Akıllı telefon fiyatları malumunuz... Artık hiç kimse, yeni bir telefon alırken "seneye yeni modelini alırım" diye plan yapmıyor; her geçen yıl yeni modellerin fiyatları "zıplamaya" devam ediyor. Bu yüzden yeni bir telefon satın alırken, en azından birkaç sene dayanmasını istiyoruz.
Konuya dayanıklılık ve destek süresi olarak bakarsak, tanınmış büyük markaların modellerini seçmek yeterli olacaktır. Ama telefonunuza ne kadar iyi bakarsanız bakın, zaman içerisinde dışı yeni gibi kalsa da donanımının yetersiz hale gelmeye başladığını göreceksiniz.
Kısacası her yıl olmasa da, belli zaman aralıkları içerisinde telefonunuzu değiştirmeye mecburuz gibi görünüyor. Peki ama bir telefonun "beni artık bırak" mesajı verdiğini nasıl anlarız? Bu yazımızda, telefonunuzu daha iyisiyle değiştirmeniz gerektiğini söyleyen başlıca işaretleri bulacaksınız.
1. Pili Çabuk Bitiyorsa...
Aslında bu başlık sadece Android'li telefonları değil, tüm akıllı telefonları ilgilendiriyor. Telefonların bize sunduğu pil ömrünü uzatmaya yarayan bazı ipuçları var. Ancak tüm bunlar, pillerin zaman içerisinde kapasitelerini kaybetmelerini engellemiyor. Eğer şarjınız çok çabuk tükenmeye başladıysa, şarj yüzdeniz üçer beşer inme eğilimine girdiyse artık yapabileceğiniz pek bir şey yok.
Piller, zaman içerisinde, belirli bir şarj sayısından sonra gücünü kaybetmeye başlarlar. Bu durumda, servise gidip sizden istenecek ücreti ödeyerek pili değiştirmeniz mümkün. Ama pilin neredeyse kullanılamaz hale gelmesi, en azından 2 seneyi bulacaktır ve bu zaman içerisinde, telefonunuzun donanımı da yetmemeye başlayacaktır. Bu yüzden pil değiştirmek ve yeni bir telefon satın almak arasındaki dengeyi iyi kurmanızda yarar var.
2. Telefon Çok Yavaşladıysa...
Kullandığınız telefonun yavaş çalışmasının farklı nedenleri olabilir. Cihazınızın yaşı, başka bir deyişle donanımın eskide kalmış olması ilk sıradaki nedenlerden biri. Yeni uygulamalar, yeni Android veya iOS sürümleri, her zaman daha yüksek güce ihtiyaç duyacaktır ve bu da, telefonunuzun yavaşlamasını kaçınılmaz bir hale getirecektir.
Yeni telefonunuz, çoğu zaman üst sınıf bir modelsen orta sınıf bir modele geçseniz bile, şimdikinden daha fazla güce, yani daha yeni ve güçlü donanıma sahip olacağından sizi uzun bir süre yavaşlamalardan kurtarabilir.
3. Güncellenmeyen İşletim Sistemleri
Bu madde, daha çok Android kullanıcıları için... Eğer Android kullanıyorsanız, telefonunuz ömrü boyunca, en kötü ihtimalle iki büyük Android güncellemesi alacaktır. iPhone kullananlar ise daha şanslı; Apple 4-5 yıllık iPhone modellerine bile yeni iOS sürümlerini sunabiliyor. Tabi bu durumda, eski bir iPhone'un yeni bir İOS sürümü ile oldukça yavaşladığı da bir gerçek.
Her üretici, güncelleme işine aynı önemi vermiyor. Hatta, telefonu aldığınız ik günde bile, cihaz kutusundan eski sürüm bir işletim sistemi ile çıkabiliyor ve size yeni bir güncelleme henüz sunulmamış olabiliyor.
Eğer telefonunuz için sunulan destek süresi bittiyse ve artık yeni işletim sistemi sürümleri için size güncelleme sunulmuyorsa, .bir bakıma telefon ömrünü tamamlamış demektir. Tabii ki telefonunuzu kullanmaya devam edebilirsiniz. Ama unutmayın; konu sadece yeni bir sürüme geçmek değil. Güncelleme alamamak demek, ortalıkta dılaşan tehlikelere karşı da savunmasız kalmak demek.
4. Yeni Uygulamalar Artık Çalışmıyor
Yeni uygulamaların yavaş çalışmaya başlaması zaten yeteri kadar büyük bir dertken, bir de hiç çalışmamaları gibi farklı bir durumla da karşılaşmanız mümkün. İşletim sistemi için güncelleme alamadığınızda, doğal olarak eski sürümlerde kalıyorsanız. Ve bazı uygulamalar, bir süre sonra bu eski sürüm üzerinde çalışmamaya başlayabiliyor. Çünkü geliştiricinin desteklediği işletim sistemleri arasında, sizin çakılıp kaldığınız sürüm olmuyor.
Bu durumu hem Android telefonlarda, hem de iPhone'larda zaman zaman yaşamanız kaçınılmaz. Örneğin Apple, belli bir süre güncellenmeyen bazı uygulamaları, yeni iOS sürümleri için uyumlu olmadığı için indirmeye izin vermiyor.
Kısacası önemli uygulamalar "telefonunuzu beğenmemeye başladıysa" yeni bir telefon için elinizi cebinize atmanız gerekiyor.
5. Eski Telefonunuzu Satmak İsterseniz...
Özellikle ülkemizde, bir şey satın alırken, bir süre sonra onu satacağımızı düşünerek alıyoruz. Bu durum, özellikle cep telefonları için hayati hale gelmiş durumda. Eskiyi paraya çevirmedikçe, yeni bir telefonun fiyatını karşılamak çoğu zaman kolay olmuyor.
Eğer eski telefonunuzu kabul edilebilir bir fiyatla elden çıkartmak niyetindeyseniz, ikinci el ilanlarına sıklıkla göz atmanızı öneriyoruz. Fazlasıyla "demode" hale gelene kadar kullanacağınız bir telefonun ikinci el değeri, sıfıra yakın olacaktır. İlanlara bakmanızı önermemizin sebebi de tam olarak bu. Özellikle kullandığınız telefonun yeni modelleri piyasaya çıktığında, yani her yıl, mevcut telefonunuz değerini biraz daha kaybedecek.
6. Başkasının Kamerası, Sizin Kameranızdan Daha İyi Çekim Yapıyor...
Artık cep telefonları ve dijital kameraların büyük oranda birleştiği bir çağdayız. Profesyonel fotoğraf makinelerini saymazsak, günümüzde kimse fotoğraf çekmek için bir dijital fotoğraf makinesi almıyor; bunun yerine zaten aynı işe gören telefonun kamerasını kullanıyor.
Tabii ki, telefonlar işlemci ve donanım açısından güçlenirken, fotoğraf çekmek konusunda da her geçen gün daha yetenekli hale geliyor. Yoluna tek lens ile başlayan telefon kameraları, bugün çok sayıda lens kullanan kamera düzenekleri ile birlikte geliyor. Hatta artık, tek lensli bir kameraya sahip telefon bulmak çok zor.
Örneğin 3 yıllık bir telefon kullandığınızı düşünün... Kamerası dönemi için iyi de olsa, bugünün kameraları karşısında ezilmeye mahkum. Eğer arkadaşlarının yeni telefonlarıyla çok iyi görünen fotoğraflar çekerken siz onlara hayranlıkla bakmak zorunda kalıyorsanız, yeni bir telefon alıp eskiyi emekliye ayırmayı düşünebilirsiniz.