Gelişmiş nano kaplama teknolojileri konusunda uzmanlaşmış Finlandiyalı bir şirket olan Optitune, dizüstü bilgisayar ve tablet alanında lider bir üreticiyle önemli bir tedarik anlaşması yaptığını duyurdu. İsmi açıklanmayan şirketle yapılan bu ortaklık, Optitune’un “Görünmez Parmak İzi” (Invisible Fingerprint) nano kaplamasını bir milyondan fazla cihaza sunacak ve parmak izi, çizik ve kir gibi yaygın sorunları çözerek kullanıcı deneyimini iyileştirecek.
Optitune’un nanokaplama teknolojisi, metal, cam ve plastik dahil olmak üzere çeşitli yüzeylerde ultra ince, görünmez katmanlar oluşturan tescilli polisiloksan formüllerini temel alıyor. Şirket, yeni nanoteknolojisinin parmak izi tutmayacak şekilde tasarlandığını ve cihazların yüzeyindeki lekeleri ve izleri azaltmaya yardımcı olduğunu söylüyor. Ayrıca bu kaplama, çizilmelere ve diğer lekelere karşı da ek bir savunma sağlıyor ve ürünlerin fabrika görünümünü daha uzun süre korumalarına yardımcı oluyor.
Aşırı sıcaklıklara veya kimyasal ortamlarda da kararlılığını koruyabilen bu kaplama, daha kolay temizlenebilmesinin yanı sıra daha fazla aşınma direnci sunuyor.
Ancak bu teknolojinin belki de en dikkat çekici yanı, sadece gelecekteki cihazlar için geliştirilmiş olmaması. Optitune CEO’sunun açıklamalarına göre, adı açıklanmayan trilyon dolarlık teknoloji şirketi, bu teknolojinin mevcut ürün serisine de uygulanmasına izin verecek. Bu, mevcut dizüstü bilgisayar ve tablet modellerine sahip olan tüketicilerin, yakında gelecekteki modellerle aynı teknolojik gelişmelerden faydalanabileceği anlamına geliyor.
Optitune CEO’su Paulus, “Bu tedarik anlaşması Optitune için büyük bir adım” diyor ve ekliyor: “Trilyonlarca piyasa değerine sahip bir şirketin küçük ölçekli bir şirkete bu kadar güvenmesi her gün görülen bir şey değil. Ayrıca kaplamalarımızın dayanıklılık, maliyet ve performans gibi gerçek piyasa sorunlarını karşıladığını da gösteriyor. Bu kaplamanın piyasadaki en çevre dostu kaplama olması beni özellikle gururlandırıyor. Optitune, bu uygulama için flor içermeyen bir polimerle piyasaya çıkan ilk kaplama olmakla kalmadı, aynı zamanda sadece nanometre kalınlığında olması ve astar kullanımının tamamen ortadan kaldırılması, ihtiyaç duyulan kimyasal miktarını ve dolayısıyla kaplamanın karbon ayak izini önemli ölçüde azaltıyor.”