Çağlar boyunca birçok toplumun tuhaf ölüm ritüelleri düzenledikleri biliniyor, ancak bu konuda Antik Sibirya İskitleri kadar ileri gidenini bulmanız zor. Arkeologlar, 40 yıl öne bulunan kilden yapılmış bir kafanın içine bir koç kafatasının yerleştirildiğini keşfettiler.
2.100 yıllık kil kafa, 1968'de Sovyet profesör Anatoly Martynov tarafından, 13-15 kişinin kömürleşmiş kalıntıları arasında bulunmuştu. Bu mezarlığın Sibirya'nın Bronz Çağı Tagarsk kültürüne ait olduğu düşünülüyor.
Arkeologlar, 1970'deki ilk incelemelerinde kil kafanın gerçek bir insana ait olduğu konusunda şüphelere sahiptiler ancak daha sonra insan kafası olmadığını düşünmeye başladılar. Bunun nedeni, kafanın içinin çok daha küçük olmasıydı. 2010'da ise Rusya'nın Arkeoloji ve Etnografya Enstitüsü, X ışını tomografisi olarak bilinen bir yöntemle kafanın içerisinde bir koyun veya koç kafatasının bulunduğunu keşfettiler.
Bu ölüm ritüelinin anlamını tam olarak öğrenmemiz mümkün olmayabilir, ancak profesör Natalia Polosmak, definin gövdesi bulunamayan bir kişi için yapılmış olabileceğini söylüyor. Yani herhangi bir nedenle bulunamayan bedenler için bir "mezar bebeği" hazırlanıyor ve bu yapay gövde, diğer alemlere giden ruhu temsil ediyor.
Koçların birçok eski halk için büyük önem taşıdığı biliniyor, ancak Polosmak'a göre bu durumda kişinin ruhunu somutlaştırmayı veya temsil etmeyi amaçlıyor.