İnceleme
Kategoriler
Cep Telefonu
Notebook
Anakart
ADSL Modem
İşlemci
Tablet
Ekran Kartı
Televizyon
Fotoğraf Makinesi
Depolama
Klavye ve Mouse
Giyilebilir Teknoloji
Kulaklık
Ses Sistemi
Oyun İnceleme
Ev Elektroniği
Navigasyon
Son İncelenenler
Xiaomi Mix Flip inceleme
OPPO A3 inceleme
Nurus Me Too inceleme
Pusat Ghost Pro inceleme
nubia Z60 Ultra inceleme
Xiaomi Robot Vacuum S20 Plus inceleme
Shokz OpenRun Pro inceleme
Haber
Kategoriler
Kripto Dünyası
Cep Telefonu
Windows
Sosyal Medya
Oyun ve Eğlence
Bilim
Dijital Fotoğraf
Notebook
Ekran Kartları
Güvenlik
Mobil Uygulamalar
Twitter
Instagram
Facebook
CES 2024
Scooter
Araçlar
Netflix
Gitex 2022
En Son Haberler
Bu zemini taş veya mermerle değil, kemiklerle döşemişler
Chrome tarayıcı, Japonya ve Google'ın arasını açtı
Apple, Air Pods Pro 3'e etkileyici yeni özellikler eklemek istiyor
Assassin's Creed Shadows'tan "Naoe sürprizi"
ASUS, yıl sonu etkinliğinde 2024 karnesini açıkladı
Trump, yapay zekanın oluşturduğu görüntüyle koca bir ülkeyi tehdit etti
Sony ve Netflix, Hayalet Avcıları efsanesini geri getiriyor
Forum
CHIP Online
Chip Dergisi
PDF Arşivi
2011
Ocak
CHIP Dergisi Arşivi: Ocak 2011 - Sayfa 26
24
25
26
27
28
Kategoriler
İnceleme
Cep Telefonu
Notebook
Anakart
ADSL Modem
İşlemci
Tablet
Ekran Kartı
Televizyon
Fotoğraf Makinesi
Depolama
Klavye ve Mouse
Giyilebilir Teknoloji
Kulaklık
Ses Sistemi
Oyun İnceleme
Ev Elektroniği
Navigasyon
Haberler
Cep Telefonu
Oyun ve Eğlence
Bilim
Notebook
Ekran Kartları
Mobil Uygulamalar
Yapay zeka
Sony Xperia Z3
Xiaomi
Xbox One
Windows 11
Windows 10
TikTok
Sinema
Samsung Galaxy S8
Samsung Galaxy S6
Samsung Galaxy S5
Samsung
Playstation 5
Oyun konsolu
Otomobil
Ofis ve Finans
Note 4
MWC 2018
MWC 2017
MWC 2015
Microsoft
LG G6
LG G5
LG G4
LG G3
İşletim Sistemleri
İş dünyası
iPhone SE
iPhone 7
iPhone 6S
iPhone 6
iOS
Instagram
IFA 2017
HTC One M9
HTC 10
Google
Diziler
Discovery 2
CES 2018
CES 2017
CES 2015
Blockchain ve Bitcoin
Bilgisayarlar
Xbox Game Pass
Xbox Series S/X
Uzay
Android
Forum
© 2024 Doğan Burda Dergi Yayıncılık ve Pazarlama A.Ş.
Güncel 01/2011 WWW.CHIP.COM.TR 26 READ.ME MAHMUT KARSLIOĞLU, mkars@chip.com.tr Mahmut Karslıoğlu'nun blog'undaki diğer yazıları için TikTag'leyin Dünyanın ilk 3 boyutlu web sitesi olduğunu iddiasıyla açılan bu siteyi izlemek için gözlüklere ve 3 boyut destekli bir TV'ye ihtiyacınız var. Stereografix'in kurucusu Saif Chaudhry, konu hakkında şunları söylüyor: "3 boyutlu görüntü teknolojileri artık çok uzağımızda değil. Teknolojinin popüler hale gelmesi için çok daha fazla 3 boyutlu HD TV'lerin ve bilgisayar monitörlerinin piyasada olması gerekli, ancak kullanıcılar bunun nasıl bir şey olduğunu görmeden tabi ki satın almak istemeyeceklerdir." Bu sitenin ilk 3 boyutlu web sitesi olması konusunda sorgulanması ise olası, zira 3 boyutlu videolar, YouTube gibi video paylaşım sitelerinde bir süredir dolaşıyorlar. Sitenin pasif 3 boyutlu televizyonlar için de bir sürümü planlananlar arasında, ancak şu anki sürümden faydalanabilmek için etkin gözlükler gerekiyor. BİLGİ İÇİN: http://www.stereoscopic-3d.co.uk Çin'de Kamu Güvenliği Bakanlığı'nda internetten sorumlu eski müdür Yu Bing, 2 yıl erteletmeli ölüm cezasına çarptırıldı. Düşündüğünüz gibi ortada bir cinayet yok ancak büyük rüşvetler ve önü kesilmiş, büyük zarara sokulmuş bir şirket var. Yu Bing, hesabına 680 bin dolar geçirdikten sonra 4 ayrı internet firmasından 1.86 milyon dolarlık rüşvet aldı. Bu rüşvetin içinde Çin'in en büyük anti-virüs firmalarından biri olan Rising'den aldığı 630 bin dolar da dahil. Bu kadar büyük paraların karşılığında daha önceden Rising için çalışan ancak sonrasında Micropoint isimli bir anti-virüs firması kuran Liu Xu ve Tian Yakui'ye yalan suçlamalar hazırladı. Micropoint'i kötü yazılım dağıtmakla suçlarken, Tian'ı ticari sırları çalmakla suçladı. Sonuçta Tian 11 ay suçsuz yere cezaevinde mahkum oldu ve Micropoint'in 3 yıl işleri durduruldu, firma 30 milyon dolar zarar etti. Olaylar açıklığa kavuştuğunda ise 2008 yılında yakalanan Yu, 2 yıl ertelemeli ölüm cezasına çarptırıldı. Mahkeme cezayı önümüzdeki günlerde tekrar görüşecek. Gözlüklerinizi hazırlayınDünyanın ilk 3 boyutlu sitesi Çin yönetimi hiç açmadıAnti-virüs savaşına ölüm cezası toplu taşıma araçlarına tıkılarak hayatın çok değerli minimum iki saatini harcayarak işe gidip, dönmek bize nedense hala mantıklı geliyor. Yüzyıllar önce endüstrinin gelişimi ile insanların çalışmak için artık kasabalarının dışına çıkmasının doğurduğu ihtiyaçtan yapılan ve giderek genişleyen yollar, otobanlar sonuç itibari ile fiziksel oluşumlar ve bugün artık sınırlarına dayandı. Her gün işe gitmek için evden çıkan yeni bir çalışanın eklenmesi ile kitlenme noktasına geldi. Bu saatten sonra trafik sorununu çözmek ancak bu ulaşım şeklinden tamamen vazgeçmekle olabilir. Bugün elimizin altında sınırlarını istediğimiz kadar genişletebileceğimiz daha yüzyıllarca tıkanmayacağına emin olduğum yepyeni yollar var. Artan bağlantı hızları kablolar üzerinden neredeyse herşeyi gerçekleştirmemize izin veriyor ve modern iş kollarının büyük bir yüzdesi, işin yürümesi için fiziksel olarak orada bulunmayı gerektirmiyor. Eğitim için de benzer bir durum söz konusu. Trafiği yeni bilgi otobanına taşıyarak elde edeceğimiz karı bir düşünün. Trafik derdi yok, zaman kaybı yok, yakıt ve ulaşım giderleri yok, şirketler için artı yol, yemek ödemeleri yok vb... Günümüzün yolları bence artık sadece; mecburi fiziksel taşımacılık gerektiren işler, sevdiklerini ziyaret, pikniğe ya da tatile gitmek gibi eğlenceler için kullanılmalı. Bu şekilde gerçekten eğlenmemiz gereken zamanları da burnumuzdan gelmeden değerlendirebiliriz. ¦ Yayıncılık diğer meslekler gibi 9/6 standart mesai saatleri içinde yapılan bir iş değil. Sabah erken saatlerde masa başında hazır olmamız ya da çıkmak için mesai bitimini beklememiz gerekmiyor. Ama yeri geliyor günlerce arka arka geç saatlere kadar çalışmak zorunda kalıp ancak sabaha doğru eve döndüğümüz de oluyor. Dolayısıyla bir çok zaman diğer çalışanlarla aynı saatlerde yolda olmuyoruz. Yani aslında o meşhur iş çıkışı trafiklerine pek katılmıyoruz. İstanbul'un trafik sorunu bizim için çoğu zaman sadece çevreden duyduğumuz bir şikayetten ibaret. Kulağa çok hoş geliyor olabilir ama bizim de standart saatlerde yolda olduğumuz zamanlar oluyor. Her zaman orada olanlar gibi bir alışkanlığımız olmadığı için bu durum daha da çileden çıkarıcı oluyor ve emin olun tüm zamanların acısı çıkıyor. Bu köşeyi yazmaya karar vermem de yine böyle bir durumda, ulaşmam gereken basın toplantısı başlayalı yarım saat olmasına rağmen hala arabanın içinde hiç kıpırdamayan trafikte, beklerken aklıma geldi. Neden birşeyleri görmek, yapmak ya da konuşmak için bir yerden bir yere gitmemiz gerekiyordu ki? Daha önce bir çok kez vurguladığım gibi teknolojiyi takip etmemiz ve yaşamımızın içine katmamız için yıkmamız gereken çok kalın bir alışkanlık duvarı var. Yıllardır babalarımızdan onların da babalarından gördüğü; sabah evden çıkmak, araban varsa yüzlerce arabayla trafiğe takılarak yoksa yüzlerce insanla Her gün nazikçe nereden döneceğimi söyleyen Mahmutbey tabelasını seviyorum ama artık iş için yollarda olmamalıyız Trafik sorunu sadece alışkanlıkların bir eseri...