Geçtiğimiz beş ay içerisinde COVID-19 salgını sebebiyle Dünya genelinde 4 milyondan fazla insan hastalandı ve 290.000'den fazla kişi hayatını kaybetti. Pek çok ülke mümkün olduğunca fazla kişiyi korumak ve hastalığın yayılmasını yavaşlatarak sağlık hizmetlerinin sorunsuz bir şekilde çalışmasını sağlamak için çeşitli karantina önlemleri aldı.
Haftalar boyunca bu önlemler sürdürüldükten sonra, bu ülkelerin bazıları önlemleri gevşetme kararı aldı. Şimdi de Dünya Sağlık Örgütü (WHO), hükumetlerin bu önlemlerin yavaş bir şekilde kaldırılıp kaldırılmamasına karar vermelerine yardımcı olmak için, kendi kendilerine şu üç soruyu sormalarını istedi: "Öncelikle, salgın kontrol altında mı? İkincisi, sağlık sistemi, belli önlemlerin gevşetilmesinden sonra artabilecek olan vaka sayısı ile başa çıkabilecek durumda mı? Üçüncüsü, kamu sağlığı takip sistemi vakaları ve temaslarının yanı sıra vakaların artışını belirleyerek yönetme yeteneğine sahip mi?"
Bu sorular, geçtiğimiz günlerde WHO Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus tarafından yapılan medya açıklamasında soruldu.
WHO, bütün bu soruların cevabı evet bile olsa, durumun hızlı bir şekilde geri dönebileceğini de belirtiyor. Geçtiğimiz hafta sonu içerisinde hem Güney Kore hem de Almanya'da vakalarda artış gözlemlendi. Bu iki ülke, karantina kararlarında gevşemeye giden ülkeler arasında. Benzer bir şekilde salgının ilk başladığı düşünülen yer olan Wuhan'da da yaklaşık bir ay önce önlemler gevşetildiğinde vakaların arttığı gözlemlenmişti.
Testlerin yaygın olarak yapılmadığı ülkeler başta olmak üzere, pek çok ülkede normalleşme adımlarının erken atıldığı hakkında endişeler bulunuyor. Vaka sayılarında erken yaşanacak ikinci bir sıçrama, ölüm sayısının çok daha fazla artmasına sebep olabilir.
Ancak WHO, ekonominin de yaşamı etkilediğini belirtiyor: "Bu yüzden yaşamı ve geçimi korumak için karantina önlemlerinin yavaş, düzgün bir şekilde kaldırılmaları lazım. Böylece ekonomileri harekete geçirirken virüsü takip etmek ide mümkün olacaktır."