Evdeki bir yerel ağ, genellikle iki veya üç bilgisayarın birbirlerine bağlanması sonucunda ortaya çıkar. Şirketlerde ise bu sayı daha fazladır. Bilgisayar sayısı arttıkça, kullanılan ağ sistemi de giderek karmaşık bir hale gelecektir.
Günümüzde kullanılan yerel (LAN, Local Area Network) veya geniş (WAN, Wide Area Network) ağlar, bilgi paylaşım teknolojisinin bel kemiğini oluşturmakladırlar. Kullanıcıların sayısı ve bulundukları yerler, kullanılacak sistemin nasıl olması gerektiğini şekillendirir. Toplam on bilgisayardan ve ortak yazıcıdan oluşan bir bilgisayar ağı, basit bir ağ sistemi ile yönetilebilir. Dünyanın dört bir yanındaki ofislerinde bulunan binlerce bilgisayarı birbirine bağlamak isteyen dev şirketler ise daha gelişmiş sistemler kullanmak zorunda kalacaklardır.
Ağa bağlı olan bir bilgisayarın kullanıcısı, işlerinin çoğunu kendi bilgisayarının sabit diskinde kayıtlı olan dosyaları kullanarak yürütür. Ancak ihtiyaç duyduğunda, ağdaki diğer bir bilgisayarın sabit diskindeki belgelere de erişebilmelidir. Buna alternatif olarak, paylaşılacak olan dosyaların ortak bir sunucu üzerine kopyalanmaları ve tüm kullanıcıların paylaşılan belgelere sunucu üzerinden erişmeleri yöntemine de baş vurulabilir. Her iki durumda da, ağ yöneticisi tüm kullanıcılar için farklı haklar tanımlar. Bu haklar kullanıcının erişebileceği ve paylaşabileceği verilerin seviyesini belirler. Örneğin muhasebe departmanında görevli bir kullanıcının sadece fatura ve ödeme bilgilerine ihtiyacı olacaktır; pazarlama veya üretim ile ilgili bilgilere erişmesine gerek yoktur. İşte bu gibi durumlarda, ağ yöneticisi kullanıcının ihtiyaç duymayacağı bölümlere erişimini kısıtlayabilir.
Benzer bir şekilde pazarlama departmanında çalışanlar da, faturalara ve ödeme tarihlerine bakarak müşterileri ile görüşmek isteyebilirler. Bu durumda pazarlama departmanında görevli olan kullanıcıya muhasebe dosyalarının bazılarını sadece okuma yetkisi verilebilir. Böylece kullanıcı bu belgeleri açabilir; ancak üzerlerinde değişiklik yapamaz.
Kısacası yerel ağlar üzerindeki tüm erişim hakları, son derece esnek bir yapı sayesinde ayarlanabilir. Böylece kullanıcılar ihtiyaç duydukları belgelere kolayca ulaşabilirler ve bu belgelerin güvenliği de maksimum seviyede tutulmuş olur.
Peer-to-Peer veya Client-Server
PEER-TO-PEER VEYA CLIENT-SERVER
"Peer-to-Peer" (noktadan noktaya) ve "Client-Server" (istemci-sunucu) terimleri, aslında iki farklı ağ tipini tanımlamaktadırlar. "Peer-to-Peer"de her iki bilgisayar da aynı haklara ve yapıya sahiptir. "Client-Server"da ise ağ, sunucu görevini üstlenen bilgisayara bağlanmış bir veya birden fazla istemci bilgisayardan oluşur.
Bilgisayar ağları genellikle dosya ve kaynak paylaşımı için oluşturulur. Dosyalar sabit disk üzerinden paylaşılır ve yazıcı, modem gibi ek kaynaklara da erişim mümkün olabilir. "Client-Server" tipindeki ağlarda, güçlü bir bilgisayar sunucu olarak atanır. Bu bilgisayar dosya ve kaynakların kullanımını ayarlamakla görevlidir. Temel avantajı, tüm istemci bilgisayarların sunucudan bağımsız olarak hareket edebilme özgürlüğüne sahip olmalarıdır. Dezavantajı ise, sunucu üzerinde bulunmayan hiçbir dosya ve kaynağın kullanılamamasıdır.
"Peer-to-Peer" yönteminde ise tüm bilgisayarlar hem istemci, hem de sunucu gibi davranabilirler. Ancak bu durum hem güvenlik tehlikelerine, hem de güçlü olmayan bilgisayarlardan çok fazla bilgi istendiğinde işlemlerin yavaşlamasına neden olabilir. Başka bir deyişle "Client-Server" yöntemi ile oluşturulan ağlar, güvenlik ve hız açısından "Peer-to-Peer" ağlarına göre çok daha başarılıdırlar.
Bilgisayar Ağları
BİLGİSAYAR AĞLARI
Evde veya ofisle bir bilgisayar ağı kurmak, işlerinizi kolaylaştırması açısından oldukça yararlı olabilir. Fakat bunu yapabilmek için belirli bir deneyim seviyesine ve biraz da yatırıma gerek vardır. İlk iş olarak ağ bağdaştırıcı kartlar ve yeteri kadar kablo satın almanız gerekecek.
Ağınızı kurduktan sonra, bilgisayarlar arasında yüksek hızda veri transferi yapmanız da mümkün hale gelir. Günümüzde yaygın olarak kullanılan ağ bağdaştırıcıların hemen hepsi 10/100 Mbps hıza ulaşmaktadırlar. Ayrıca piyasada bulunan Windows98, Windows 2000, Windows XP (Home ve Professional sürümleri), Novell Netware, Linux veya Unix sistemlerinin hepsi ağ bağlantılarını desteklerler. Bu durum, her türlü işletim sisteminde hızlı bir ağ bağlantısı kurmanın mümkün olduğu anlamına gelmektedir. Üstelik ağ sistemleri esnek bir yapıya sahip olduğundan, aşağıdaki örneklere benzer kullanıcı hakları tanımlamanız da mümkün olacaktır.
• "Ali" isimli bilgisayarın kullanıcısı sadece "Temp" klasörü içerisine kayıl yapabilir ve "Belgelerim" klasöründekileri okuyabilir. Ancak "Belgelerim" klasöründe bulunan belgeler üzerinde değişiklik yapamaz ve bu klasöre yeni bir dosya kopyalayamaz.
• "Ahmet" isimli bilgisayarın kullanıcısı her tür dosyayı okuyabilir; fakat bunları silmeye veya üzerlerinde değişiklik yapmaya yetkili değildir.
• "Ayşegül" isimli bilgisayarın kullanıcısı her tür dosyayı okuyup değiştirebilir; fakat sabit disk üzerinde yeni bir klasör veya dosya oluşturamaz. Başka bir deyişle, sadece mevcut dosyalar üzerinde değişiklik yapma şansına sahiptir.
Küçük bir yerel ağda belki bu kadar çeşitli erişim hakları tanımlamaya gerek kalmayacaktır; ancak özellikle çok sayıda bilgisayarın bulunduğu iş yerlerinde bu haklar, ağ üzerindeki tüm işlerin hızlı ve sorunsuz yürümesini sağlar. Ayrıca bu sayede verilerin güvenliği de sağlanmış olur ve önemli dosyaların bilinçsiz bir biçimde silinmeleri engellenebilir.
Kaynakları Paylaşmak
KAYNAKLARI PAYLAŞMAK
Veri paylaşımının yanında kaynak paylaşımından da bahsetmekte yarar var. Kaynak paylaşımı; yazıcı, tarayıcı ve faks makinelerinin birden fazla bilgisayar tarafından kullanılabilmelerini sağlayan yararlı bir özelliktir. Ancak çok sayıda bilgisayar tarafından kullanılacak olan kaynakların profesyonel özellikler taşımaları gereklidir. Örneğin sıradan bir yazıcı büyük ağ yükünü kaldıramaz. Fakat özel ağ yazıcıları tamamen bu iş için kullanılmaktadırlar.
Küçük ağlar içinse mürekkep püskürtmeli standart yazıcılar yeterli olabilir. Eğer yazıcı çok sayıda kullanıcıya hizmet verecekse, en İyisi bir bilgisayarı yazıcı sunucusu yapmaktır. Bu sunucu, uzun belgelerin basılacağı zamanlarda işlemlere hız kazandırmakla görevlidir.
Ağ Türleri
AĞ TÜRLERİ
Ağlar, üzerlerinde bağlı bulunan bilgisayar sayısı ve ağı oluşturmak için kullanılan yönteme göre sınıflandırılırlar. İşte bunlardan en önemlileri;
• LAN, MAN, WAN
Başlangıçta anlamsız gibi görünen bu kısaltmalar, aslında farklı ağ türlerini simgelemektedirler. Birden fazla bilgisayarı birbirine bağlamak için kullanılan bu ağ türleri üzerinden her türlü kaynak ve veri paylaşımını gerçekleştirmeniz mümkündür.
• İnternet
Internet terimi, "INTERconnected NETworks"ün kısaltmasıdır ve "Kendi Aralarında Bağlı Ağ Yapıları" anlamına gelir. Birbirileri ile iletişim kurabilen pek çok ağın bir araya gelmesi prensibine dayanır. Her bilgisayar, internete ve diğer bilgisayarlara erişebilmek için özel bir dil kullanmak zorundadır. Bağlantının gerçekleşmesi, TCP/IP protokolü sayesinde mümkündür. Kısacası hepimizin evlerimizde ya da iş yerlerimizde kullandığımız internet bağlantıları da, aslında büyük bir ağdan başka bir şey değildir.
• İntranet
Genellikle büyük şirketlerin kullandıkları, her kullanıcının sisteme kendi şifresi ile girerek önceden tanımlanmış erişim hakları doğrultusunda işlem yapabildiği ağlardır. Intranet üzerinde kaynak ve veri paylaşımının yanı sıra e-posta hesapları da kontrol allında tutulabilir. Ayrıca bir intranet ağı, sadece bu ağın kullanıcıları tarafından görüntülenebilen özel HTML sayfaları da barındırabilir. Örneğin bir basın kuruluşunun resim bankası, genellikle o kuruluşun bağlı olduğu intranet ağına hizmet vermektedir. Internet üzerinden bu sayfalara ulaşmak mümkün olmaz.
• Extranet
Aynı şirket içerisinde yer alan kullanıcıların erişebildikleri farklı bir ağ türüdür. Bu ağın intranetten en büyük farkı, müşterilerin de özel bir şifre ile paylaşılan bilgilere erişmelerine izin vermesidir.
Yerel Ağ Kurmak İçin Hazırlanın
YEREL AĞ KURMAK İÇİN HAZIRLANIN
Yerel bir ağ kurarken yapmanız gereken ayarlardan daha önce bahsetmiştik. Peki ama bu ayarların öncesinde bilgisayarları hazır hale getirmek için nelere ihtiyacımız olacak? Şimdi gelin, 3 farklı bilgisayarı birbirine bağlamayı görelim...
Öncelikle 3 bilgisayar için 3 adet ağ bağdaştırıcı karta sahip olmanız gerekiyor. Bu tip kartlar çoğu zaman uygun fiyatlar karşılığında temin edilebilirler ve anakart üzerindeki PCI yuvalarına takılırlar. Kartları boş PCI yuvalarına takıp Windows'u başlattığınızda, bu kez de kartın sürücülerini yüklemeniz istenecektir. Sürücüleri kart ile birlikte gelen disketlerin ya da CD'lerin üzerinde bulabilirsiniz.
Kartların kurulumu tamamlandığında, ağ kablolarının birer ucunu kart üzerindeki uygun girişe bağlamanız gerekiyor. Böylece birer uçları bilgisayara bağlı olan ve birer uçları açıkta kalan 3 farklı kablo ortaya çıkar. İşte, açıkta kalan bu uçları da "hub" adı verilen özel bir cihaza bağlamalısınız. "Hub", bilgisayarlar arasında köprü görevini üstlenecek ve birbirlerini görmelerini sağlayacaktır.
Bu noktada bilmeniz gereken en önemli ayrıntı, "hub" kullanımının ikiden fazla bilgisayarı birbirlerine bağlarken gerekli olduğudur. Eğer sadece 2 bilgisayarı bağlamak istiyorsanız, bu durumda sadece 2 adet ağ bağdaştırıcı karta ve özel bir bağlantı kablosuna ihtiyacınız olacak. Kablonun uçlarını bilgisayar üzerindeki kartlara bağlar ve gerekli ayarları yaparsanız, küçük ağınız da hazır demektir. Ancak 2 bilgisayarı bağlarken kullanılan ağ kablolarının normal bir ağ kablosundan daha farklı bir yapıya sahip olacaklarını da aklınızdan çıkartmayın.
Son olarak küçük bir hatırlatma... İki bilgisayarı ağ bağdaştırıcı kartları kullanmadan da birbirlerine bağlayabilirsiniz. Bu tip alternatifler hakkındaki ayrıntılı bilgileri geçen sayımızda bulabilirsiniz.
TCP/IP Hakkında Küçük Notlar
"TCP/IP" HAKKINDA KÜÇÜK NOTLAR
Büyük ihtimalle "TCP/IP" kısaltması ile daha önce bir yerlerde karşılaşmışsınızdır. Özellikle internet üzerindeki bilgi ve iletişim konusuyla yakından ilgileniyorsanız, "TCP/IP" kısaltmasına çok da yabancı değilsiniz demektir. Bu kısaltma, verileri gönderen ve alan arasındaki iletişim protokolünün adıdır. Internet, TCP/IP'nin ve ağ üzerindeki iletişim çözümlerinin gelişmesinde büyük rol oynamıştır. "TCP/IP" protokolü, web servislerinin ve e-posta sunucularının basit ve düşük maliyetli bir şekilde iletişim kurmalarına yardımcı olmaktadır. Bu önemli protokolün geçmişi ise 70'li yılların ortalarına kadar dayanıyor.
"TCP/IP" 1975 yılında "ARPA", yani ABD hükümeti tarafından kurulan araştırma merkezinin bir departmanının çalışmaları sayesinde doğdu. "ARPA'nın asıl amacı askeri bilgi teknolojilerinin gelişmesini ve ilerlemesini sağlamaktı. Fakat kendisinden beklenen çalışmaların üzerine çıkmayı başaran ARPA 80'li yılların ortasında ilk "TCP/IP" protokolünü kullanarak bugünkü internetin atası sayılan "ARPANET"i kurdu.
Farklı Yerel Ağ Biçimleri
FARKLI YEREL AĞ BİÇİMLERİ
Geniş ağ bağlantıları için telefon hatları veya özel bağlantı türleri gereklidir. Yerel ağdaki bilgisayarların bağlantısını sağlamak içinse, tüm bilgisayarları fiziksel olarak birbirlerine bağlamak yeterlidir. Bu durumda kullanılabilecek farklı biçimler vardır ve her birinin kendi avantaj ve dezavantajları bulunur. Ağı kurmadan önce nasıl bir ağ sisteminin kullanılacağına karar vermek, gerekli donanım ünitelerini seçebilmek ve gereksiz yere harcama yapmamak açısından çok önemlidir. Yerel ağ biçimlerini başlıca üç temel kategori altında toplamamız mümkün. Bu kategoriler Çizgi, Çember ve Yıldız'dır.
ÇİZGİ (BUS)
Çizgi ağ yapısında, tüm bilgisayarlar özel bir kablonun yardımıyla birbirlerine bağlanırlar. Bu bağlantı biçiminde, iki bilgisayar arasında paylaşılan dosyalara, ağa bağlı olan diğer bilgisayarlar taralından da erişilebilir.
ÇEMBER
Çizgi ağlarının yapısına benzer. Yine özel kablolar kullanılmaktadır. Fakat bu kez, kablonun uçları birleşir ve böylece bir çember oluşur.
Çember ağlarının Çizgi ağlarına göre en önemli avantajı, bağlantının iki farklı yönden de sürdürülebilmesidir. Yani bir bilgisayarın bağlantısı kopsa bile, bu durum diğer bilgisayarların ağ bağlantısına zarar vermez.
YILDIZ
Yıldız biçimi, diğer ağ biçimlerine oranla çok daha gelişmiştir ve günümüzde en çok tercih edilen yöntemdir. Ancak bu yapı için, geçen sayımızda da kısaca bahsettiğimiz "Hub" veya "Switch" gibi bir ağ ünitesi kullanmanız gerekir. Bu cihazlar, ağdaki tüm bilgisayarların bağlanabilmesini sağlayan özel ağ girişlerine sahiptirler. Böylece bir bilgisayardan diğer bir bilgisayara gönderilen bilgiler öncelikle "hub"a ulaşır ve oradan geçerek gerçek hedefine varır. Başka bir deyişle, iki bilgisayar birbirileri ile doğrudan iletişim kurmazlar.
İki Bilgisayar Arasında İnternet Paylaşımı
İKİ BİLGİSAYAR ARASINDA İNTERNET PAYLAŞIMI
Yerel bir ağa bağlı olan bilgisayarlar, sadece veri ve kaynaklan paylaşmakla sınırlı kalmazlar; aynı zamanda mevcut bir internet bağlantısını da paylaşabilirler. İşte bu özelliğe "internet paylaşımı" adı verilmektedir. İnternet paylaşımı sayesinde aynı ağa bağlı olan iki bilgisayar, sadece tek bir modemin kurduğu internet bağlantısını paylaşabilirler.
Bunu sağlamak için baş vurabileceğiniz en basit yöntem, Windows XP'de bulunan internet paylaşımı seçeneğidir. Öncelikle Denetim Masası'na girin ve penceredeki "Ağ ve İnternet Bağlantıları" satırını bulun. Bu satıra tıkladığınızda karşınıza gelecek olan pencereden "Ağ
Bağlantılarımın seçin. Böylece bilgisayarınızda kurulu olan tüm ağ bağlantılarının listelendiği küçük bir pencere ile karşılaşacaksınız. Paylaşmak istediğiniz internet bağlantısını seçin ve sağ tuş ile üzerine tıklayın. Açılan menüden "Özellikler" satırını seçmelisiniz. Ekranda, farklı ayarları yapabileceğiniz yeni bir pencerenin açıldığını göreceksiniz. "Gelişmiş" sekmesi üzerinde "İnternet Bağlantısı Paylaşımı" kutusu bulunmaktadır. Üst bölümde yer alan "Diğer ağ kullanıcıları, bu bilgisayarın internet bağlantısı yoluyla bağlansın" satırının yanındaki kutuyu işaretleyin. Böylece modeme sahip olan ana bilgisayar internete bağlandığında, ağ üzerindeki diğer bilgisayarlar da web sayfalarını gezebilirler ve e-posta uygulamalarını kullanabilirler.
İnternet bağlantınızı paylaşmak istiyorsanız, 56K'lık bağlantı hızına sahip olan "dial-up" bağlantıları yetersiz kalacaklardır. Bunun yerine geniş bant bağlantısı sağlayan ADSL (Asymmetric Digital Subscriber Line) veya kablo internet bağlantılarım tercih etmenizde büyük yarar var. Çünkü bağlantıyı paylaşan bilgisayar sayısı arttıkça, bağlantı hızınız da azalacaktır. Geniş bant kullanıldığında ise ağ üzerindeki tüm bilgisayarlar ciddi bir yavaşlama yaşamdan internet üzerindeki tüm işlemleri gerçekleştirebilirler.
İpucu: İş İçin Bilgi Paylaşımı ve Ağ Sözlüğü
İPUCU: İŞ İÇİN BİLGİ PAYLAŞIMI
Bilgilerin paylaşılması, birlikte çalışan insanlar için büyük bir kolaylığı da beraberinde getirmektedir. Bilgi paylaşımı yapabilen (Microsoft Outlook gibi) programlar, ortak yürütülen işlerin sürdürülmesini büyük oranda kolaylaştırabilirler. Örneğin Outlook'a girdiğiniz önemli bilgileri diğer kullanıcıların kullanımına açarak, randevu ve önemli yazışmalardan iş arkadaşlarınızın anında haberdar olmalarını sağlayabilirsiniz. Bu şekilde, şirketinizin işleyişi de büyük bir düzene girmiş olur.
İPUCU: AĞ SÖZLÜĞÜ
LAN Ağları (Local Area Network)
Yerel alan ağları
MAN Ağları (Metropolitan Area Network)
Metropolitan alan ağları
WAN Ağları (Wide Area Network)
Geniş alan Ağları
Intranet/Extranet
TCP/IP protokolü üzerine kurulmuş iç ve dış ağ bağlantıları