Köpeklerin evcilleştirilmesi sırasında insanlar, bu canlıların kişiliklerini belirli ırklara göre ayırmaya başladı. Başka bir deyişle bir köpeğin kişilik özellikleri ve ırkı arasında önemli bağlantılar olduğu düşünülüyordu. Ancak yeni araştırmalar, cinsin (veya ırkın) bir köpeğin sadece görünüşünü gerçekten güçlü bir şekilde etkilediğini söylüyor. Kişilik özellikleri ise, ırklarından çok çevreleri ile bağlantılı olabilir. Araştırma, bu teori ile uzun süredir devam eden ırk - kişilik özellikleri bağlantısı fikrine de meydan okuyor.
Köpekler ve insanlar geçmişte avlanma, koruma ve hayvancılık gibi görevlerde güçlerini birleştirdi, ancak zamanla köpekler hayatımızda daha az işlevsel bir rol üstlendi. Crufts gibi kurumlar, modern insanların Kuğu Gölü'nü gerçekleştiren safkan chihuahualar için çıldırdığını gördükçe, yetiştiriciler ve köpek severler benzer şekilde belirli ırklara belirli kişilik tipleri atfetmeye başladılar.
Bir hayvanın kişilik yapısını anlamak, bir ev veya çiftlik için uygun bir evcil hayvan mı yoksa çalışan bir hayvan mı oldukları konusunda bilgi verebilir, bu nedenle bir hayvanın doğasını mirasına dayanarak tahmin etmeye çalışmanın bazı faydaları var. Yine de, cinsle ilgili varsayımlar gerçekten doğru değilse, bu hayvanlar uygun olmayan evlere sahip olabilir. Bu da örneğin, Birleşik Krallık’taki 1991 tarihli Tehlikeli Köpekler Yasası gibi yasaların aslında doğru olmadığını ortaya çıkartacaktır.
Dog Genomics'te yayınlanan bir makalede araştırmacılar, cinsin bir köpeğin özelliklerini etkileyip etkilemediğini veya nasıl etkileyeceğini değerlendirmek için, Darwin's Ark topluluk bilim projesi aracılığıyla kaydedilen 2.000'den fazla köpeğin DNA'sını sıraladı. Çalışmaya dahil edilenler arasında safkan ve karışık cins köpeklerin bir karışımı bulunuyordu ve dizileri, genotipleri (DNA) ve fenotipleri (görünüşleri ve davranışları) arasındaki ilişkileri aramak için davranışlarıyla ilgili sahip anketleriyle eşleştirildi.
Sonuçlar, belirli ırklarla ilişkili köpeklerin birçok benzer fiziksel özelliğinin olduğunu, ancak davranışların daha az tutarlı olduğunu ortaya koydu. Belirli ırklarla ilişkili görünen davranışlar arasında, bir köpeğin bir insandan gelen talimatları takip etme kapasitesi olan isteklilik, genetik olarak en bağlantılı olanıydı.
Genius Dog Challenge'a katılanlar gibi Borders collie cinsi köpekler, en yüksek istekliliğe sahip olanlar arasındaydı ve bu davranış tipinin, bireysel farklılıklar hala mevcut olmasına rağmen, cinsle önemli ölçüde bağlantılı olduğu bulundu. Bunun aksine, "insan sosyalliği", yani genellikle alıcılarla ilişkilendirilen bir özellik ile türün genotipi arasında önemli ölçüde bir bağlantı bulunmadı.
Araştırmacılar, bu çalışmada davranışları üzerinde minimum etkiye sahip olan ırkın, onu “bireysel davranışın zayıf bir tahmincisi haline getirdiğini ve evcil köpek seçimiyle ilgili kararları belirlemek için kullanılmaması gerektiğini” söylüyor. Bunun yerine, çevresel faktörlerin köpeklerin kişiliklerini etkilemede daha büyük bir rol oynamasının daha olası olduğu belirtiliyor.
Bu araştırmadan çıkabileceğimiz sonucu güzel bir şekilde özetleyen, çalışmayı denetleyen Broad Enstitüsü'nün omurgalı genomiği direktörü Elinor Karlsson, Science'a verdiği demeçte, "Bir katalogdan alışveriş yapmamalısınız. Her köpek bir bireydir" diyor.