1820'li yıllarda New York valisi olarak göre yapan Martin Van Buren, dönemin ABD başkanına şu mektubu yazmıştı: "Sayın bay Başkan: Bu ülkenin kanal sistemi, "demir yolu" adı verilen yeni bir ulaşım yöntemi tarafından tehdit edilmektedir. Sizin de çok iyi bileceğiniz gibi bay Başkan, "tren" denilen araçlar, "motorlar" tarafından akıl almaz bir hızla, saatte 25 km ile ilerliyor ve yolcuların yaşamlarını tehlikeye atıyor, kükreme ve homurtuya benzer seslerle kırsal bölgelerde yol alıyor, ürünlerin alev almasına neden oluyor, hayvanları korkutuyor, kadın ve çocukları dehşete düşürüyorlar. Yaradan kuşkusuz ki asla insanların bu ürkütücü hızla yol almasını istememiştir." Van Buren 1833 yılında ABD Başkan Yardımcısı, 1837 yılında ise Başkan olmuştu.Tren yolları konusunda daha kötümser olanlar da vardı. Örneğin 1793-1859 yılları arasında yaşamış olan, Londra Üniversitesi'nde görevli fizik ve astronomi profesörü Dr. Dionysys Larder. Larder'ın tren yolculuğu ile ilgili ön görüsü şu şekildeydi: "Raylar üzerinde, yüksek hızda yolculuk yapmak mümkün değildir çünkü yolcular nefes alamaz ve oksijen yokluğundan boğulurlar."1913 yılında bir ABD'li bir savcı, mucit Lee DeForest aleyhinde bir soruşturma başlattı. Soruşturmanın sebebi DeForest'in Atlantik'in ötesine ses iletmenin mümkün olduğu söyleyerek yatırımcı aramasıydı. Savcı bu "saçma ve kasıtlı olarak yanlış yönlendiren" açıklaması ile DeForest'in halkı dolandırdığına karar vermişti. Bu savcı, listemize girmeyi başardığını eminiz çok sevinirdi...Bill Gates'in bu ünlü sözünün listemize girmemesi tabii ki imkansızdı: "Asla 32 bit işletim sistemleri yapmayacağız." Acaba Gates bugün, bu "ileri görüşlü" tahmini hakkında ne düşünüyor?Lewyt Corp'un başkanı Alex Lewyt, 1955 yılında aynen şu sözü söylemişti: "Elektrikli süpürgeler 10 yıl içinde yerini Nükleer enerji ile çalışanlara bırakacaklar."1961 yılında ABD'nin federal haberleşme komisyonu (FCC) görevlisi T. Craven "uyduların asla daha iyi telefon, telgraf, televizyon veya radyo hizmeti sunmayı başaramayacağını" söyledi. İlk ticari haberleşme uydusu ise, sadece 4 yıl sonra, 1965 yılında hizmete girdi."Bu yaptığımız en aptalca şey". Bu sözler ABD ordusunda görevli Amiral William D. Leahy'ye ait. İkinci Dünya Savaşı sırasında, atom bombası ile ilgili olarak 1945 yılında ABD Başkanı'na verdiği bir brifing sırasında söylediği bu sözlerini şöyle sürdürdü: "Bomba asla patlamayacak ve bunları patlayıcılar konusunda bir uzman olarak söylüyorum." Atom bombası atmanın aptalca bir şey olduğu kesin. Ama sanırız amiralin söylediği bu değil...Daha önce ileri görüşlülüğü yüzünden savcı tarafından soruşturulan Lee DeForest 1926 yılında bu kez "çuvalladı": "Bir adamı bir rokete bindirerek, bilimsel araştırmalar yapabilmesi için yer çekimi aşarak aya göndermek, sağ olarak oraya inmesini sağlamak ve ardından Dünya'ya geri dönmesini sağlamak... Bunlar ancak Jules Verne'in hayalsi dünyasında gerçek olabilir. Ben teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin böyle bir yolculuğun asla gerçekleşemeyeceğini söyleyebilecek kadar cesurum."ABD'nin ünlü günlü gazetesi New York Times, 1936 yılında yayınlanan bir sayısında şunları yazmıştır: "Bir roket asla Dünya'nın atmosferinin dışına çıkamayacaktır.""Nükleer enerji asla insanoğlu tarafından kullanılamayacaktır. Bu atomun istediği zaman parçalanabilmesi anlamına geliyor" diyen Einstein da, tarihin yanılgılar sayfalarında yerini almış oldu.Kanada'lı astronom Simon Newcomb: "Havadan daha ağır makinelerle uçmak; tamamen imkansız olmasının yanı sıra; pratik olmadığı gibi önem vermeye değecek bir konu da değildir." O bu sözü söyledikten sadece 18 ay sonra, Wright kardeşler ilk başarılı uçuşlarını gerçekleştirdi.Uçma konusunda ümitsiz diğer bir bilim adamı ise İngiliz matematik ve fizikçi Lord Kelvin'di. Kelvin 1895 yılında "Havadan ağır makinelerin uçması imkansızdır" demişti.Michigan Bankası yöneticisi Horace Rackman, kendisini yatırım için ikna etmeye çalışan Henry Ford'un avukatına Ford Motor'a bankasının niye yatırım yapmayacağını şu sözlerle açıklamıştı: "Atlar her zaman burada olacaklar ama otomobil geçici bir hevesten başka bir şey değil."1959 yılında IBM firması, yaptığı açıklamada şu tahminde bulunmuştu: "Dünyada en fazla 5000 fotokopi makinesine ihtiyaç duyulacak; fazlasına gerek yok.""İtiraf etmeliyim ki benim hayal gücüm, bir deniz altının tek yapabileceği şeyin mürettebatını suyun altında boğmaktan ibaret olduğunu ön görebiliyor" diyen kişi, tüm zamanların en ünlü bilim kurgu yazarlarından biri kabul edilen H.G. Wells'ten başkası değildi.1916 yılında askeri amaçla tank kullanımı konusunda bir tanıtım gösterine katılmış olan İngiliz ordusuna mensup Mareşal Haig, gösteriden sonra şu talihsiz açıklamayı yaptı: "Süvari birliklerin yerini bu demir araçların alacağı fikri tamamen absürt. Hatta haince bir görüş.""Siz bayım, nasıl olur da rüzgara karşı gidebilen ve aynı esnada da güvertesinin altından ateş saçabilen bir gemi yapabilirsiniz? Rica ediyorum, beni bağışlayın ama bu kadar saçma bir şeyi dinleyecek vaktim yok." Bu sözler, 1800'lü yıllarda kendisine yeni gemi projesinden bahseden Robert Fulton'a, Napoleon Bonaparte tarafından söylendi."Sinema gelip geçici bir hevestir. Bu konserve kutusuna tıkılmış bir oyun. İnsanların gerçekten görmek istediği şey sahnede kanlı canlı oyunculardır." Büyük usta Charlie Chaplin, 1916 yılında bu talihsiz açıklamayı yapmıştı.Ünlü Amerikalı mucit Thomas Edison, 1889 yılında en büyük rakiplerinden biri olan George Westinghouse'tan laf açıldığında şunları söylemişti: "Alternatif akımla uğraşıp durmak sadece bir vakit kaybıdır. Hiç kimse asla bunu kullanmayacak, asla."1878 yılında İngiliz Posta Ofisi başmühendisi William Preece telefon hakkındaki görüşleri sorulduğunda şunları söylemişti: "Amerikalıların telefona ihtiyacı var ama bizim yok. Bizim bir sürü postacımız var."İngiltere'de radyo üzerinden eğitim programları hazırlama konusunda bir öncü olan Mary Somerville 1948 yılında şunları söyledi: "Televizyonun ömrü uzun olmayacak. Aynı tavadaki bir an için görünen parlama gibi."Dev film yapımcısı 20th Century Fox'dan Darryl Zanuck da Mary Somerville'dan farklı düşünmüyordu: "Televizyonun ömrü ancak 6 ay olabilir. Sonundan insanlar her akşam aynı kontrplak kutuya bakmaktan sıkılacaklar."