LTE oyuna giriyor! Saniyede 100 Mbit'e varan hızla cep telefonu veya tabletle internette uçuyorsunuz. Ama LTE isminin arkasında ne var? Nerede kullanabilirsiniz? Hangi LTE cihazları öne çıkıyor? CHIP Online hepsini açıklıyor.
Henüz ülkemize gelmesine zaman olsa da, LTE teknolojisi Avrupa ve Amerika'da oldukça yaygın. Şu anda Almanya'da, kişi başına ortalama 1,4 cep telefonu sözleşmesi düşüyor. Almanya'daki mobil ağlar 114 milyondan fazla kayıtlı cep telefonunun yükü altında. Sürekli büyüyen veri açlığını dindirmek için bir çözüm bulunması gerekiyordu ve bu çözüm, "Long Term Evolution", yani kısaca LTE ile ortaya çıktı. Almanya, 2012'nin ilk çeyreğinden itibaren, daha çok büyük şehirlerde olsa da, LTE'den yararlanıyor.
LTE'ye, sadece mevcut ağların yükünün azaltılması için de olsa acil olarak ihtiyaç duyulduğu açık. Peki, Yüksek Hızlı-İnternet müşterisi için neler getirmekte? Sık sık 4G olarak da tanımlanan kablosuz veri aktarımı, internette gezinim hızı konusunda birçok olanak sunmakta; bununla birlikte belirli zayıflıkları da bulunmakta.
LTE'nin güçlü ve zayıf yanları
LTE tanımının arkasında ne var? Ne kadar hızlı? RealLTE, LTE outdoor ne anlama geliyor? LTE ile telefon edilebilir mi? Tüm bu soruların yanıtları burada.
Temeller: LTE, "Long Term Evolution" teriminin kısaltmasıdır ve şu anda en yüksek hızında teorik olarak saniyede 300 Megabit'e dek olan veri hızlarını mümkün kılmaktadır. Ancak kullanımdaki mevcut şebeke ve terminal cihazları LTE'yi azami 100 Mbit/s. hızla sınırlamaktadır.
Peki bu ne anlama geliyor? 100 Mbit/s, saniyede 100 milyon bit veri transfer edildiği anlamına geliyor. Bu da aşağı yukarı saniyede 12 megabayt (MB) demek. Günlük kullanım açısından ifade edersek 12 MB, 8 megapiksel kamerayla çekilen iki ile sekiz arası fotoğraf demek. Yüksek kaliteli MP3 olarak kaydedilen dört dakika uzunluğunda bir şarkı, 9 ya da 11 MB boyutlarındadır. Demek oluyor ki dört dakikalık bir şarkıyı 100 Mbit/s hızında bir saniyede indirmek mümkün; tabi eğer protokolleri veri yükünü göz ardı edersek... Mobil ağlar üzerinden bir müzik albümü indirmeyi denemiş olan herkes bunun nasıl bir çile olduğunu bilir. LTE'yle birlikte bu çile teoride sona erebilir. Ama işin içine yan etkenler girince, konu yine dönüp dolaşıp bağlantının kaltesine dayanacaktır.
Sadece kısa duraklamalar
Daha yüksek veri hızı yanında LTE'nin, UMTS/HSPA karşısında bir avantajı daha var. LTE'de veri paketleri bariz bir şekilde daha kısa sürede çalıştırılıyor; UMTS'de görülen 60 ila 120 milisaniyeye karşılık 30 ila 60 ms... Kullanıcılar açısından bu çok daha hızlı sayfa görüntüleme anlamına geliyor çünkü çoğu durumda web sayfalarının görüntülenmesi için farklı sunuculardan veri alınması gerekebiliyor.
LTE üzerinden telefon görüşmesi
LTE tamamen paket tabanlı bir ağ olduğundan dolayı ayrı veri gönderilebilecek bir ses kanalı bulunmuyor. Bu nedenle LTE ağlarında sesli telefon görüşmesi sadece IP üzerinden (VOIP) yapılabiliyor. Aslında VOIP ve 3G ya da GSM ağlarını kullanan geleneksel telefon kanalları arasında görüşme imkanı olsaydı bu bir problem olmazdı. Ama mevcut durumda telefon görüşmesi yapabilmek için LTE ağından ayrılıp 3G (UMTS) ya da 2G (GSM) ağlarına bağlanmak gerekiyor.
Bu nedenle telefonun bağlanması için birkaç saniyeye ihtiyaç duyulabiliyor. Ama ne yazık ki sorun bu kadarla da kalmıyor. LTE ağından 2G ya da 3G ağına her geçişte yeni bir IP adresi almak gerekiyor. Bu durumda LTE ağındayken başlatılan büyük bir dosya indirme işlemi gibi görevlerin iptal edilmesi ve ardından tekrar başlatılması gerekiyor.
Real LTE ve LTE indoor nedir?
LTE söz konusu olduğunda, henüz tam netleşmeyen noktalar olduğu için, yığınla kafa karıştırıcı pazarlama terimi havada uçuşuyor. Aslında her şey çok basit: 800 MHz bandında iş gören LTE'nin daha uzun bir menzili var ve bina içlerine daha iyi nüfuz ediyor. Bu nedenle bina içinde LTE erişimi daha iyi oluyor ve teknolojiye "LTE indoor" adı veriliyor. Bununla birlikte, 800 MHz frekansını kullanan her operatöre sadece 10 MHz bant genişliği ayrılıyor. Böylece 800 MHz LTE ağlarında, 50 ila 60 Mbit/s indirme hızları görülebiliyor.
1.800 ve 2.600 MHz frekanslarındaysa (Real LTE), her operatör (daha önce yeterli spektrum satın aldıysa) 20 MHz'e kadar LTE aktarımı kullanabiliyor. Tabi operatörler, daha fazla baz istasyonu yapma ihtimali olması durumunda, isteyen binalara 1.800 ve 2.600 MHz seçeneklerini sunabilir.
Güçlü ve zayıf yönler
Peki, LTE neler getiriyor? Öncelikle, artan kullanıcı sayısı ve talebin gerektirdiği hızlarda veri transferi ve paket aktarımı sağlıyor. Artan kullanıcı sayısının ağırlığı altında inleyen "yaşlı" ağlar rahatlıyor ve mobil internet daha hızlı ve güvenilir hale geliyor. Dahası, günümüzde GSM ve UMTS teknolojilerine ayrılmış olan frekansların bir gün LTE'ye ayrılması da olası. Ama bunun olmasına daha çok var.
En göze çarpanlarsa, telefon görüşmesi yapamamak, bağlantıyı kesmek zorunda kalmak ve yetersiz kapsama alanı gibi LTE'nin gençliğinden kaynaklanan eksiklikler. Ama 2013 sonuna doğru tüm bu sorunlar çözülmüş olacak ve LTE kitlesel pazarda tam bir başarı kazanacak.
Yüksek hızlı tren yavaş yavaş hız kazanıyor. Daha fazla üretici LTE telefon ve tablet modelinin duyurusunu yapıyor. Biraz hantal görünümlü ilk UMTS telefonların aksine 4G telefonlar yakışıklı, zarif ve şık. En baştaysa LTE Samsung Galaxy S3 ve Apple iPad 5 geliyor.
LTE'nin 2 yıldız cihazı...
Samsung Galaxy S3 LTE
Samsung Galaxy S3 LTE, uzmanlara göre en iyi LTE telefonlardan biri. Bunu hak ediyor çünkü hem performans hem de donanım açısında oldukça tatmin edici bir cihaz. Bağlanacak 4G ağ olmasa dahi LTE Samsung Galaxy S3, LTE olmayan modeli geride bırakıyor. Bunun nedeni Çift Kanal HSPA destekleyen LTE Galaxy S3'ün, 3G üzerinde saniye 21 yerine 42 megabit indirme hızına ulaşabilmesi. Diğer öne çıkan özellikler arasında, Wi-Fi bağlantı, 2GB RAM, 1.4 GHz saat hızında dört çekirdekli işlemci, çabuk ayarlanabilen kamera, devamlı çekim ve Android 4.1 Jelly Bean sayılabilir.
Turbo Tablet: Apple iPad 4
iPad 3, Avrupa dışındaki bölgelerde ve sınırlı bir LTE desteği sunuyordu. Apple, iPad 4'le bu eksikliği giderdi. Ama iPad 4'ü bu özelliği nedeniyle tercih etmeden önce dikkat etmeniz gereken bir şey var: iPad 4 sadece 1.800 MHz frekansını destekliyor. Ama LTE desteği olmasa bile yeni iPad 4, çift kanal HSPA ve Wi-Fi bağlantı gibi cazip özelliklere sahip.