Kimsenin çözemediği gizem: Bu adam, 40 yıl boyunca hiç uyumadan nasıl hayatta kaldı?

Bir Birinci Dünya Savaşı askeri, savaş sırasında beyninden vuruldu ve bu olaydan sağlam bir şekilde çıkmayı başardı. Ama asıl gizem bundan sonra başladı ve eski asker, savaştan sonra 40 yıl boyunca hiç uyuyamadı. Peki bu nasıl mümkün olabildi?

Kimsenin çözemediği gizem: Bu adam, 40 yıl boyunca hiç uyumadan nasıl hayatta kaldı?

Paul Kern adlı Macar bir adam, Birinci Dünya Savaşı’ndan ölümüne kadar geçen 40 yılı uykusuz bir hayat sürerek, hatta tek bir saat bile uyumadan geçirdiğini iddia eden eski bir askerdi. Ayrıca, bu uykusuzluk sadece birkaç günlük nöbetler şeklinde değildi ve Kern, Birinci Dünya Savaşı sırasında başından kurşunla yaralanmasının ardından gözünü bile kırpmadığını söylüyordu.

Bu durum o kadar sıra dışıydı ki, bilim insanları da durum karşısında şaşırmış durumdaydı. Ve bugün bile bir açıklama yapabilmiş değiller. Uyku, vücudunuz için en önemli şeylerden biri olarak kabul edilir. Uyku olmadan, beyin belirli proteinleri serbest bırakamadığından veya bilişsel işlevi ihtiyaç duyduğu şekilde yerine getiremediğinden dolayı, vücut genellikle iflas edecek duruma gelir.

Bu nedenle, uzun süre uykusuz kalmak, uyku halüsinasyonları gibi durumlara ve hatta tam kişilik değişikliklerine neden olabilir. Ancak Kern’in son 40 yılını uykusuz bir şekilde ve görünen herhangi bir sorun olmadan yaşamasını sağlayan şeyin ne olduğundan bilim insanları hala tam olarak emin değil.

Birinci Dünya Savaşı'nda vuruldu

Bütün bu gizem, Birinci Dünya Savaşı’nda aldığı kurşun yarasına bağlı gibi görünüyor. O sırada Kern, 1 milyon Macar’la birlikte savaşa katılarak, Arşidük Franz Ferdinand’a düzenlenen suikastın intikamını almak için askere yazıldı. 1915’te kafasından vuruldu ve kurşun ön lobuna saplandı. Mucizevi bir şekilde yaradan ve ardından kurşunun çıkarılması için yapılan ameliyattan sağ çıktı, ancak hastane yatağında gözlerini açtıktan sonra kendini uykusuz bir hayatın içinde buldu. Söylediğine göre ne denediyse uyumayı başaramadı. 1955 yılında hayatını kaybedene kadar uykusuz yaşamaya devam etti ve tüm kanıtlara göre, dinlenme eksikliğinden kaynaklanan herhangi bir semptom yaşamadı.

Bilim insanlarının şaşırmasının temel sebebi de tam olarak buydu. Bildiğimiz tüm bilgilere göre Kern’in, bilişsel sorunlar nedeniyle kendini kaybetmiş olması gerekirdi. Hatta, uyku ve uykunun vücudumuz için önemi hakkında bildiğimizi düşündüğümüz her şeye baktığımızda, bu kadar uzun süre uykusuz kalmak onun 40. yıla ulaşmadan çok önce ölümüne sebep olmalıydı.

Kern’in en azından bugünün standartlarına göre erken ölümünün kısmen uykusuz hayatından kaynaklanması mümkün olabilir. Yine de 40 yıl boyunca nasıl hayatta kaldığıyla ilgili bazı ilginç teoriler bulunuyor. Dmarge’ın bildirdiğine göre bazıları, kurşunun beyninin uykuya ihtiyaç duyan kısmını parçaladığını öne sürerken, diğerleri gün sırasında farkına varmadan birkaç saniye boyunca uyumasının mümkün olabileceğini öneriyor. Paul Kern’in 40 yıllık uykusuzluk sorunu, günümüzde bile uyku bilimcilerinin çözmeye çalıştığı en büyük gizemlerden biri olmaya devam ediyor.