İnternetin geleceğine bakış

İnternetin yeni şekli ve ağır yük altına giren internet tarayıcıların geleceği... Araştırdık...

İnternetin geleceğine bakış

İnternet hayatın ayrılmaz bir parçası, ama faydalanması kolay bir kaynak mı?

Yavaş yavaş internetin emekleme çağını geride bırakıyoruz. İlk zamanlar çoğu kullanıcı için bir yenilik, hatta çoğunlukla bir hobi olan bu teknoloji, gün geçtikçe hayatımızın daha da ayrılmaz bir parçası haline geliyor. Eğlenceden alışverişe, eğitimden devlet işlerine kadar pek çok alanda ağırlığını iyiden iyiye hissetiriyor artık.

Tabii internetle daha fazla haşır neşir olmak, web tarayıcı yazılımlarıyla daha fazla vakit geçirmek anlamına da geliyor. Bir zamanlar sadece metin tabanlı sayfaları düzgün görüntülemesi beklenen tarayıcı yazılımları, günümüzde gittikçe daha da artan bir iş yüküyle karşı karşıyalar. Artık video gösterimi gibi gayet karmaşık ve ağır işlemleri bile yapmaları gerekiyor.

İnternet ile aramızdaki yegane arabirim olan web tarayıcılarının bu yükün altından kalkabilmeleri için çok hızlı bir biçimde evrimleşmeleri gerekiyor. Peki ama bunu yapabiliyorlar mı? Ne kadar başarılılar?

Plug-In Cehennemi

Plug-In Cehennemi
Eklentiler yararlı ama sürümler çok hızlı değişiyor

Bundan on yıl önce bir web tarayıcıdan resimleri ve metinleri doğru düzgün görüntülemesi beklenirdi, daha da fazlası değil. Ne var ki artan bağlantı hızı ve kişisel bilgisayarların güçlenmesi, internet üzerinde sunulan hizmetlere de inanılmaz çeşitlilik getirdi. Sosyal ağlardan bankacılık hizmetlerine dek herşeyi sadece web tarayıcımız üzerinden yapabilir hale geldik.

Ama acaba gerçekten de durum böyle mi? Tabii ki değil! Web tarayıcı yazılımlar bugüne dek geçirdikleri evrimde hep eklentilere bel bağladılar. Durum öyle bir hale geldi ki, her tarayıcı yazılımı için belki de binlerce farklı eklenti var. Bu kadar geniş eklenti desteği olmayan tarayıcılar ise kesinlikle kendilerini çabucak yarış dışı buluyorlar.

Ne var ki tüm bu eklentileri kurmak ve idare etmek, zaman içinde kullanıcıya kolaylık sağlamak yerine, sırtına daha da fazla yük bindirmeye başladı. Doğru eklentiyi bulmak, kurmak, güncel tutmak ve uygun biçimde kullanmak, üstelik bunu her eklenti için yapmak, tam bir zaman israfı! Üstelik bu konularda fazla bilgisi olmayan kullanıcıların gözünü korkuttuğu gibi, bir de çeşitli güvenlik açıklarına sebep olabiliyor!

Hepsi Bir Yerde

Hepsi Bir Yerde
Chrome Os işin geleceğine yönelik

Pek çok uygulamayı aynı zeminde birleştirmek ve daha pürüzsüz bir kullanım sunmak, Google gibi kurumların çeşitli uygulamalarında zaten amaçladıkları bir gelişme. Hatta Google'ın Chrome işletim sistemi sırf bu amaçla geliştiriliyor. Yıllar önce Microsoft'un Internet Explorer ile Windows işletim sistemini entegre etmeye çalışması da bir rastlantı değildi zaten.

Gelişmeler, web tarayıcıların gittikçe daha da fazla bir şekilde işletim sistemine dönüşmesi yönünde. Bir noktada ikisinin yekvücud olmaları kaçınılmaz olacaktır, çünkü herşeyden önce gittikçe daha fazla uygulama "cloud computing", yani internet tabanlı çalışmaya yöneliyor. İnternet üzerindeki uygulamaların gittikçe daha ağırlık kazanmaları, bunları bir sürü pencere açmadan, sayısız eklenti kurmadan, yani kullanıcıya daha fazla yük bindirmeden çalıştırma gerekliliğini de beraberinde getirmektedir.

Bu amaçla geliştirilen Ubiquity gibi deneysel uygulamalar tüm eklentileri uyum içinde çalıştırmayı hedeflerken, TraceMonkey gibi Java motorları ve Ogg gibi açık kaynaklı kodekler de video işleme gibi çalışmaları daha da akıcı biçimde yapmayı amaçlamaktadır.

Kısıtlanmış Güzellik

Kısıtlanmış Güzellik
İş biraz da sitelerde bitiyor

Günümüzde internet deneyiminin önemli bir ayağını oluşturan taşınabilir cihazlar, malesef çeşitli teknik kısıtlamalar yüzünden arzulanan kolaylığı sunmaktan uzaktırlar. Evdeki büyük ekranlı, güçlü PC ile yapabileceklerinizi, minik ekranlı ve bağlantı sorunları yaşayan bir cep telefonuyla tekrarlamaya çalışmak, çoğuzaman sıkıntıdan başka birşey kazandırmamaktadır.

Apple'ın iPhone ile attığı bazı adımlar bu konuda sektöre yeni fikirler getirmiştir. Neden taşınabilir bir cihazın kendine has imkanlarından uygun biçimde faydalanmak varken, ona daha büyük kardeşlerinin yükünü yıkmak zorunda olalım?

İşte bu sorunun cevabı Amazon.com, Facebook ve Gmail gibi servislerin, özellikle cep telefonları gibi taşınabilir aygıtlar için geliştirilmiş uygulamalarında yatıyor. Bu uygulamaların mobil sürümlerinin ortak özellikleri, gerek arabirimlerinin, gerekse de işlevselliklerinin taşınabilir aygıtların ekran boyutları, işlem güçleri ve bağlantı hızları gibi önemli unsurlar dikkate alınarak hazırlanmış olmaları.

Bilgisayarsız İnternet?

Bilgisayarsız İnternet?
Yeni nesil kredi kartları geliyor

Tabii ki internetin varoluşun temelinde bilgisayarlar yatıyor, ancak ondan faydalanmak için ille de sabit ya da taşınabilir bir bilgisayar şart mıdır? Gelişen teknoloji bu sınırlamayı ortadan kaldıracak gibi görünüyor. Yakın bir gelecektebugün "bilgisayar" tanımına girmeyen çeşitli cihazlar da internetin sunduğu geniş veri aktarımı imkânından faydalanabilecek.

Bu listenin en başında alışveriş ve bankacılık işlemlerinde kullanılan kartlar gelecek. Bugün gayet sınırlı bir kullanıma sahip olan ve ancak çeşitli terminaller yardımıyla iş görebilen bu kartlar, yakın zamanda işlev değiştirecek. Kendi yongalarını ve kablosuz bağlantılarını taşıyacak olan bu yeni nesil kartlar, bankacılık ya da alışveriş konularında aktif olarak kullanıcıya yardım edecekler. Tabii çeşitli biometrik koruma önlemleri de paketin parçası olacak.

Ama iş sadece kartlarla sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Otomobilden buzdolabına kadar herşeyin internet bağlantısı sayesinde kendileri için özel hazırlanmış uygulamalardan faydalanması ve kullanıcının hayatını kolaylaştırması da yakındır.

Kişiye Özel İnternet

Kişiye Özel İnternet
Farklı platformlara üyelik, paylaşım ve artan hesap sayısı...

Ortalama bir internet kullanıcısının yaklaşık 4 ila 6 arasında internet site ya da hizmetine abone olduğu tahmin ediliyor. Pek çok kullanıcı için ise bu sayı çok daha yüksek. Her abone olunan hizmetle beraber, ilgili kişisel verilerin girilmesi, güncel tutulması ve tabii ki şifrelerin de unutulmaması gerekiyor. Bir süredir bu işlemleri kolaylaştırmak amacıyla yazılımlar ve hizmetler geliştiriliyor şüphesiz, ancak bunun çok daha kolay bir yolu var.

Önümüzdeki yıllarda internet kullanıcılarının tek ana profil üzerinden hizmet gördüklerine şahit olacağız. Sayısız hesabı ve hizmeti ayrı ayrı yönetmeye çalışmak yerine, kullanıcı tüm çalışmalarını aynı hesap üzerinden görecek. Tabii servis sağlayıcılardan arama motorlarına kadar pek çok hizmet, buradaki verileri kullanarak kullanıcıya daha hızlı ve geniş kapsamlı bir deneyim sunabilecek.

Ancak bu tür bir ana hesabın kullanıcıya getirisi sadece kullanım kolaylığı olmayacaktır. İnternet üzerindeki sahteciliklere de ciddi bir darbe vurabilecek olan bu türden bir hesap, aynı zamanda kullanıcının internet üzerinde ürettiği veri ve işlere de daha rahat biçimde sahip çıkabilmesine imkan tanıyacaktır.

Okuyucu Yorumları