Lost'un unutulmazları...

Lost'da ilk sezondan itibaren görülen bu özel radyo cihazı, radyo sinyallerini alıyor ve gönderiyor. Kullanıcı, bu cihaz ile radyo frekanslarındaki sinyaller için birçok fonksiyonu da kullanabiliyor. Rexon RHP-520 Nav Comm Transceiver ismini taşıyan Lost'taki bu radyo cihazının fiyatı da 249 dolar seviyelerinde.İlk olarak Lost'un birinci sezonunun 6. Bölümünde görülen Jin'in bu kol saati, kronometre özelliğine sahip olması dışında paslanmaz çelikten imal edilmiş. Ürün, 15 bin dolarlık fiyat etiketiyle de dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor.İlk olarak 4. Sezonun 11. Bölümünde görülen bu pusula, ilk olarak 1961 yılında sahneye çıkıyor. Richard, John Locke'a bir dahaki karşılaşmalarında sorun yaşamamak için (kendisini muhtemelen tanımayacak) ve onu hatırlaması için pusula veriyor. Locke ve Boone tarafından keşfedilen Swan, bilim adamlarının adanın söz konusu bölgesinden yayılan elektromanyetik dalgalanmaları araştırıp anlamalarını sağlayan bir laboratuardır. Burada dikkat çeken bir diğer cihaz ise plakların oynatılmasına imkan veren bu özel pikaptır.Alexander Rousseau, eski teknolojilere meraklı olan yapısıyla dikkat çekiyordu. Silah olarak kullandığı bu sapan ise, bu tanımlamayı yeteri kadar iyi açıklayan çarpıcı bir örnek aslında.Bugün için eğlence amaçlı kullandığımız dartlar da Lost'ta da yer yer sahneye çıktı. Hatırlanacağı üzere Lost'ta Sayid karakteri bu sakinleştirici dart sayesinde etkisiz hale gelmişti.Hurley, Jack, Kate ve Sawyer'u hareketsiz bir hale getirmek için kullanılan ve nispeten ufak yapısıyla dikkat çeken bu özel dartların hangi silahtan çıktığı ise hiç ekrana yansımadı.Bu projektörü ilk kez Jack ve Locke'un da yer aldığı 2. Sezonun 3. Bölümünde izleyiciler görebilmişti. Ürün, eBay'de dahi açık artırmaya kısa bir süre de olsa çıkmıştı.Apple III ekranına sahip olan ve 5.25 inç'lik disket sürücüsüyle dikkat çeken Apple II Plus'ta sağ tarafta yer alan shift butonu Execute (uygula) etiketi bulunan butonla yer değiştirmişti. Çoğunlukla insanların VW otobüsü olarak bildikleri bu eski araç, VW'ın birden çok yolcu taşıyan bu araçları Type 2'dendi. 1967'den 79 yılına kadar üretilen bu araçlar, ilk kez 3. Sezonun Tricia Tanaka Is Dead isimli 10. bölümünde görülmüştü.İlk olarak 3. Sezonun 13. Bölümünde ekrana gelen Galaga isimli bu deniz altı, adadaki insanları taşıyordu ve minik yapısıyla dikkat çekmekteydi. Bir kişiyi farklı bir zaman ve açıdan gizlice izlemeye ne dersiniz? Lost'un 6. Sezonunun 5. Bölümünde yer alan deniz feneri sahnesinde, Jacob dış dünyayı buradaki özel aynalarda gözetliyordu.Los Angeles'ın altında bulunan bu özel bölge, dünyayı ayaklar altına getiriyordu. Bu özel sistem, adanın nerede, hangi zaman aralıklarında olacağını belirlemeye yarıyordu.Swan İstasyon Modeli'nin minyatür olarak tasvirinin yer aldığı Orientation isimli bölüm, 2. Sezonda ekranlara gelmişti ve binaların nasıl bir minyatür yapıya sahip olabiceğini gözler önüne seriyordu.Man in Black'in Ricardus'a Jacob'ı öldürmek için verdiği hançer, Romalı'ların asırlar önce kullandığı silahların başında yer alıyordu.Hatırlanacağı üzere Kate ve Sawyer'ın Karl'ı kurtardığı Room 23 isimli bir özel oda vardı. Ve bu oda insanların beynini yıkayan bir sistemi, bir beyin yıkama gözlüğüyle dikkatleri üzerine çekmişti. İkinci sezon süresince Swan İstasyonundaki bilgisayara 108 dakikada bir girilmesi gereken, girilmemesi halinde sayacın sıfırlanıp (iki kez) hiyerogliflerin görüldüğü ve yer sarsıntısının başladığı sayılar, 4 + 8 + 15 + 16 + 23 + 42'den oluşuyor. Bu sayıların girilip "execute" düğmesine basılması halinde sayaç tekrar 108′e döndüğünü ve geri sayımın tekrar başladığını biliyoruz. Sıfıra 4 dakika kala, sayaç alarm vermeye başlayarak, sayıların girilmesi gerektiğini hatırlatıyordu.Keamy'nin koluna bağladığı bu cihaz, ölmesi durumunda kalp atışının durmasıyla birlikte adeta bir bomba görevi görüyor ve tozu dumana katıyor.Orchid istasyonunun altında kurulu olan özel bir sistem ile Ben Linus, adayı dilediği noktaya doğru hareket ettirme şansını yakalıyordu ve böylece adayı istediği kişilere karşı saklayabiliyordu.Çılgın fizikçi Daniel Faraday'in roket deneyi ile deneyde roketin 31 dakika süresince gecikmeli gelmesi adada ve dünyadaki zaman kavramının farklı işlediğini gösterir nitelikteydi. Faraday de kendi geliştirdiği bir zaman makinesi üzerinde çalışarak zaman yolculuğunu mümkün kılmaya çalışıyordu.