Netflix'te ne izleyeceğimize karar vermek için 5 tam gün harcıyoruz

Yeni bir araştırmaya göre, Netflix gibi yayın akış hizmetlerinde ne izleyeceğimize karar verebilmek için şok edici miktarda zaman harcıyoruz.

Netflix'te ne izleyeceğimize karar vermek için 5 tam gün harcıyoruz

Netflix ve Amazon Prime Video gibi yayın akışı hizmetlerinin yayılması, tüketiciler için izlenebilecek çok sayıda alternatifin de evlere girmesine yol açtı. Yayıncılar, binlerce TV programı ve filmle inanılmaz derecede büyük içerik kütüphaneleri sunuyor ve sürekli olarak bunlara yeni içerikler ekleniyor.

Ancak erişilebilir içeriğin bu kadar artmasıyla beraber, neredeyse bir paradoksa dönüşen yeni bir sorun ortaya çıkıyor. İnsanların erişebildiği seçenek sayısı ne kadar fazlaysa, ne izleneceğine karar vermek de o kadar zorlaşıyor.

UserTesting tarafından yaptırılan ve Talker Research tarafından yürütülen bir çalışma, izleyicilerin yeni bir şeyler izlemek için şaşırtıcı derecede fazla zaman harcadığını buldu. Bu araştırmaya göre, ortalama bir kişi yılda 110 saate kadar, yani neredeyse beş tam gün, izleyecek bir şeyler bulmak için çeşitli yayın uygulamalarının menülerinde gezinip duruyor.

365 günlük bir yıl içerisinde 5 gün çok uzun bir süre gibi gözükmeyebilir. Ancak bu beş günün, hiçbir şekilde uyumadan ve durmadan bütün bir hafta içi boyunca (Pazartesi’den başlayarak Cuma günü sona erene kadar) Netflix, Hulu, Max ve Disney+ gibi uygulamalarda hiçbir şey izlemeden sadece izleyecek bir şey bulmak için uğraşmak anlamına geldiğini hatırlatmakta fayda var.

UserTesting'de Endüstri Çözümleri Kıdemli Direktörü olan Bobby Meixner, çalışma sonuçları hakkında yaptığı açıklamada “yayın alanı, içerik erişimi sorununu çözmekten içerik keşfi konusunda yeni bir zorluk yaratmaya doğru evrildi” dedi.

Ne izleyeceğimizi neden seçemiyoruz?

Bu sorunun kaynağına baktığımızda ise, birkaç farklı etkenin rol oynadığını görüyoruz. Öncelikle, büyük akış hizmetleri, içerik bulma konusunda genellikle iyi bir kullanıcı deneyimi sunmuyor ve ilginizi çeken bir içerik bulmak için bazen sayfalarca kategorinin arasında geçiş yapmaya uğraşmanız ve pek kullanışlı olmayan arayüzlerle mücadele etmeniz gerekiyor.

İkinci sorun ise, içerik sayısının artmasına rağmen “kaliteli içerik” oranının çok düşük olması. Genellikle, normalde ilginizi çeken bir tür kategorisindeki içeriklere baksanız bile, ilk olarak bunların arasında oyunculuğu veya senaryosuyla yavan olan içerikleri ayıklamanız gerekiyor ve hizmet sunucuları öneriler konusunda her zaman iyi bir performans göstermiyor.