Bazı şeyler büyüdükçe güzelleşir. Özellikle de ekranı olan şeyler... Çoğu kişi daha büyük bir televizyon, daha büyük bir monitör, daha büyük bir tablet için biraz daha fazla para harcamaya razı. Telefonlar da bu yaklaşımdan nasibini alıyor ve giderek büyüyorlar. Bugün dünyadaki en popüler 11 telefondan 10'u 4,6 inç veya daha büyük ekrana sahip. Tek istisna, artık iki yaşına basan, 4 inç ekranlı iPhone 5s.
Apple da modaya uyup daha büyük iPhone'ları piyasaya sürdükçe bazı insanların eski ve küçük iPhone'larından vazgeçmediğini, hatta milyonlarca yeni insanın o iPhone'ları satın almaya devam ettiğini fark etti. Apple geçen yıl 30 milyona yakın iPhone 5s satmış. Büyük ekrana geçmek istemediği için iPhone'ununu yenilemeyenleri de sayarsak, küçük ekranlı iPhone'lara hala büyük bir talep var. iPhone 5s'in performansı ise günümüzün ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamaz hale gelince Apple için yeni bir pazar doğmuş oldu. Karşınızda iPhone 5s boyutlarında, üstün performanslı iPhone SE!
iPhone 5s'e sığan iPhone 6s
iPhone SE'yi görür görmez "ucuz iPhone" yanılgısına düşmeyin. 2.000 TL'den başlayan fiyatları zaten bunu kanıtlıyor. Bu küçük ama olağanüstü güçlü telefonu iPhone 5s kasasına sığdırılmış bir iPhone 6s gibi düşünebilirsiniz. Cebinize rahatlıkla sığan, tek elle kullanabileceğiniz ama performanstan da ödün vermeyen bir telefon arıyorsanız onu bulduğunuzu yekten söyleyebiliriz.
Küçük ellere sahip kullanıcılar için büyük telefonların yarattığı sıkıntıyı tecrübemiz gereği gayet iyi biliyoruz. iPhone 6'yı bile (Plus değil) düşürmeden tek elle yazı yazmak veya ekranın tepesine ulaşmak pek çok iPhone kullanıcısı için zor. O nedenle iPhone SE tam olarak onların kalemi diyebiliriz.
Öte yandan Apple'ın App Store'daki uygulamalar konusunda ne kadar takıntılı olduğunu da biliyorsunuzdur: Tüm uygulamalar farklı boyutlardaki telefonlarda düzgün şekilde çalışmak zorunda. Dolayısıyla eğer uygulamaların bu telefonda düzgün görüntülenmeyeceği endişesi taşıyorsanız bu konuda hiçbir sıkıntı yaşamayacaksınız. Uygulamalarınız bu ekranda uyum sağlayarak çalışacak.
Ekran
4 inç genişliğinde ve 1136x640 piksel çözünürlükteki ekranın kontrast oranı 800:1. Bu değer, iPhone 6s'ten ve piyasadaki diğer üst düzey modellerden daha düşük. İki telefonu yan yana koyunca iPhone SE'nin biraz daha solgun durduğunu fark etmek mümkün ama yine de ekran kalitesi ortalamanın çok üstünde. Ayrıca çözünürlüğün 720p'den daha düşük olması, bu ekranın film izlemek için pek uygun olmadığı gösteriyor.
Küçük telefonların bu gibi bazı dezavantajları yok değil. İlkini eski iPhone kullanıcıları hemen hatırlayacak: İngilizce klavyeden daha fazla tuş içeren Türkçe klavye o küçük ekrana gerçekten zor sığıyor ve yazı yazmak zorlaşıyor. Twitter, Facebook, Instragram gibi sosyal ağlara bakarken daha çok kaydırma yapmanız gerekiyor çünkü ekranda daha az içerik görebiliyorsunuz. Tabii ki Instagram fotoğrafları da daha küçük görünüyor. Telefon ekranında YouTube videoları izleyen biriyseniz pek keyifli olmadığını söyleyebiliriz. Mono hoparlör de keyfinize katkıda bulunmuyor.
Tasarımdaki gizli altyapı
Telefonunu ne kadar estetik göründüğünden ve üretim kalitesinden fazla bahsetmeyeceğiz. Bugüne dek iPhone 5s'i görmemiş fazla kişi kalmamıştır. iPhone SE'nin kasası, tasarımı herkesçe beğenilen iPhone 5s ile neredeyse aynı. Ufak farklar; kenarlarının daha az parlak olması, Apple logosunun artık paslanmaz çelik olması ve yeni eklenen roze altın renk seçeneği. Yakından bakmadıkça iPhone SE ile 5s'i ayırt etmek çok zor.
Bu tanıdık kasanın içinde yepyeni bir donanım saklı. Telefonda, iPhone 6s ve 6s Plus'ta da kullanılan A9 işlemci yer alıyor. Akıllı telefonlarda yapılabilen ve bu işlemcinin yapamayacağı hiçbir şey yok. 3D oyun performansı şahane. Grafik performansını test ettiğimizde neredeyse iPhone 6'nın iki katına çıktığını gördük. Tabii ki bunda çözünürlüğün daha düşük olmasının da etkisi var ama bu boyutta bir telefondan beklenmeyecek kadar iyi olduğunu kabul etmeliyiz.
Kamera ve fotoğraf
Fotoğraf paylaşım sitelerindeki istatistiklere bakınca dünyanın en popüler fotoğraf makinesinin artık bir fotoğraf makinesi değil, iPhone olduğunu görüyoruz. Apple, kamera performansıyla çok övünüyor. iPhone SE'de iPhone 6s'te de kullanılan 12 megapiksel kameranın aynısı var. Bu kamera, çok hızlı odaklanıyor ve renkleri çok doğru şekilde yakalayabiliyor. iPhone 5s'te olmayan safir kristal mercek kaplaması iPhone SE'ye eklenmiş. Böylece merceğin kolayca çizilmesi ve bulanıklaşması önleniyor.
İlk kez iPhone 6s'te karşımıza çıkan Live Photos özelliği iPhone SE'de de var. Live Photo çektiğiniz zaman, deklanşöre bastığınız andan birkaç saniye öncesi ve sonrası da video olarak kaydediliyor. Daha sonra o fotoğrafın üzerine dokunduğunuzda fotoğraf hareket etmeye başlıyor. Doğru kullanıldığında çarpıcı sonuçlar ortaya çıkarabilen bir özellik.
iPhone SE'nin kamerası çoğunlukla müthiş kareler yakalamakla birlikte düşük ışıkta biraz zayıf kalıyor. Bu noktada Samsung Galaxy S7'nin daha başarılı olduğunu söyleyebiliriz.
Bu küçük devde 4K (Ultra HD) video çekme olanağı da var. 4K videoyu bu küçük ekranda izlemek bir anlam ifade etmiyor ama 4K televizyonunuz veya monitörünüz varsa Full HD ile arasındaki farkı hissedebilirsiniz. 1080p videoları 60 FPS hızında ve 720p videoları 240 FPS (ultra yavaş çekim) hızında çekmek mümkün. 1080p video çekerken sürekli otomatik odaklama özelliği devreye giriyor. Yani sizin ekrana dokunarak odaklanılacak yeri seçmeniz gerekmiyor, sahne değiştikçe iPhone bunu kendiliğinden yapıyor. Telefon o kadar güçlü ki sadece 4K video çekmekle kalmıyor, iMovie uygulamasıyla 4K video düzenlemenize bile olanak veriyor. Bu, bazı bilgisayarların bile altından zor kalktığı bir iş. Denemedik ama sadece iPhone SE'yi kullanarak bir kısa film çekip düzenlemek mümkün olabilir gibi görünüyor.
Şimdi sizlerle iPhone SE ile çektiğimiz fotoğrafları paylaşalım.
Başka ne var ne yok?
iPhone SE'nin küçük bedenine sığmayan bazı özellikler de var. İlk kötü haber özçekim tutkunlarına: Telefonun ön kamerası sadece 1,2 megapiksel (iPhone 6s'te ise 5 MP). Ayrıca iPhone SE'de 3D Touch yok ki bunun o kadar önemli olmadığını düşünüyoruz. Pratik birkaç kullanım alanı olsa da eksikliğini hissedeceğiniz bir şey değil. Son eksiklikse yavaş Touch ID parmak izi okuyucusu. iPhone 6s'teki yeni ve hızlı Touch ID sensörünü hiç kullanmadıysanız farkı anlamayabilirsiniz ama iPhone SE'de eski nesil, biraz daha yavaş çalışan Touch ID sensörü kullanılmış.
Tabii ki 4.5G (kategori 4 LTE, yani maksimum 150 Mbps hız) ve son nesil 802.11ac Wi-Fi standardı destekleniyor.
Son olarak iPhone 5s'te 1560 mAh olan pil kapasitesinin SE'de 1624 mAh'a çıkartıldığını söyleyelim. Tabii işlemcinin verimi de arttırıldığı için ciddi bir fark hissediliyor. Testlerimizde tam şarjla yaklaşık 1,5 günü gördük. Bu konuda iPhone 6s'ten biraz daha iyi olduğunu söyleyebiliriz.
Özetle
iPhone SE, telefonunu daha rahat taşımak ve kullanmak isteyen özel bir kitleye hitap ediyor. Telefonunda uzun makaleler okuyan, sürekli e-posta yazan kişilere göre değil. iPhone SE boyutlarında bir telefon, akıllı telefonu bir yaşam tarzı olarak değil de bir araç olarak görenleri fazlasıyla memnun edecektir diyebiliriz. Telefonunuz sizin parçanızsa birçok işinizi onunla görüyorsanız daha büyük ekranlı telefonlar mantıklı olacaktır. Önemli işleriniz için tablet veya bilgisayar kullanmayı tercih ediyorsanızsa iPhone SE sizin için doğru cihaz olabilir.
iPhone SE'yi piyasada 1.999 TL (16 GB) ve 2.399 TL (64 GB) fiyatlarla bulabilirsiniz.
Kimler Almalı
iPhone SE, telefonu daha rahat taşımak ve kullanmak isteyen kullanıcıların beklentilerini rahatlıkla karşılayabilecek seviyede.
Alternatifleri
iPhone SE bana küçük derseniz, elbette kuşkusuz alternatif olarak iPhone 6s sizi memnun edecektir.