Venedik Film Festivali 2023: Guardian'a göre favori olabilecek 10 film
Guardian, 30 Ağustos-9 Eylül 2023 tarihleri arasında Lido’da gerçekleşecek 80. Venedik Film Festivali için Guardian eleştirmenlerinden tam not alan 10 filmi listelemiş. Guardian'ın seçtiği 10 film şöyle:
5
13
Maestro
Bu aşk hikayesi orkestra şefi ve besteci Leonard Bernstein ile Felicia Montealegre Cohn Bernstein'ın ömür boyu süren ilişkisini anlatıyor. Amerikalı aktör Bradley Cooper filmde Leonard Bernstein’i canlandırıyor. Film geçtiğimiz hafta bir tartışmayla da gündeme geldi. Film için Cooper’a burnunu büyütecek şekilde bir makyaj yapıldı. Bazı sosyal medya kullanıcıları bu görüntüyü eleştirdi ve Yahudiler’in görünüşü üzerine ‘basmakalıp fikirleri’ güçlendirdiğini savundu. Ünlü bestecinin üç çocuğu ise yaptıkları açıklamada “Gerçekten de Leonard Bernstein’in büyük ve güzel bir burnu vardı. Bradley makyajla yüzünü ona benzetme yolunu seçti ve bizim için bunun hiçbir sakıncası yok. Babamızın da (yaşasaydı) buna karşı çıkmayacağına eminiz” dedi.
6
13
Priscilla
Venedik'te yer alacak bir diğer büyük biyografi... Priscilla, dünyanın en ünlü çiftlerinden biri olan Elvis ve Priscilla Presley arasındaki ilişkiyi konu ediyor. Sofia Coppola, Priscilla'nın gözlerinden, Elvis ve Priscilla'nın uzun süreli ilişkileri, çalkantılı evliliklerindeki, bir Alman askeri üssünden, hayal dünyasındaki Graceland'deki mülküne kadar büyük bir Amerikan mitinin görünmeyen yanını anlatıyor.
7
13
The Killer
Michael Fassbender, David Fincher'ın yönettiği ve aynı adlı Fransız çizgi roman serisinden uyarlanan psikolojik aksiyon gerilim filminde profesyonel bir tetikçiyi oynuyor. David Fincher'ın merakla beklenen bu yeni filmi, kiralık katil olarak çalışan bir adamın başarısız bir suikast sonrası yaşadıkları ve geçirdiği psikolojik krize, açmazlara odaklanıyor.
8
13
Origin
Ava DuVernay'in imzası taşıyan film, Pulitzer ödüllü yazar Isabel Wilkerson'ın çok satan ve adaletsizliğin doğuşuna mercek tutan kitabı Kast – Hoşnutsuzluklarımızın Kökenleri'nden esinleniyor. Metin, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ırkçılığı, toplumu katmanlaştıran ve bugün hala bölen, keyfi hiyerarşilerden oluşan katı bir kast sisteminin bir yönü olarak tanımladığı için güçlü bir felsefi yön taşıyor. Filmde Aunjanue Ellis-Taylor, Wilkerson'ı, Jon Bernthal ise eşi Brett'i canlandırıyor.