ise Quad HD'de 50.1 FPS'yi gördüğünü söyleyelim.
Son testimiz olan HTML5 performansını gözlemlediğimiz Vellamo'da ise işler biraz değişiyor. Toplamda 2877 puan toplayan G3, böylece dişli rakiplerini arkasına almayı başarıyor.
Tablolara göz atarken, incelediğimiz modelin 2 GB'lık RAM kapasitesine sahip olduğunu ve ekranın da Quad HD olduğunu hatırlamakta fayda var elbette. Eminiz ki cebin 3 GB'lık sürümü daha üst basamaklarda yer alacaktır. Bu arada elbette G3'ü oyunlarda da denedik. Asphalt 8, GT Racing 2 ve Six Guns gibi güçlü grafik isteyen oyunları rahatlıkla çalıştırabildiğini bu noktada söyleyelim.
İşletim sistemi ve arayüz
Geldik G3'ün işletim sistemine. Android 4.4.2 işletim sistemiyle çalışan G3, arayüzüyle de Optimus'un son sürümünü sunuyor. Yenilenmiş arayüz, "Smart Notifications", yani "Akıllı Bildirimler" gibi yeni ve kullanışlı özellikler sunuyor. Bu özellik ile mesela, reddettiğiniz çağrıları hatırlamak ve enerji tasarrufu bildirimleri almak gibi işlemleri daha kolay ve pratik şekilde yapabiliyorsunuz. Kısacası bu özellikle her tür bildirim artık gözünüzün önünde olacak.
Arabirimde tüm uygulamaları uygulama listesinde bir arada görebiliyorsunuz. Ana ekran ve uygulama listesi arasında yapılan geçişlerse son derece akıcı. Özellikle G2'yle kıyaslandığında arabirimin gayet basitleştirildiğini, daha yalın bir hal aldığını görmek mümkün. Bildirim merkezinde Wi-Fi, NFC, veri, parlaklık ve diğer hızlı ulaşmak istediğiniz ayarlar hazır bekliyor. Öte yandan Samsung ceplerde olduğu gibi G3'ün ayarları da birkaç sekmeye bölünmüş. Kafa karıştırıcı olmaması açısından ayarların bu şekilde kategorize edilmesi, telefonu yönetimi kolaylaştırmış.
Ekran kapalı olduğunda, ekranın doğru yerlerine yapılan dokunuşlarla sizi tanıyarak açılmasını sağlayan Knock Code isimli bir işlevin de yer aldığı G3'te, ekrana iki kez tıkladığınızda ekranın açılmasını sağlayan KnockOn özelliği de bulunuyor. Tüm bunların yanında fitness meraklıları için telefonda LG Health uygulaması da egzersiz kayıtlarını tutabiliyor. Ayrıca, telefonda çift pencere de açabiliyorsunuz. Ekranı ikiye bölebiliyor ve her pencereye farklı uygulama atayabiliyorsunuz.
Batarya ve pil ömrü
LG G3, elbette ekranın getirdiği yükü taşımak için büyük bir bataryayla gelmek durumundaydı. Tam 3000 mAh'lik bir bataryanın sahibi olan amiral, Xperia Z2'nin 3200 mAh'lik bataryasından sonra en büyük ikinci pile sahip cep unvanını kazanıyor. Peki, cep bataryasını nasıl kullanıyor?
Yaptığımız testler sonucunda, G3'ün bataryasının ekranın yüksek güç gereksinimi nedeniyle kısmen çabuk yorulduğunu söyleyebiliriz. Telefon, her ne kadar sunduğu konuşma süresiyle 11.37 saati görse ve bu sonuçla Xperia Z2'yi, Galaxy S5'i ve One (M8)'i geride bıraksa da, sıra çevrim içi kullanım noktasına geldiğinde sonuç 5 saat 29 dakikaya düşüyor. Bu süre diğer üç rakip amiralde 8 saat dolaylarında. Elbette yine G3'le günü çıkartmanız mümkün. Fakat yüksek parlaklık seviyesinde telefonu elinden düşürmeyenlerdenseniz, şarj problemi yaşayabilirsiniz.
G3'ün şarj olma hızı ise Galaxy S5'ten hemen sonra geliyor. Galaxy S5, 2 saat 18 dakikada şarj olurken, G3, 2 saat 42 dakikada tam kapasite dolabiliyor. One (M8) ve Xperia Z2 ise biraz daha uzun süre şarjda bekliyor.
Son olarak G3'ün bataryasına beklediğimiz yazılım yatırımının yapılmadığını da söyleyelim. Özellikle son dönem amiral ceplerde yaygın olarak kullanılan Ultra ve Extreme gibi farklı güç tasarruf modu, G3'te yok. Telefonda yalnızca alıştığımız sade güç tasarruf modu kullanılmış.
Gelişmiş kamera
Amiral devleri, artık cep telefonlarındaki kameralarla neredeyse kompakt fotoğraf makinelerini piyasadan silme noktasına geldiler. Megapiksellerin havada uçuştuğu rekabette, özellikle son zamanlarda daha pek çok teknoloji konuşulur oldu. Bunlardan biri de elbette LG G2 ile ortaya çıkan Optik İmaj Sabitleme, yani OIS. G3'te bu özellik de geliştirilmiş ve OIS+ olarak karşımıza çıkıyor. Diğer yandan Lazer Otomatik Odaklama özelliğinin de ilave edildiği G3, böylece 13 megapiksellik kamerasıyla yeterli ölçüde özellikle donalı.
Lazer Otomatik Odaklama özelliği, G3'ün görüntüye daha hızlı odaklanmasını sağlıyor. Hatta G3'ün tanıtımında Koreli şirket, cebin ekranından sonra en fazla bu özelliği üzerinde durmuştu. Evet, deneyimlediğimiz kadarıyla G3, gerçekten çok hızlı bir odak süresine sahip. Fakat bu hızlar o kadar hissedebileceğiniz türden değil, zira burada milisaniyelerden bahsediyoruz. Bu konuda sadece şunu söyleyebiliriz: G3, gerçekten çok hızlı odaklanıyor ve bu sayede anı kaçırmıyorsunuz.
Telefonun arka kamerası çift LED flaşla desteklenmiş. Böylece karanlık ortamlarda rahatlıkla çekim yapabilirsiniz. Elbette aşırı karanlıkta LED flaşın yeterli olmadığını ve fotoğraflarda kumlanmanın ortaya çıktığını da söyleyelim. Ancak gece şartlarında pek çok uç telefona göre daha iyi seviyede olduğu aşikar.13 megapiksel çözünürlükteki kamera 4160x3120 piksel fotoğraf çekebiliyor, tam 2160p'de ve 30 FPS'de video kaydı yapabiliyor. Bu da G3'ün diğer bir avantajı.
Elbette telefonda bir ön kamera da mevcut. 2.1 megapiksel çözünürlüğünde olan bu kamera, selfie için özel modlar da içeriyor. Örneğin "Çiiz" veya "Smayl" diyerek sesli komut yoluyla selfie çekebiliyor veya jest yoluyla çekimi halledebiliyorsunuz. Böylece selfie çekmek için bir yandan telefonu tutup, diğer yandan deklanşöre basmak ve aynı anda poz vermeye çalışırken dışarıdan komik görünmeye son vermek mümkün.
LG G3'ün özelliklerini tek tek incelediğimiz galerimize buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Örnek fotoğraflar ve test tablosu
Gün ışığında harika fotoğraflar çekebiliyor.
Optik İmaj Sabitleme özelliği gerçekten şahane. Aşağıdaki iki fotoğrafı koşarken çektik.
Düşük ışık koşullarında görüntü çok net olmasa da pek çok rakibinden iyi seviyede.
Otomatik makro modu etkileyici.
Test tablosu
LG G3'ün özelliklerini tek tek incelediğimiz galerimize buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Özetle
Sonuç itibariyle LG G3'ün bizde bıraktığı izlenimin çok iyi olduğunu söyleyebiliriz. Her ne kadar plastik bir gövdeye sahip olsa da, malzeme kalitesiyle iyi duran G3, en büyük farkı ise elbette Quad HD ekranı ve Lazer Otomatik Odaklama özelliğiyle yaratıyor.
G3, LG'nin şu ana kadarki en iyi telefonu. G2'ye kıyasla daha iyi bir tasarım, gelişmiş bileşenler, microSD kart desteği, değiştirilebilir batarya ve fazlasıyla iyi bir amiral olduğu açık. Performansıyla da beğendiğimiz G3, fiyatıyla da uçarı değil. Tıpkı selefi gibi fiyat/performans anlamında da dengeyi bulan G3, pil ömrü daha iyi olsa kusursuzlaşabilirdi.
LG G3'ün fiyatı ise şu an 1.948 TL civarında.
Kimler Almalı
İyi bir amiral gemisi satın almayı düşünen kullanıcılar LG G3'ü incelemeden geçmemeliler. Özellikle Quad HD ekranı deneyimlemenizi tavsiye ederiz.
Alternatifleri
LG G3'e alternatif olarak metalik tasarımıyla fark yaratan HTC One (M8)'i önerebiliriz.