Çocuklar her zaman ebeveynlerinin yaptıklarını gözlemler ve kopyalar. Dijital alışkanlıklar söz konusu olduğunda da durum böyledir. Çocuklar ebeveynlerinin sürekli olarak cihazlarını kullandığını görebilirlerse, bu tür davranışları norm olarak kabul edecek ve internette çok fazla zaman geçireceklerdir. Rol model olmak bazen zor olsa da ebeveynler çocuklarının davranışları üzerindeki eylemlerinin bilincinde olmalı ve ekran başındaki geçen zaman söz konusu olduğunda da örnek olmaya çalışmalıdır.
Araştırma sonuçları, ebeveynlerin ve çocukların ekran başında geçirdikleri süre arasındaki ilişkiyi ortaya koyuyor. Türkiye'de ebeveynlerin %55'i, çocukların %52'si gün içinde aynı saatte, 3-5 saat boyunca cihazlarını kullanıyor. Ek olarak, ebeveynlerin çoğunluğu hem kendilerinin (%56) hem de çocukların (%55) internette yeterli zaman harcadığına inanıyor.
Buna ek olarak sonuçlar, çocukların aktif olarak cihazları kullanma şeklini ebeveynlerinin kullanımına göre uyarladığını gösteriyor. Örneğin ebeveynlerin %80'i cihazlarda günde 2 saatten az zaman harcadığında, çocukları da aynı şeyi yapıyor. Yetişkinler cihazlarını günde 2 saatten fazla kullanırsa, çocukların da aynı şeyi yapma olasılığı yüksek. Vakaların yalnızca %19'u bu örneğe maruz kalan çocukların cihazlarla günde 2 saatten daha az etkileşim kurduğunu gösteriyor.
Aynı zamanda raporun sonucuna göre ebeveynleri düzenli olarak cihaz kullanan çocuklar, çeşitli dijital alışkanlıklara daha fazla zaman harcıyor. Örneğin ebeveynleri genellikle cihaz kullanan çocuklar, yemek sırasında çevrimiçi olarak 39 dakika daha fazla zaman harcıyor. Sohbet ederken mesajlaşmak çocuklara ortalama 41 dakika ekran süresi ekliyor. Aile fotoğraflarını sosyal medyada paylaşmak günde 31 dakika daha ekliyor.
Kaspersky Tüketici Ürünleri Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Marina Titova, şunları söylüyor: "Verilerden de gördüğümüz üzere ebeveynler teknolojik cihazlara ne kadar fazla zaman harcarsa, çocukların da cihazlarına o kadar fazla zaman ayırması muhtemeldir. Ebeveynler, çocukları için daha iyi ekran zamanı dengesi sağlamak isterler. Asıl zorluk bunu nasıl başaracakları. Bugün, ebeveynlerin çocukları için dijital refahı iyileştirmelerine ve ekran sürelerinin güvenli ve dengeli olmasını sağlamalarına yardımcı olabilecek araçlar var. Bu aynı zamanda kendileri için bir örnek teşkil etmek adına harika bir seçenek."
Çocuklar, gelişim çağında dijital bilgi tüketmekten ziyade gerçek dünyayla somut etkileşimden çok daha fazla yararlanıyor. Örneğin on iki yaşından küçük çocukların soyutlama kapasitelerinin bir yetişkininkiyle kıyaslanabilir olması için kat etmeleri gereken uzun bir yol var. Önce dünyayı hissetmeyi, duymayı, görmeyi, koklamayı ve tatmayı öğrenmeleri gerekiyor.
Münih'teki Liebling + Schatz Terapistleri Birgitt Hölzel ve Stefan Ruzas, "Ebeveynlerin ve ailelerin dijital medya kullanımı her zaman öne çıkan bir konu. Birçok ebeveyn, çocuklarının ekran başındaki zamanını net bir şekilde düzenlemenin ve erişebilecekleri içerik türünü kontrol etmenin yeterli olduğuna inanıyor. Ancak bunu cezayla yapmak yerine, ebeveynler önce kendi medya tüketimini azaltmalı" diyor.
Raporun tamamına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Çocuklarınıza yardımcı olmak ve cihazlarını güvenli bir şekilde kullanmalarını sağlamak istiyorsanız şunları yapabilirsiniz:
- Çevrimiçi güvenlik önlemleri hakkında çocuklarınızla iletişim kurmaya daha fazla zaman ayırın. Kendi alışkanlıklarınıza dikkat etmeyi deneyin. Yemek yerken veya sohbet ederken akıllı telefonunuzu kullanıyor musunuz? Çocuklarınızın da aynı şeyi yapıp yapmadığına, telefonu uzağa koyduğunuzda farklı tepkiler gösterip göstermediğine bakın.
- Ebeveyn kontrolü uygulamalarını indirmeyi düşünün. Bu tür uygulamaların nasıl çalıştığını ve çevrimiçi ortamda güvende kalmak için neden onlara ihtiyaç duyduklarını açıklamak için bu konuyu çocuğunuzla konuşun.
- Çocuğunuzdan herhangi bir gizlilik ayarını kendi başına kabul etmemesini isteyin ve ebeveynlerinden yardım istemelerini öğütleyin. Yetişkinler de gizlilik sözleşmelerini okuma alışkanlığı edinmelidir.