Modern otomobillerde pek çok etkileyici mühendislik örneği bulunuyor ve bunların birçoğunu, gözümüzün önünde olmalarına rağmen çoğunlukla fark etmiyoruz bilr. Örneğin ön camın kenarında görebileceğiniz siyah noktalardan oluşan şerit, camın araca bağlı kalması da dahil olmak üzere pek çok işe yarıyor ancak genellikle dikkatimizi çekmiyor.
Benzer bir şekilde, pek çok aracın ön panelinin üzerinde bulunan ufak bir çıkıntı, neredeyse dikkat çekmese bile aracınız için bir güneş sensörü (ya da güneş yükü sensörü) olarak işlev görüyor.
Bunlar genellikle hoparlör veya havalandırma ızgarasının ya da çıkartılabilir bir plakanın üzerinde yer alıyor ve çoğunlukla aracın her iki tarafındaki farklılıkları algılamak için iki tane de olabiliyor. Ancak bunların görevi tahmin ettiğinizden biraz farklı.
Muhtemelen aklınıza gelen ilk şey, bu sensörlerin gece olduğunda farların otomatik açılması veya gösterge ekranının parlaklığının ayarlanması için kullanılıyor olması. Bunlar için de bir sensör bulunuyor olsa da, bu güneş sensörün görevi biraz daha farklı. Bu sensör, aslında iklim kontrol (klima) sisteminin bir parçası.
Bu sensörler, aracın paneline ne kadar güneş ışığı geldiğini belirleyerek, havalandırma kapaklarının açılması veya pervanelerin daha hızlı dönmesi gibi ufak düzenlemelere yardımcı oluyor ve sürüş konforunu arttırıyor. Başka bir deyişle, soğutma - ısıtma sisteminin nasıl çalışması gerektiğine karar veriyor...