Güvenlik şirketlerine göre pek çok dijital ortamda endişe verici açıklar bulunuyor ve bu sayede hacker'lar tüm sistemi komple ele geçirebilecek fırsatlar yakalayabiliyorlar.
Yapılan simülasyonlara göre, kurumlar 10 saldırıdan 7'sini geri püskürtmeyi başarsa da, kalan 3 saldırı için savunmasız oldukları ortaya çıktı. Bu ciddi bir sorun.
Bir saldırganın sistemi ele geçirmesi için kendini yönetici olarak atayabilmesi gerekiyor. Böylece sistemlerden dilediği gibi veri çalabilirken hiçbir iz bırakmadan hareket edebilir, sisteme uygulamalar yükleyebilir veya uzaktan tüm sistemi fark etmeden izlemeye devam edebilir.
Hangi işletim sistemlerinin simüle edilen saldırıları engellemede en başarılı olduğu sorulduğunda, Linux %65 ile birinci olurken, hemen ardından %62 ile Windows geliyor. macOS ise saldırı girişimlerinin sadece %23'ünü engelleyebiliyor. Yani artık macOS sistemlerin efsanevi güvenli imajı sona eriyor.
macOS sistemleri için güvenlik yazılımı geliştirmek kolay bir iş değil
Güvenlik ekiplerinin macOS sistemleri için çözümler üretirken Apple'ın zorlayıcı bürokratik işlemleri ile boğuşmak zorunda kalması da, bu sistemlerde güvenliği zayıf bırakabiliyor. Bu nedenle saldırganların giderek daha fazla sayıda macOS sistemini hedef almaya başladığı görülüyor.
Dolayısıyla dünyada macOS sistemlerin kullanım oranı arttıkça, bu sistemlere erişmek için yapılan saldırılar da hızla artıyor.
Öte yandan güvenlik yazılımları, bir şirketin tüm sırlarına erişebilecek konumda olduğundan, uluslararası çapta endüstri veya askeri casusluk için kullanıldığına dair suçlamalar da sık sık duyuluyor. Örneğin ABD kısa süre önce ülkede Kaspersky güvenlik uygulamalarının kullanılmasını yasaklamıştı. Hacker'lardan korunmak için bir güvenlik çözümü kullanırken askeri veya endüstriyel casusluk saldırılarına maruz kalma riski da yaşanabiliyor.