XPG Alpha Wireless İnceleme
İkinci nesil XPG farelerinin ilk üyesi olan XPG Alpha Wireless'ı inceledik.
- Kaliteli malzeme
- Son derece ergonomik
- Yüksek performans
- Süzülme hissi çok başarılı
- Test ürününde bazı işçilik problemleri vardı
- Pil dayanımı uzun sayılmaz
Teknoloji sektörünün köklü firması Adata’nın performans divizyonu olan XPG oyuncular tarafında oldukça iyi bir imaja sahip. Birbirinden farklı ürünleriyle piyasada yerini sağlamlaştırmak adına sağlam adımlar atan firmanın ilk nesil çevre donanımlarını geçtiğimiz yıllarda test etmiş ve sonraki nesilde çok daha yenilikçi ve başarılı ürünler göreceğimize emin olduğumuzu söylemiştik.
Alpha da tam olarak bu yolda ilerleyen, kalite ve performansıyla üst sınıfta değerlendirebileceğimiz, kablosuz bir oyuncu faresi.
XPG Alpha ilk bakışta Razer Basilisk’i andıran ergo bir tasarıma sahip. Başparmak desteği hali irice ve son derece rahat. Sert plastikten gövdede herhangi bir yumuşak veya kauçuk kaplama kullanılmamış ama malzeme kalitesi son derece başarılı. Parmak desteklerinin olduğu yerde dokulu bir yüzey kullanılması sayesinde kavrama hissi son derece başarılı. Tabii ergo deyince şunu da eklemek gerekiyor, fare sol elini kullananlara uygun değil.
Hemen dikkat edeceğiniz diğer şey, kablosuz bir fare olmasına rağmen dev RGB bölgeleriyle donatılmış olması. Elbette RGB demek pil ömründe ciddi bir azalma demek ancak fareyi kablolu olarak kullanmak isteyenlerin bu güzel ışık gösterisinden mahrum kalmalarını istememiş XPG. XPG Prime yazılımı üzerinden bu ışık gösterisini dilediğiniz gibi değiştirebilmeniz de mümkün. Aynı yazılım sayesinde macroları ayarlayabiliyor ve farenin performans ayarlarını da kendinize göre düzenleyebiliyorsunuz.
XPG Alpha ortanın üstü diyebileceğimiz (128mm x 78mm x 40mm) ebatlarda bir fare. Ağırlığı ise 2.4Ghz dongle takılı değilken 78 gram. XPG’nin exoskeleton adını verdiği gövde yapısı, heybetli gözüken bu farenin aynı zamanda hafif kalmasını sağlamış. 60 milyon tıklama ömürlü Omron anahtarlar (D2FC-F-K 60MN) oldukça yeni, piyasada çok fazla yayılmamış bir seriden. Çalışma güçleri hayli düşük, hafif diyebileceğimiz türde anahtarlar. Fazla gürültülü de değiller. Ben kendi adımıza ilk kez kullandık ve çok beğendik, Kailh GM8.0’a yakın bir hisse sahipler. Yandaki fonksiyon tuşları oldukça büyük ancak büyük bir eliniz yoksa öndekine ulaşmakta bir miktar zorlanabilirsiniz. Farenin tekerleği ise tamamen sessiz ve tadında bir sertliğe sahip. Sayfalarda gezerken sizi yormuyor.
Teknik tarafa gelirsek, XPG bu modelde bir kablosuz fareye son derece uygun bir sensör olarak PAW 3335’i tercih etmiş. 16000dpi’a kadar hassaslığı destekleyebilen, 40G hızlanma ve 400 IPS hıza kadar çıkabilen bu sensör düşük güç tüketimi ve yüksek performansı bir arada sunabiliyor. Yineleme hızı desteği ise 1000Hz ki fazlasıyla yeterli. Lift-off distance da ayarlanabiliyor (2-3mm) bu arada ama 2mm’nin olması gerekenden birazcık daha iyi olduğunu da belirtmek gerek.
410mA batarya maksimum 60 saate kadar dayanıma sahip, bu RGB aydınlatma açıldığında üçte birine kadar düşebiliyor. Eğer daha uzun bir dayanım istiyorsanız 2.4Ghz modundan Bluetooth moduna geçiş yapabilirsiniz. Kabloyla kullanmak isteyenlere kötü haber, 1.8m uzunluğundaki örgü kablo oldukça sert ve kutudaki katlama izlerini koruyor.
Alt kısma gelirsek, 2.4Ghz dongle yuvası burada, farenin içinde taşınabilmesi de çok önemli bir artı. Ayrıca PTFE skatezler kocaman ve saf olmayan bir PTFE skatezde gördüğümüz en iyi süzülme performanslarından birisine sahipler. Maalesef bize gelen basın sampleında bu skatezlerin yapışkanı oldukça zayıftı ve fareden düşmelerine neden oluyordu. Bunun satışa çıkan ürünlerde tekrarlanma ihtimali pek yok açık konuşmak gerekirse, o yüzden ciddi bir puan kırmama kararı aldık.
Sonuç
Sonuç olarak XPG, Alpha ile orta-üst sınıfa şık bir geçiş yapmış. 60$’lık fiyatı onu 1000 TL bandı civarına veya biraz aşağısına koyacaktır ama burada tutunabilecek kadar iyi bir ürün olduğunu söylemem gerekiyor. Eğer kablosuz, çok fonksiyonlu bir fare arıyorsanız buraya bakabilirsiniz.