Logitech Lift İnceleme

• İnanılmaz ergonomik tasarım
• Hem sağ hem sol el seçenekleri var
• Sessiz yapı
• Yüksek performans
• Logitech Flow gibi üretkenlik özellikleri
• DPI düğmesinin yeri

Bugün alışılmadık bir tasarıma sahip, ancak bu tasarımı sayesinde ekran başında uzun çalışma sürelerinde elinizi yormayacak bir fare seçeneği olan Logitech Lift modelini yakından tanıyacağız. Eğer bugüne kadar bu tür tasarıma sahip bir fare görmediyseniz, aslında bunun yeni olmadığını söyleyelim. Dikey fareler, elinizi üzerinde yatay olarak değil de, dikey olarak tuttuğunuz bir fare türü. Bu farelerin yapılış amacı ise, yatay farelerin çok sık kullanımında ortaya çıkan bilek ve kol ağrılarını hafifleterek daha ergonomik bir kullanım sunmaları. Özellikle carpal tunnel sendromu yaşayanlar tarafından tercih edilir. Açıkçası bir süredir benim de kolumda süregelen bir ağır var ve bu nedenle bir süredir ben de bu fareyi kullanıyorum. Alışması ilk başta evet zor geliyor, ancak sonrasında rahat ettirdiğini söyleyebilirim.

Logitech’in daha önce de bu tür ürünlerini incelemiştik. Logitech’in MX Vertical isimli bir modeli vardı. O fare de benzer bir kullanım şekline sahipti, ancak boyutları biraz büyüktü. Bu nedenle küçük elli kullanıcılar için pek uygun değildi. Ancak Logitech Lift, orta ve küçük elli kullanıcılar için de fayet ergonomik bir seçenek oluyor. Ayrıca çok daha sessiz olduğunu söyleyelim.

Logitech Lift’in pek çok özelliği var bunlardan bahsedeceğiz, ancak önce en önemli yönü olan tasarımla sözü açalım. Elimizdeki Logitech Lift, fareyi sağ eli ile kullananlara özel bir model, fakat bu farenin sol el tasarımı da var. Dikey farelerin ne kadar çok yönlü olmadığı düşünülse de böylece çok nadir bulunan bir seçenek oluyor. Ayrıca elimizdeki model beyaz renkli olsa da yine pembe ve siyah renkli seçeneklerinin olduğunu da söyleyelim.

Logitech Lift, dediğimiz gibi dikey bir fare. Elinizi üzerine dikey olarak yerleştiriyorsunuz. Farenin dikey tasarımı, elinizi, bileğinizi ve önkolunuzu daha ergonomik bir konuma getirmek, çapraz karpal bağ üzerindeki baskıyı azaltmak ve genel olarak kas hareketlerini azaltmak için bu şekilde tasarlanmış. Elin doğal tutuş pozisyonuna uygun olması için ise, farenin şekli optimal 57 derecelik bir açı ile oluşturulmuş. Dediğimiz gibi alışması ilk etapta kolay değil, fakat bir süre ısrarla kullandığınızda alışıyorsunuz. Uzun kullanımda da gerçekten rahat ettirdiğini göreceksiniz. Bu arada bu tür farelerin, özellikle bilgisayar üzerinde çizim yapanlar tarafından da tercih edildiği bilgisini verelim.

Farenin yüzeyi mat plastik bir gövdeden oluşuyor. Avucunuzun oturduğu yerde yumuşak, kauçuksu bir malzemenin kullanılması neticesinde iyi bir hissiyat sağladığını da belirtmemiz lazım. Üzerinde 6 tane tuş var. Bunlardan 2’si tam başparmağın altına geliyor ve ileri - geri fonskiyonlarını yerine getiriyor. Sol tık ve sağ tık yine ergonomik şekilde parmakların altına serilirken, ortada kaydırma tekerleği var. Bu kaydırma tekerleğine Logitech SmartWheel adı vermiş. Özelliği ise satır satır düzenleme yaparken veya belgeler arasında hızla gezinirken size ayak uydurması. Sayfalar arasında çok hızlı da olabiliyor, adım adım kaydıracağınızda ise nokta atış yapmanıza imkan tanıyor; fazlasıyla sezgisel.

Logitech Lift, 400 ile 4000 arasında DPI seviyesine sahip. DPI ayarını da farenin sırtındaki düğmeden yapıyorsunuz. Evet, DPI düğmesinin erişimi biraz zor, fakat zaten bu tuşa sürekli basmanız gerekmeyeceği için önemi de yok.

Logitech Lift, 1 adet kalem pil ile çalışıyor. Logitech, bu pil ile farenin pil ömrünün 24 aya kadar gideceğini söylüyor. Bunu öğrenmek için önümüzde uzun bir zaman var ancak kuvvetle muhtemel doğrudur. Ancak tabii ki bu Lift’i nasıl kullanacağınıza bağlı olarak değişecektir. Zira yaklaşık 1.5 haftadır düzenli olarak kullanıyorum, fareyi bu süreçte hiç kapatmadım ve pil ömrü yüzde 95’e düştü. Eğer kullanmadığınız durumlarda altındaki anahtardan fareyi kapatırsanız 2 yılı görmeniz gayet mümkün gibi görünüyor.

Pil kapağını, üzerine bastırıp çekerek kolayca açabiliyorsunuz. Burada ayrıca fareyi bilgisayarınıza kablosuz olarak bağlayabileceğiniz USB dongle da yer alıyor. Evet, Lift kablosuz yapıda bir fare ve USB alıcı ile çalışıyor. Ancak ayrıca Bluetooth bağlantıya sahip olduğunu da söyleyelim.

Logitech Lift, 3 farklı cihaza aynı anda bağlanabiliyor. Logitech’in Flow adını verdiği teknolojiye sahip olan Lift, altında bulunan Easy-Switch tuşu ile bağlı olduğu 3 cihaz arasında hızlıca geçiş yapabiliyor. Sadece bu da değil, bu fare ile 3 cihaz arasında dosya taşımak da kolaylaşıyor. Yapmanız gereken şey sadece yazı, fotoğraf veya dosyayı bir cihazdan kopyaladıktan sonra, diğerine yapıştırmak; hepsi bu kadar. Ancak bunun için Logi Options yazılımını kurmanız gerekiyor ki zaten farenin üzerindeki tuşları özelleştirmek için de bu yazılımı kullanıyorsunuz. Bu yazılımda farenin üretkenlik özelliklerinin kilidini açabiliyor ve kalan pil ömrünü de görebiliyorsunuz.

Sonuç

Sonuç olarak açıkçası biz kullandığımız süre içinde Logitech Lift’ten fazlasıyla memnun kaldık. Fare kullanmaktan dolayı kolunuz ağrıyorsa ya da bir türlü rahat edemiyorsanız denemenizde fazlasıyla yarar görüyoruz. Fazlasıyla hafif olması, tuşlarının çok sessiz çalışması ve performansıyla kesinlikle övgüye değer bir model. Eğer eliniz küçük ya da orta büyüklükteyse elinize tam olarak oturacaktır. Avuç içiniz çok geniş ya da daha uzun parmaklarınız var ise o zaman da benzer yapıdaki MX Vertical modelini değerlendirebilirsiniz. Logitech Lift’in fiyatı ise 1400 TL dolaylarında.