Yeni bir çalışmaya göre, Wi-Fi ağlerının güvenliği, 1990'lardaki PC güvenliği ne kadar iyise o kadar iyi bir durumda. Yani çok da iyi bir noktada olduğumuz söylenemez.
Güvenlik firması Avast'ın bulgularına göre, modemlerin yarısından fazlası varsayılan veya genellikle kullanılan, kolaylıkla bulunabilen şifre/ID birleşimleri ile korunmakta. admin/admin veya guest/guest gibi varsayılan kullanıcı ismi/şifre eşleşmeleri sıklıkla kullanılmaya devam ediliyor. 2.000 evde yapılan araştırmaya göre, kullanıcıların yüzde 23'lük kesimi ise, adreslerini, isimlerini, telefon numaralarını, sokak adlarını ve diğer kolaylıkla tahmin edilen kelimeleri modem şifresi olarak kullanıyor.
Şifre ile yeteri kadar korunamayan modemler, hacker'lar için oldukça kolay bir erişim noktası sağlamakta ve kişisel bilgilerin çalınmasından internet tarayıcısı seanslarının takip edilmesine kadar pek çok farklı saldırı için açık bir kapı bırakıyor.
Wi-Fi ağlarında bulunan en büyük risklerden biri, DNS hırsızlığı olarak gözükmekte. Kullanılan kötü amaçlı yazılımlar sayesinde, kullanıcıların DNS ayarları değiştirerek bir banka internet sitesi gibi bilinen bir siteden, siber suçlular tarafından kontrol edilen bir başka siteye yönlendirme yapılması mümkün olabiliyor.
Avast'ın üst seviye yöneticilerinden Vince Steckler'ın söylediğine göre günümüzün modem güvenlik durumu 1990'lardaki PC'leri anımsatır bir halde, güvenliğe karşı gösterilen umursamaz durumun yanı sıra her gün bulunan yeni açıklıklar kolaylıkla faydalanılabilecek bir ortam yaratmakta. Aradaki asıl fark ise, günümüzde insanların eskiye göre çok daha fazla kişisel bilgiyi ürünlerinde depolamaları...