Kendimizi ve gezegenimizi asteroitlerden korumak için son zamanlarda önemli çalışmalara imza attık. “Gezegen öldüren asteroitlerin” nerede olduğunu ve hatta DART görevi sayesinde onları yollarından nasıl saptıracağımızı artık biliyoruz. Resmi olarak bilinen nesnelerin sayısı oldukça fazla. Ama çoğu amatör gruplar tarafından çok geç keşfedilen, çok fazla nesnenin var olduğu da bir gerçek.
Bu grupların arasında, yıllar boyunca on binlerce gözlem yaparak Dünya'ya yakın birçok nesnenin keşfinden sorumlu olan Northolt Branch Gözlemevlerinin arkasındaki ekip de var. Ve aslında hiç var olmamış, çok tehlikeli bir asteroidin hikayesi onların gözlemleriyle başlıyor. Bu ilginç hikayenin ortaya çıkmasının nedeni ise, insan çalışmalarının otomatik sistemlerle buluşması.
10 Nisan 2020'de, pandemi yayılmaya devam ederken ve birçok ülke sokağa çıkma yasağı ile karşı karşıya kalmışken, Londra’da bulunan Northolt Branch Gözlemevleri gökyüzünde hareket eden bir cisim tespit etti. Gözlemler, gözlemleri toplayan, yörüngeleri hesaplayan ve daha fazlasını yapan Minor Planet Center (MPC) ile paylaşıldı.
Gizemli cisim 10 Nisan'dan önce de otomatik gözlemlerle tespit edilmiş ancak fark edilmemişti. Bu verilerle MPC bir yörünge hesaplayabildi ve resmi bir tanımlama yapabildi: 2020 GL2. Bu da başka bir şeyin başlangıcı oldu.
NASA'nın gelecekteki çarpışma riskini hesaplayabilen bir sistemi bulunuyor. En son gözlem kataloğunu kullanan Sentry isimli sistem, eğer mevcut bir yörünge varsa asteroidin ne kadar riskli olabileceğini hesaplayabiliyor. Ve 2020 GL2 riskli bir asteroitti. 2028'de Dünya'ya çarpma ihtimali 400.000'de 1 olarak hesaplandı.
Bu kulağa yüksek bir rakam gibi gelmeyebilir ama zaman dilimi oldukça kısa. Daha yüksek riskli asteroitler de var, ancak yörüngelerini o kadar iyi anlıyoruz ki, risk Bennu'da olduğu gibi önümüzdeki yüzyıla değilse bile on yıllara yayılıyor. Gerekirse bu riskleri ele almak için zamanımız var.
Asteroit sandılar, uzay görevi çıktı
2020 GL2 ise, özellikle kısa süre sonrasına işaret eden risk nedeniyle izlenmeye değer bir nesne olarak görüldü. Ama bu nesnenin bir asteroit değil, Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) BepiColombo görevi olduğunun ortaya çıkması uzun sürmedi.
BepiColombo Merkür'e doğru yola çıkmıştı (ve hala da yoluna devam ediyor). Oraya mümkün olduğunca az yakıtla ulaşmak için, yavaşlamak ve yörüngesini değiştirmek amacıyla gezegen uçuşlarını kullandı. Uzay aracı 10 Nisan'da gözlemlendiğinde bunu yapmak için Dünya'yı kullanmıştı. 2028 yılına kadar Merkür'ü ayrıntılı olarak incelemesi planlanıyor.
Hatanın fark edilmesinin ardından, tehlikeli 2020 GL2'nin resmi kaydı web'den kaldırıldı.
Aslında uzay araçlarının yanlışlıkla Dünya'ya yakın doğal nesneler sanılması durumu ilk kez yaşanmıyor. Her ikisi de ESA misyonları olan Rosetta (diğer adıyla 2007 VN84) ve Gaia (2015 HP116) da benzer hikayelere sahip. Yine de, aslında olmayan tehlikeli bir asteroidi tespit etmek, gerçek bir asteroidi kaçırmaktan daha iyi...