Medeniyetimiz, küçük çocukların çok kırılgan psikolojilerini ve gelişimlerini olumsuz etkilememek adına, pek çok önemli kural geliştirmiş durumda.
Bunların çoğuna hepimiz aşinayız. Sinemada korku ve vahşet içeren filmlere 16 yaşından küçüklerin girememesi... Kolayca dolandırılabilecekleri için ve yeterince eğitme sahip olmadıkları için finansal aktivitelerde bulunmalarının yasak olması...
Şimdi bu yasaklara bir yenisi daha ekleniyor. Artık Avustralya'da, 16 yaşından küçük bireylerin sosyal medya kullanmaları yasak olacak. Bu konuda ilk adımı Avustralya devleti attı ve konu hakkında yasa çıkardı. Avustralya yasalarına göre artık teknoloji şirketlerinin çocukları sosyal medya platformlarından uzak tutmanın bir yolunu bulmaları için bir yılları var, aksi takdirde ağır para cezaları ödeme riskiyle karşı karşıya kalacaklar.
Yeni yasanın 12 ay içinde yürürlüğe girmesi planlanıyor ve sosyal medya şirketlerine gereklilikleri yerine getirmeleri için zaman tanınıyor. Bunlar arasında "asgari yaşa ulaşmamış çocukların hesap sahibi olmasını önlemek için makul adımlar" atmak yer alıyor. Bu yaklaşan kısıtlamaları ihlal eden çocuklar veya ebeveynleri cezalandırılmayacak; sorumluluk tamamen platform sağlayıcılarına ait.
Sosyal medya çocuklar için neden zararlı?
Pek çok bilimsel araştırma, çocukların sosyal medyada gördükleri içeriklerden hızlıca etkilenerek, zihinsel gelişimlerinde bu "kontrolsüz" içerikler nedeniyle olumsuzluklar yaşadığını gösteriyor. Örneğin, sosyal medyada sürekli ne kadar zengin ve para içinde yüzdüğünü gösteren "eğitimsiz ünlüleri" izleyen çocukların bu hayatlara özenerek "kısa yoldan zengin olma" hayallerine kapıldığı ve hayatlarında geri dönüşü zor zararlar verdikleri biliniyor.
Ya da henüz yeterince bilgi ve eğitim sahibi olmadıkları halde, 13-15 yaşındaki bir çocuğun izlediği birkaç fanatik videodan etkilenerek, siyasi bir holigana dönüştüğü görülebiliyor. Dünyayı bir futbol maçı sanan holigan gençlerin neyi, niçin savunduğunu bilmeden, tarih-sosyoloji-ekonomi hakkında en ufak bilgi sahibi olmadan dünya siyasetinde söz söyleme yeterliliğine sahip olduğuna inanarak, istihbarat örgütleri tarafından fanatik eylemlerde kullanılması gibi örneklerle karşılaşmak mümkün oluyor.
Avustralya şimdi bu sorunu çözmek için kararlı bir adım atmış gibi görünüyor. Ancak ergen bireylerin sağlığını korumak için sadece sosyal medyaya girmelerini yasaklamak yeterli değil. Bu gençlerin daha sağlıklı eğitim alması için gerekli önlemlerin ve kontrol mekanizmalarının da hayata geçirilmesi gerekiyor.