Retorik gafların işten atılmanıza neden olabildiği bir dünyada, şirket yöneticilerinin şirket e-postalarına yazdıkları şeyler konusunda maksimum dikkate sahip olacaklarını düşünebilirsiniz. Ama durum pek de böyle değil; pek çok yöneticinin aklına geleni söylediğine sıklıkla şahitolabiliyoruz.
İtalya'da devlet tarafından işletilen bir yazılım şirketi olan 3-I'in eski başkanı Claudio Anastasio'nun durumu da buna güzel bir örnek. Geçtiğimiz Kasım ayında İtalya'nın aşırı sağcı Başbakanı Giorgia Meloni tarafından atanan Anastasio, kısa bir süre önce İK perspektifinden bakıldığında hiç de tavsiye edilmeyen bir şey yaptı: İş arkadaşlarına gönderdiği bir e-postaya, kötü şöhretli İtalyan diktatör Benito Mussolini'den bir alıntı ekledi. Anastasio'yu 20’inci yüzyılın en kana susamış tiranlarından biriyle aynı hizaya getirmeye iten şeyin ne olduğu belli değil, ancak sonuçlar beklendiği gibi oldu. Geçtiğimiz hafta itibariyle, eski genel müdür artık şirkette görev yapmayacağını ve derhal geçerli olmak üzere görevinden istifa edeceğini söyledi.
Reuters, Anastasio'nun e-postasında kullandığı alıntıların belirsiz olmadığını, Mussolini'nin 1925 yılında yaptığı, kendisini ülkenin diktatörü ilan ettiği ve siyasi bir rakibini öldürdüğünü itiraf ettiği meşhur bir konuşmadan kaynaklandığını belirtiyor. Ancak Anastasio'nun alıntısı, 3-I'e atıfta bulunacak şekilde hafifçe düzenlenmişti.
Anastasio şöyle yazmıştı: "Ama o zaman, ey beyler, Titus'un kemerinin altında hangi kelebekleri arayalım? Burada, sizin ve tüm İtalyan hükümetinin huzurunda, olan biten her şeyin (siyasi! ahlaki! tarihi!) 3-I sorumluluğunu (sadece ben!) üstlendiğimi ilan ediyorum... Eğer az ya da çok çarpıtılmış ifadeler bir adamı asmak için yeterliyse, darağacı da ip de dışarıda! Eğer 3-I benim hatamsa, bunun sorumluluğu bana aittir, çünkü tarihsel, siyasi ve ahlaki iklime rolüm aracılığıyla katkıda bulundum."
Ölüm mangalarının binlerce insanı öldürdüğü faşist bir diktatör olan Mussolini, 1922-1943 yılları arasında İtalya'yı demir yumrukla yönetti. Faşist diktatör ve metresi, 1945'teki siyasi yenilgisinin ardından İtalyan komünistler tarafından Milano'da bir kasaba meydanında asılarak idam edildi. Kısacası: herhangi bir şekilde ya da tarzda güvenilir bir rol model olarak hizmet eden bir adam değil.