Şu anda Dünya'nın yörüngesinde saniyede 7,5 km hızla dönen Capella Space'in Capella-2 uydusu, Dünya'nın en yüksek çözünürlüklü sentetik açıklıklı radar (synthetic-aperture radar - SAR) uydusu ve yukarıdan baktığı her şeyi 50x50 cm çözünürlükte görüntüleyebilme imkanına sahip.
Bununla birlikte, bu uyduyu daha da özel kılan şey, radarının nüfuz ettiği derinlik. Nasıl cep telefonu sinyalleri duvarlardan geçebiliyorsa, bazı durumlarda SAR teknolojisi de duvarların ötesine geçip görüntüleme yapabiliyor. Uydu görüntüleri, kullanıcılarının söz konusu alanla ilgili 3 boyutlu bir fikir edinmesine olanak tanıyan "hayalet" binalar oluşturuyor ve aynı teknoloji, Capella-2'nin bulutların arkasını görmesine de olanak tanıyor. SAR'ın gerçek gücü bu. Çoğu uydu, yerin görüntüsünü yakalamak için açık havaya ihtiyaç duyarken, SAR uyduları her türlü hava durumunda çalışabiliyor.
Bir lazer görüş uydusu mahremiyeti büyük ölçüde tehdit ediyor gibi görünüyor olsa da, SAR'ın şirketlerin binaların içini görüntülemesine izin vermediğini de belirtmek gerekli. Bu teknoloji ortaya çıktığında, birçok kişi Capella-2'nin insanları gözetlemek için kullanılabileceğini iddia etmişti. Ancak bu iddianın temeli yok. Radar duvarlardan geçebilse de, Capella dalgaların yukarıdaki görüntüde de görüldüğü gibi, içerideki herhangi bir şeyi görüntüleyemeyecek kadar zayıf olduğunu iddia ediyor.
Ancak bu gerçek, SAR'ın küresel gözetimde kullanılmasını engellemiyor. Capella Space, Dünya yüzeyindeki her yerin saatlik kapsama alanını sağlamak için yörüngeye yeterli sayıda uydu yerleştirme planlıyor. Uydu şirketi, bu tür bir kapsamanın, krizlere müdahalenin daha bilinçli, daha hızlı ve daha iyi uygulanmasını sağlayacağını iddia ediyor.