Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bugün, üç yıldan uzun bir süre sonra, COVID-19'un artık bir acil sağlık durumu olmadığını ilan etti. Bu, COVID-19'un sihirli bir şekilde ortadan kaybolduğu anlamına gelmiyor, ancak DSÖ hastalığa bağlı alarm düzeyini azaltmış oluyor.
Aşılar ve enfeksiyonlar yoluyla bağışıklık sayesinde, pandemi düşüş eğiliminde. Ölüm oranı azaldı ve sağlık tesisleri üzerindeki baskı hafifledi. Bu veriler, DSÖ Acil Durum Komitesi'nin bunu artık bir acil durum olarak görmeme kararını bildirerek COVID'i "sağlık tehdidi" düzeyine taşıdı.
Yapılan açıklamada “Büyük bir umutla, COVID19'un artık küresel bir sağlık acil durumu olmadığını ilan ediyoruz. Ancak bu, COVID-19'un küresel bir sağlık tehdidi olarak sona erdiği anlamına gelmiyor" denildi.
Birçok ülke zaten, rutin iş hayatına geri döndü. Ama aslında, COVID enfeksiyonları devam ediyor ve yeni varyantlar ortaya çıkmaya, yayılmaya ve ne yazık ki öldürmeye devam ediyor.
Dr. Tedros medyaya yaptığı açıklamada, "Geçen hafta, COVID-19 her üç dakikada bir can aldı. Ve bu sadece bizim bildiğimiz ölümler" dedi ve ekledi: "Biz konuşurken, dünyanın dört bir yanında binlerce insan yoğun bakım ünitelerinde yaşam mücadelesi veriyor. Milyonlarca kişi de COVID-19 sonrası durumun zayıflatıcı etkileriyle yaşamaya devam ediyor."
DSÖ başkanı, sürekli olarak COVID-19 yönetim stratejileri geliştirmek için bir İnceleme Komitesi kurmak gibi eşi görülmemiş bir adım atarak, şu anda aramızda yaşayan bu hastalığa karşı sürekli tetikte olunması çağrısında bulundu.
Statü değişikliği, ülkelerin COVID-19 gitmiş gibi davranması için değil, hastalığı çevremizde bulunan diğer bulaşıcı patojenlerle birlikte yönetmesi için. COVID tehlikeli olmaya devam ediyor ve bu bilginin unutulmaması önemli.