VÜCUT TÜYÜİnsanların vücut tüyleri, hayvanların tam tersine, tüm bedende ince, jenital bölgede ise kalın. Bu gelişimin 3.3 milyon yıl önce, 'bit'lerin yayılmasıyla eşzamanlı olduğuna dikkat çekiliyor.Dünyanın tüm kültürlerinde öpüşme yok, o halde öpüşmenin genetik olduğu söylenemez. Atalarımızın bebeklerini ağızdan-ağıza beslemiş olması ihtimali, ve öpüşmenin buradan geldiği öne sürülen teorilerden bir tanesi.Mantığımız bize batıl inanışların gerçek olmadığını söylese de, biz onlara inanmaya devam ediyoruz. Kara kedi gördüğümüzde verdiğimiz tepkinin daha çok 'doğaüstü' olaylara inanma isteği ve dinin etkisinden kaynaklandığı ifade ediliyor.Dört çocuktan biri'nin sergilediği bu davranışın insan için hiç bir faydası bulunmaması, bilimadamlarını teori üretmekte zorluyor.Günümüzün bilimadamları, Sigmund Freud'un "rüyalar, bilinçdışı isteklerimizin ifadeleridir" tezini reddediyor. Neden rüya gördüğümüz de hala açıklanamıyor.Ergenlik dönemi geçiren tek varlık insanlar. Benzer bir 'geçiş dönemi' yaşamayan hayvanların, olgun hayata alışmak için yeterince 'büyük' beyinlerinin olmadığına işaret ediliyor. İnsanların ise, erişkinliğin getirdiği sorunlarla mücadele edebilmek için beyin adaptasyonu sürecinde ergenlik yaşadıkları öne sürülüyor.Gülmek insan vücudunda endorfin salgılaması sonucunda 'mutlu bir his'se yol açsa da, neyin bizi güldürdüğü hala tam olarak açıklanmadı. Çoğumuzun tasarlanmış esprilere değil, insanların yaptığı 'banal' yorumlara güldüğü belirtiliyor.İyilik yapma durumu insanlara özgü olmakla beraber, neden iyilik yapmayı seçtiğimiz hala yanıt bulamıyor. Bazı bilimadamlarına göre, iyilikler, grup bağlarını güçlendiriyor.Sadece insanoğlu'nda bulunan bu özellik, "kızarma, insan ifadelerinin en tuhafı" diyen Charles Darwin'in bile kafasını karıştırmıştı. Yüz kızarmasına ilişkin, evrim teorisi yetersiz kalıyor, çünkü hayatta kalabilmemiz için yüz kızarmasının herhangi bir fonksiyonu yok. Daha güzel görünebilmek için isteksiz de olsa yüzümün kızardığı, öne sürülen tezlerden biri.İnsanların sanat anlayışını nereden öğrendikleri bilinmiyor. Ancak evrimleşme sürecinin uzantısı olarak 'dünyayı daha iyi anlama' çabaları beraberinde bu yeteneğimizin geliştiği iddia ediliyor.