Tanıtımını geçtiğimiz Mobil Dünya Kongresi'nde beklediğimiz, ancak bizi bir süre daha bekletmeyi sürdüren LG'nin yeni amirali geçtiğimiz günlerde sonunda tanıtılmış ve biz de tanıtımını sizlere canlı yayınla aktarmıştık hatırlarsanız. Çok geçmeden elbette G4'ü test merkezimize konuk ettik. Hemen bakalım, LG'nin yeni amirali bizlere neler sunuyor?
Tasarım detayları
LG'nin yeni amirali G4, çok farklı bir tasarımla karşımıza çıkıyor. Deri kaplamalı olarak gelen G4, tamamen el işçiliğiyle üretilen gerçek deri kaplamasıyla fazlasıyla dikkat çekici. Telefonu elinizde tuttuğunuzda edindiğiniz his de gerçekten memnun edici. Bize gelen modeliyle kahverengi deri görünümünde olan telefon, ayrıca farklı renk seçeneklerinde deri arka yüzeyle de kullanıcılarla buluşuyor. Öte yandan deri malzemeli tasarımdan hoşlanmayanlar için seramik beyaz, metalik gri ve parlak altın renklerinde plastik arka kapaklı modelleri de mevcut.
LG G4 diğer amirallerden farklı olarak arka kapağını çıkartabileceğiniz bir cep telefonu. Ayrıca bataryayı da değiştirebiliyorsunuz. Özellikle bataryanın değiştirilebilir olması, telefonun önemli artıları arasında bulunuyor. G4'ün arka kapağını kaldırdığınızda altında microSD ve SIM kart slotlarını görebiliyorsunuz.
Telefonun tasarımından bahsetmeye devam edecek olursak elbette LG'nin iyice benimsediği kavisli yapısını konu alabiliriz. LG'nin diğer modellerinde de sunduğu gibi yine hafif kavisli yapıda bir tasarıma kavuşturulmuş olan G4, içbükey bir ekranla geliyor. Böylece ekranı yüzüstü masaya yatırdığınızda, ekranın kavisini görmeniz mümkün. Bu kavisli yapının en büyük artısı, telefonu yere düşürdüğünüzde ekranın kırılma ve çatlama riskinin azalması oluyor elbette.
G4'ün ağırlığı 155 gram, kalınlığı ise 9.8 mm. Özellikle 6.8 mm'lik Galaxy S6 ile yan yana getirdiğinizde G4'ün daha kalın olduğu görülüyor. En kalın olduğu oval sırt kısmında 9.8 mm'ye ulaşan G4, kenarlara doğru ise inceliyor. Bu da telefonu elinizde tuttuğunuzda oldukça inceymiş izlenimi edinmenizi sağlıyor. O nedenle G4'ü çok kalın bulduğumuzu söyleyemeyiz doğrusu. Aklımıza takılan tek şey, bazı kullanıcıların G4'ü fazlasıyla geniş bulacağı. Boyut itibariyle G3'ten biraz daha genişçe olan telefon, bu anlamda dikkat çekiyor.
Telefonun üst kısmında kızılötesi verici yer alıyor. Bununla G4'ü bir uzaktan kumanda olarak kullanmak mümkün. Sol ve sağ kenarlar boş, alt kenarda da kulaklık ve microUSB noktası bulunuyor. G4'te de güç ve ses butonları arka yüzde yer alıyor elbette. Yerleşim itibariyle arka kameranın hemen altında bulunan tuşlar G3'ten alıştığımız gibi. Tam işaret parmağınızın altına oturuyor ve rahat bir kullanım sağlıyor.
Tasarım noktasını geride bırakmadan önce bir yorumda bulunmamız gerekirse, telefona deri görünümün kazandırılmış olmasının, sıradan plastik malzemeye göre bir tık daha iyi görünmesine katkı sağladığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Fakat açıkçası G4, tasarım noktasında metalik malzemeli rakipleri kadar iyi bir izlenim bırakmıyor. Ayrıca bir detay daha verecek olursak, arka yüzeydeki malzemenin gerçek deri olmasından dolayı, tırnağınızı üzerinde biraz sertçe gezdirdiğinizde iz kaldığını görmeniz mümkün.
Ekran
LG G4'ün ekranı, en çok dikkat çeken yönleri arasında görünüyor. 5.5 inç boyutunda olan ekran, G3'le bir noktaya kadar büyük benzerlik gösteriyor. Ekran yine aynı boyutta ve 1440x2560 piksel, yani 2K görüntü sunuyor bizlere. Öte yandan G3'ün en iddialı olduğu 538 ppi değerindeki piksel yoğunluğu da G4'te arttırılmamış. Buna Corning Gorilla Glass 3'ü de ekleyelim. G3'ün ekranı zaten harikaydı, G4 de onun yolundan gidiyor. Fakat bazı noktalarda G3'ten çok daha iyi bir ekranla karşı karşıya olduğumuzu da belirtelim.
LG G4'te Quantum IPS panel kullanıyor. G3'te True HD IPS panel varken, G4'te yeni panele geçilmiş ve bu panel bize daha zengin renkler sağlıyor. G3'e oranla yüzde 20 daha zengin renk ve yüzde 25 daha yüksek parlaklık sunan ekran, kontrastıyla ise gerçekten etkileyici.
Arayüz
LG G4'te arayüz de artık daha sade, daha güzel bir görünüm sunuyor. UX 4.0 sürümüne güncellenen arayüz, yeni özellikleri de beraberinde getiriyor elbette. Geliştirilen kullanıcı deneyimi ile daha algısal bir yaklaşım sunan UX 4.0, LG Optimus G'den bu yana bir hayli sınıf atladı. G'de Quick Memo ve Qslide gibi özellikleri gördüğümüz UX, her yeni modelle güç topladı ve şimdi de bunlara Hızlı Çekim, Üç Çekim modu, Smart Settings, Akıllı Bildirim gibi kullanışlı özellikler de geldi.
Bunlar arasında Hızlı Çekim modu, ekran kapalı bile olsa, telefonun arkada yer alan ses azaltma tuşuna basarak hemen kamerayı aktif hale getirebilmenize ve fotoğraf çekebilmenize olanak tanıyor. Akıllı Bildirim ekranı da son zamanlarda diğer amiral ceplerde de gördüğümüz cinsten. Önemli uygulamalardan gelen bildirimleri tek ekranda gösteriyor ve size günlük kullanımınıza ilişkin tavsiyelerde bulunuyor.
Yine bir diğer gelen yenilik olan Smart Settings ile konum belirleyerek evdeyken, işteyken veya dışarıdayken telefonunuzun ses profillerini, Wi-Fi ve Bluetooth gibi profillerini otomatik ayarlanması sağlanıyor.
Ancak gelen yeniliklerin en dikkat çekeni kamera arayüzüne eklenen üç çekim modu. Az sonra kameradan bahsederken de değineceğimiz bu özellikle birlikte, kamera kullanımı fazlasıyla detaylı hale geliyor.
Android 5.1 işletim sistemiyle çalışan G4'ün daha önce incelediğimiz HTC One M9 veya Samsung Galaxy S6'da olduğu gibi bir tema desteği bulunmuyor. Ayrıca güç tasarruf konusunda da çok geniş seçenek sunmuyor. Standart bir güç tasarruf modu bulunan G4, rakipleri gibi telefonu tamamen "siyah – beyaz" hale büründüren bir moddan yoksun. Ancak burada bir oyun optimizatörü bulunuyor. Dileyen kullanıcılar bu özelliği açarak, telefonun oyunlarda video kalitesini otomatik şekilde ayarlamasını ve böylece pil tasarrufu yapmasını sağlayabilirler.
LG G4'ün teknik kadro, kamera ve performans noktalarına geçmeden önce değinmemiz gereken bazı noktalar daha var. Bunlar arasında G4'ün herhangi bir parmak izi tarayıcıya, hızlı şarj ve dahili kablosuz şarj gibi özelliklere sahip olmaması yer alıyor.
Teknik kadro ve performans
LG G4, işlemci hanesinde Qualcomm Snapdragon 808 yonga setini bulunduruyor. Bu anlamda diğer amirallerden fark yaratan G4, ilk Snapdragon 808'li model. Rakipleri gibi 8 değil, 6 çekirdekli iki işlemciden oluşan bu yonga, bize 2 çekirdekli 1.8 GHz hızında Cortex A57 ve 4 çekirdekli Cortex A53 işlemcilerini sunuyor. 8 çekirdekli rakipleri karşısında performans konusunda geriden geleceği açık olan G4'ün kıyaslama tablolarına az sonra bakacağız.
Yine Adreno 418'le bir tık geriden seyreden G4, RAM konusunda 3 GB kapasite sunuyor bizlere. Tek kapasite seçeneğiyle gelen G4, 32 GB'lık dahili hafıza getiriyor. G3'te iki farklı kapasite seçeneği mevcuttu hatırlarsanız. microSD noktasına gelirsek, endişe etmeye gerek yok zira LG G4, tam 128 GB'lık microSD kart desteği sunuyor ki bu gerçekten önemli bir artı demek.
Şimdi G4'ün yaptığımız testler neticesinde aldığı sonuçları, rakipleriyle rekabetini ortaya koymak üzere sizlerle paylaşalım.
Multimedya ve kullanım
G4'ün sentetik test sonuçlarının ardından genel kullanım performansına değinebiliriz. Öncelikle hemen söyleyebiliriz ki arabirim kullanımı tamamen akıcı. Kullandığımız süre boyunca herhangi bir takılmayla karşılaşmadık. Elbette uzun kullanım testleri sonucu fikrimiz değişebilir. Çok sayıda uygulama yükleme sonrası eğer telefonun şiştiğini düşünürseniz arabirimde yer alan Smart Cleaning'le telefonda yer alan gereksiz dosya artıklarını temizleyebilirsiniz.
G4'ün klavyesi de sıkıntı yaratmayacak cinsten. Dileyen kullanıcılar elbette farklı klavye seçeneklerini yine indirebilirler. Ancak klavyenin gerek tahmin yeteneği, gerek Swype performansını beğendik.
G4'ün oyun performansından bahsedecek olursak, her ne kadar grafik performansıyla -sentetik test sonuçlarına da yansıdığı gibi- rakip amirallere göre bir tık geride seyretse de, deneyim noktasında bunu çok hissedeceğinizi söylemek zor. Biz incelememiz süresince gerek Real Racing 3, gerek Modern Combat 5: Blackout testimiz sırasında fazlasıyla akıcı bir deneyim elde ettik.
Son olarak LG G4'ün hoparlörlerinden de bahsedelim. Açıkçası G4'te One M9'daki gibi bir hoparlör bekleyen kullanıcılar hayal kırıklığına uğrayabilirler. Elbette ses kalitesi fena değil, fakat bir One M9'daki kaliteyi G4'te göremiyorsunuz. Bu anlamda G4'ün ses performansı olarak Galaxy S6 ile benzer olduğunu söyleyebiliriz.
Batarya ve sıcaklık
LG G4'ün bataryası 3000 mAh kapasitesinde. Bu anlamda G3'le aynı bataryayı kullanan G4, ayrıca bataryayı değiştirilebilir olarak sunmasıyla da rakiplerinden avantaj yaratıyor. S6'daki batarya kapasitesi 2550 mAh, S6 Edge'deki kapasite 2600 mAh ve One M9'daki batarya kapasitesi ise 2840 mAh olarak karşımıza çıkıyordu hatırlarsanız. G4, kapasite olarak bu üç modele göre belki daha geniş fakat diğer yandan hızlı şarj ve dahili kablosuz şarj gibi özellikler getirmiyor. Öte yandan ultra güç tasarruf modunu da G4'te göremiyoruz. Yine de düşük güç tüketim iddiasındaki işlemcisi iyi iş görüyor ve G4, rakipleriyle olan yarıştan çok kopmuyor. Telefonla günü çıkartmanız mümkün.
Yaptığımız testlerde aldığımız sonuçlara göre G4, video oynatımıyla 9 saat civarı bir süre sonra pilini tamamen tüketiyor. Bu anlamda S6 ve S6 Edge'i geriden takip ediyor. Öte yandan orta halli kullanım senaryosuyla yine 9 saati yakalamak mümkün. Fakat telefonu yoğun olarak kullandığınızda 6 saat civarında pil ömrünü tüketebiliyorsunuz ki, bu da bizi pek mutlu etmiyor açıkçası.
Telefona uyguladığımız Geekbench pil testinde ise aldığı sonuç 5 saat 32 dakikaydı. Bu da S6'nın 6,5 saatlik performansının gerisine düşmesine yetiyor.
Son olarak LG G4'ün ısı durumundan da bahsedelim. Hemen söyleyebiliriz ki G4, One M9 kadar ısınmıyor. Arka yüzeyin deri kaplamalı olması, ısıyı metalik malzemeden daha iyi çevreliyor. Örnek vermek gerekirse stres testine soktuğumuzda 15 dakika sonunda 46 dereceye ulaşan G4, aynı testte yaklaşık 5 dakika süre sonunda 48 dereceye erişen One M9'dan iyi seviyede olduğunu böylece gösteriyor.
Kamera
Gelelim LG G4'ün çok konuşulan kamerasına. G4'ün arka kamerası 16 MP, ön kamerası ise 8 MP. Bu da 13 MP'lik G3'ün arka kamerasının ve 2.1 MP'lik ön kamerasının daha gelişmiş şekliyle karşımıza çıktığını gösteriyor. Elbette iş burada bitmiyor. G4, ayrıca G3'ün f/2,4 diyafram açıklığını da f/1,8'e düşürüyor. Bu da düşük ışıklarda daha yüksek performans demek.
Kamerada yine güncellenen özellikler arasında optik imaj sabitleyici bulunuyor. OIS 2.0'la birlikte sallanmalara karşı iki kat daha dirençli yapıya bürünen kamera, bu sayede hareketli anlarda fotoğraf çekerken veya video kaydı yaparken, titrek görüntülere dirençli yapıya kavuşmuş.
G4'le yaptığımız fotoğraf çekimlerinde özellikle gün ışığında keskin detayların ortaya çıktığını gördük. Özellikle iPhone 6 ile Galaxy S6'nın kameraları dikkate alındığında G4'ün gün ışığında daha net fotoğraflar çektiğini söylemek gerek. Düşük ışık koşulları altındaki fotoğraflarda hala biraz daha çalışılması gerektiğini düşünüyoruz. Düşük ışık koşullarında otomatik modda belki fena olmayan fotoğraflar yakalanabiliyor, ancak arayüze eklenen manüel çekim moduyla bunu aşmak mümkün. Bu mod o kadar detaylı biçimde hazırlanmış ki, telefona profesyonel çekim özellikleri kazandırıyor. Bu noktada flaştan da bahsetmek gerekli. G4'ün iki tonlu flaşı oldukça güçlü ve gece çekimlerinde yakından çektiğiniz fotoğraflarda flaş patlaması belirgin biçimde ortaya çıkıyor. O nedenle mesafeyi iyi ayarlamanız gerekli.
LG G4, RAW desteğini bizlere getiriyor. Şimdilerde One M9 da yazılım güncellemesiyle RAW desteği vermeye başladı. Öte yandan S6 ve S6 Edge'e de RAW desteğinin yakın zamanda eklenmesi bekleniyor.
Örnek fotoğraflar
Özetle
Sonuç olarak toparlayacak olursak, uzun zamandır beklediğimiz LG G4, beklediğimize değen bir model olmayı başarıyor. Deri kaplaması ve kavisli yapısıyla rakiplerinden fark yaratan telefonun, tasarım olarak metalik malzemenin görünümü kadar çekici olduğunu söylemek zor. Fakat elit olduğunu da belirtmek gerekli.
Telefonun ekranı ve arabirimi gerçekten başarılı, performans konusunda da rakip amiraller kadar iddialı bir model olmuş G4.
G4'ün gözle görülür en büyük handikaplarından biri ise pil ömründe ortaya çıkıyor. Telefonla günü çıkartıyorsunuz belki ama yoğun kullanımlarda telefonu gün içinde şarja bağlamanız gerekebilir, şimdiden uyaralım.
Kameraya dönersek, özellikle eklenen manüel çekim moduyla iyi sonuçlar almak mümkün. Özellikle gün içinde çekeceğiniz fotoğraflardan fazlasıyla memnun kalacaksınız diye düşünüyoruz, ancak arabirim daha kolaylaştırılabilirdi kanaatindeyiz.
Öte yandan G4'te herhangi bir parmak izi okuyucu, dahili kablosuz şarj ve suya koruma gibi özellikleri göremiyor olmamız da üzücü elbette.
Son olarak gelen bilgilere göre G4'ün fiyatının 2400 TL dolaylarında olması bekleniyor. Eğer sürpriz olmaz da fiyat daha üst seviyelere tırmanmazsa G4'ün rakipleri arasında iyi rekabet edeceğini düşünüyoruz. Özellikle tasarımıyla farklılık yaratan G4'ü yakından incelemekte yarar var.
Kimler Almalı
LG G4, deri kaplamalı tasarımıyla farklı bir model sahibi olmayı isteyenlere hitap ediyor. Üst segment rakipleriyle iyi bir mücadele gösteren G4, geniş kamera seçeneklerine sahip olmak isteyen kullanıcılar tarafından da incelenebilir.
Alternatifleri
LG G4'e alternatif olarak elbette Samsung Galaxy S6, Galaxy S6 Edge ve HTC One M9'u önerebiliriz.