COVID-19 sebebi ile hayatımız bir anda altüst oldu ve 2019'a göre tüm yaşantımız neredeyse kökünden değişti. Artık karantina ve eve kapanmalar gayet olağan karşılanırken, iş yaşamı da bu süreçte şekil değiştirdi ve uzaktan çalışma normalleşti.
İlk etapta uzaktan çalışma fikri pek çok çalışanın kulağına hoş gelse de, bunun sürekli hale gelmiş olması kimileri için büyük sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Uzaktan çalışanların bir kısmı durumlarından memnun görünürken, bir diğer kısmı tükenmişlik sendromu yaşamaya başlamış ve bunun sebebiyle de hem özel yaşam hem iş yaşamındaki motivasyon düşüklüğü söz konusu.
ABD merkezli e-posta hizmeti sağlayıcısı Superhuman bu konu ile ilgili bir araştırma gerçekleştirdi ve ankete katılanların 3'te 1'i, günlük rutinlerinde en sinir bozucu şeyin sürekli yaptıkları video görüşmeleri olduğunu söyledi. Bunun yanı sıra ankete katılanların yüzde 89 gibi ezici bir oranıysa, e-posta kutularına gelenleri temizlemeyi sinir bozucu bulduklarını söylüyor. Buna karşılık ankete katılanların yalnızca yüzde 18'ik oranının, çalışırken evde yaşayanlar tarafından rahatsız edildiği sonucu da ortaya çıkmış.
Yine rapora göre çalışanlar bu süreçte yaptıkları işlerden sıkılmış ve artık başka bir şey yapma arayışına girmişler. Ofis çalışanlarının 4'te birinden fazlası (yüzde 27) işlerinin salgın öncesine kıyasla daha az eğlenceli olduğunu söylerken, yüzde 38'i ise e-posta iletişiminin bir o kadar can sıkıcı buluyor.
Superhuman'ın kurucusu ve CEO'su Rahul Vohra, "Veriler net: uzaktan çalışma ve dijital iletişime hızlı geçiş, çalışanları yoruyor" derken, şirketlere de çağrıda bulunuyor: "Şirketler, nerede çalışırlarsa çalışsınlar, çalışanları mutlu ve üretken kılacak araçları ve politikaları acilen benimsemelidir."