Gece görüş teknolojisi, modern savaş alanında çok önemli bir yere sahip, ancak eksiklikleri de yok değil. Osama bin Ladin baskınında ABD özel kuvvetleri tarafından kullanılan en üst seviye L-3 Zemin Panoramik NGV'ler bile ağır, hantal ve harici bir güç kaynağına ihtiyaç duyuyordu. Ancak, Avustralya Ulusal Üniversitesi'nden çıkan yeni bir keşif, bize normal güneş gözlüklerinden daha kalın olmayan NGV'ler verebilir.
Konvansiyonel NGV'ler, kademeli ikincil emisyon denilen bir sürece güvenirler. Ortam düşük seviyeli ve yakın kızılötesi ışık, ilk önce gözlüğün objektif lensi tarafından toplanır. Fotonlar daha sonra elektronlara dönüştürülür ve milyonlarca minik delik ile çakılan bir plakaya vakum ile mühürlenir. Elektronlar bu deliklerden geçtikçe, orijinal foton ile aynı desende bulunan yüzlerce elektron salan bir zincirleme reaksiyon başlatır; bu da daha sonra tanıdık yeşil renklendirilmiş görüntü oluşturmak için bir fosforlu plakaya çarpar. Sorun şu ki bu işlem, etkili olması gereken elektron sayısını oluşturmak için binlerce volt elektrik gerektirir.
Avustralya ekibinin süreci temelde aynı şeyi yapıyor ancak vakum tüpleri olmadan alüminyum galyum arsenit nano-yapıya dayanıyor: "Çok ufak, ufak tefek yapılar ürettik; bu sihirli yapılar ışığın yoğunluğunu değiştirip, ışığın şeklini değiştirebiliyor ve aynı zamanda rengini de değiştiriyor. Gözlerimiz sadece görünür spektrumda ışığı görme yeteneğine sahip. Günün sonunda, cam gibi düz yüzeylerde bir nanoyapı alanı oluşturabilirsek, gece veya karanlık bölgelerdeki görünmez ışığı görünür hale getirebiliriz."
Yeni süreç halen harici bir enerji gerektirecek, ancak geleneksel bir NVG gücünün yalnızca bir kısmına ihtiyaç duyacak. Ayrıca, gelecekteki NVG'lerin hacmini ve ağırlığını önemli ölçüde azaltacak olan, baskılı güneş pillerine benzer ince bir film olarak üretilebilir.
Ekip, bulgularını daha da geliştirilmesi için DARPA'ya sunmuş durumda.