Eğer ABD’nin üzerinde uçarak aşağıya doğru bakarsanız, asfalt panellerin üzerine kabartılmış dev barkod benzeri semboller görebilirsiniz. Ancak bu semboller uzaylıların Dünya’yı takip etmeleri için bıraktıkları kodlar veya eski bir uygarlığın uzun süredir kayıp olan kalıntıları değil.
Bu garip semboller, 20. yüzyılda hava ve uydu kameralarının lenslerini kalibre etmek için kullanılıyordu. Çoğu, Soğuk Savaş’ın kızıştığı ve ABD’nin havadan keşif teknolojisini güçlendirdiği 1950’lerde ve 60’larda oluşturuldu.
Zemin seviyesinde yakından bakıldığında, sembollerin genellikle düz bir beton veya asfalt yüzey üzerine kalın siyah veya beyaz boya kullanılarak yapıldığını görebilirsiniz. Tipik olarak bir basketbol sahasından daha küçüktürler ve genellikle uçaklar ve uydular tarafından görüntüleme ekipmanlarının optik çözünürlüğünü kalibre etmek için kullanılabilen, düzenli bir şekilde çok sayıda çubuk şeklinde çizgiye sahiptirler.
ABD Arazi Kullanımı Yorumlama Merkezi’nin (CLUI) belirttiğine göre “Hedefler, göz doktorundaki bir göz çizelgesine benzer bir işlev görüyor; burada çözülebilecek en küçük çubuk grubu, kullanılan optik cihazın çözünürlük sınırını gösteriyor. Hava fotoğrafçılığı için, farklı hızlarda ve yüksekliklerde hareket eden hava kameralarını test etmek, kalibre etmek ve odaklamak için bir platform sağlıyor. Hedefler aynı şekilde uydular tarafından da kullanılabiliyordu.”
CLUI, hedeflerin muhtemelen ABD tarafından Soğuk Savaş döneminde geliştirilen SR-71 Blackbird ve U-2 dahil en zorlu uçaklardan bazılarının testleri sırasında kullanıldığını söylüyor.
Günümüz teknolojisi bu tür kalibrasyon hedeflerine ihtiyaç duymadığı için, artık bu devasa barkodların çok büyük bir oranda gereksiz hale gediği rahatlıkla söylenebilir. Ancak, hala ABD’deki çoğu hava kuvvetleri üssünün yakınlarında dağılmış olan düzinelerce örneği bulunuyor.
Benzer özelliklere dünyanın başka yerlerinde de rastlanabiliyor. Örneğin, 2011 yılında internet dedektifleri Google Haritalar’da gezinirken Çin çölünün ortasında birkaç tuhaf yapı fark ettiler. Bazıları kare şeklindeydi, bazıları ise büyük zig-zaglara sahipti. Hatta bunlardan biri, Çin alfabesindeki karakterlerin bir yamaca basılmış dev örneklerinden oluşuyordu. Yapıların doğası hakkında çok fazla tartışma olsa da, bunun büyük olasılıkla Çin'in keşif uydularıyla bir ilgisi olduğu konusunda yaygın bir fikir birliği var.