Alma?! Neredesin Alma? Neden gelmiyorsun? Salıncakta sallanmak ister misin biraz daha? Alma? Peki, sen bilirsin. O halde ben geleyim. Ama bekle beni, dur, gitme, bekle... Alma?! Birdenbire yok oldu! Nereye gitti? Nereye gittin Alma?!
Depresif bir başlangıç, değil mi? Ama bu başlangıcı beklemeye değdi doğrusu. İlk F.E.A.R. oyununu zor bela oynamış biri olarak sonraki devam oyunlarına bir türlü vakit ayıramadım. Arada askere gittim falan. Derken yepyeni bir sistemle geri dönüşümün ardından merakla beklediğim oyunlar listesinin en üst basamaklarında yerini aldı Project Origin. İsim değiştirdi, birçok videosu yayınlandı, çıkış tarihi açıklandı, derken sonunda demo da yayınlandı. İlk olarak ofiste oynamaya başladığım demo, yaptığım yanlışı çabucak anlamamla birlikte kapanıverdi. Ben ne yapıyordum böyle... Korku dolu atmosferiyle beni yerimden zıplatacak olan oyunu, ofis gibi kalabalık ve oyun atmosferinden fazlasıyla uzak bir ortamda harcamaya mı başlamıştım? Hemen kendimi durdurdum, demoyu yanıma aldım ve akşamı beklemeye başladım.