Modern akıllı telefonlarda bulunan pek çok farklı sensör, bu cihazların sadece birer iletişim aracından daha fazlası olmasını sağlıyor. Örneğin, her gün attığınız adım sayısını sayabiliyorlar. Peki ama bunu nasıl yapabiliyorlar?
Günümüzde çoğu akıllı telefon, ivmeölçerler, jiroskoplar ve GPS gibi çeşitli hareket sensörleriyle donatılmıştır. Akıllı telefonunuzun adımları izlemesini sağlayan temel sensör, içinde bulunan ivmeölçerdir. Bu küçük cihaz, metal bir temas noktasına dokunan dalgalı bir kol aracılığıyla girdiyi ölçer.
İvmeölçerler, telefonun hareket ederken ivmesini ölçer. Bu, telefonunuzun ekranı nasıl tuttuğunuza bağlı olarak ne zaman döndüreceğini bilmesini sağlar. Aynı veriler, yürürken veya koşarken adımlarınızın ritmini izlemek için yorumlanabilir. Uygulamalar, ivmeölçer verilerini kullanarak günlük olarak attığınız adım sayısını saymak için özel algoritmalar kullanarak aktivitenizi analiz eder.
Ayrıca bazı telefonlarda, ivmeölçerin yanı sıra dönüş ve yönelimi ölçen ve hareket yönünü belirlemeye yardımcı olan bir jiroskop da bulunur. Bir jiroskop gerekli değildir, ancak bulunduğu ve kullanıldığı durumlarda, ivmeölçer verilerini tamamlayarak doğruluğu artırabilir.
Bu iki bilgi kaynağı daha sonra performansınızla ilgili diğer istatistiklerin yanı sıra yaktığınız kalori miktarını bulmak için çapraz analiz edilir. Örneğin, fitness uygulamaları bu verilerle yakılan kalorileri belirler.
Altimetreler gibi diğer sensör türleri de kullanıldığında, egzersizinizin kalitesini çok daha detaylı olarak tanımlamak mümkün olabilir. Kullandığınız uygulamaya bağlı olarak, eğer aynı zamanda bir akıllı saat de kullanıyorsanız, her iki cihazdan gelen veriler harmanlanarak çok daha doğru bir okuma sağlanabilir. Örneğin, Google Fit hem telefonunuzdan hem de akıllı saatinizden gelen sayımları birleştirir.
Akıllı telefonunuz attığınız adım sayısını bu şekilde sayarken, bir koşu bandı bile kullanıyor olsanız, ivmeölçer her adımı sayabilir.