Zuckerberg, AB Görüşmesini Ciddiye Almadı
Avrupa Birliği ile görüşen Facebook CEO'su Mark Zuckerberg'e yönelen bir çok soru, yine cevapsız kaldı!
Avrupa Parlamentosu'nda yapılan önemli duruşmada, Facebook CEO'su Mark Zuckerberg gizlilik endişelerinden sahte haberlerin yükselişine kadar birçok soruyla karşı karşıya kaldı. Ancak Zuckerberg'in cevaplarının çoğu, daha önce duyduklarımıza benziyordu ve AB milletvekillerinin özel kaygılarının neredeyse hiç birine değinilmedi.
Beklendiği gibi, duruşmada yer alan pek çok soru 25 Mayıs'ta yürürlüğe girecek AB Genel Verilerin Korunması Yönetmeliği (GDPR) nedeniyle gizlilik etrafında yoğunlaştı. AB Parlamentosu Üyeleri, Facebook kullanıcılarının kendi verileri üzerinde tam bir kontrole sahip olup olmadıklarına, Facebook'un GDPR'ye uymayı planladığı konusunda ayrıntılı bir açıklama yapıp yapmayacağına, ayrıca Cambridge Analytica skandalının bir daha asla gerçekleşmeyeceğini garanti edip edemeyeceği konusunda sorular soruldu. Bunun yanı sıra bir kullanıcının hedefli reklamcılıktan tamamen vazgeçebileceği bir iş modelinin ne zaman geliştirileceği soruldu. Diğer önemli bir soru ise, Facebook'un WhatsApp ve Instagram arasında veri alışverişi yapılıp yapılmadığını hakkındaydı.
Sahte haberler hakkında ise, Facebook'un sahte hesap sayısını azaltmak için ne yapacağını soruldu. Bu çeyreğin sonuna kadar sahte hesapları yok etmeyi garanti edip edemeyeceğini ve Facebook'un artık herhangi bir harici manipülasyona izin verip vermeyeceği de sorular sorular arasındaydı. Görüşme sırasında tekelcilik konusunda da bazı sorular soruldu ve Facebook'un diğer sosyal medya platformlarını geçmek için uyguladığı politikalar sorgulandı.
Zuckerberg bu soruların çoğuna daha önce duyduğumuz açıklamalarla cevap vermeye çalıştı. Oturumun formatı desteklemediği için takip soruları da sorulamadı ve yine birçok önemli konu belirsiz cevaplarla kapatıldı. Ayrıca bazı soruların art arda grup halinde sorulması, cevap sırası geldiğinde Zuckerberg'in bazı soruları atlamasına yardımcı oldu.
Yine de Zuckerberg, 25 Mayıs GDPR kurallarına tamamen uyulacağının altını çizdi. Cambridghe Analytica benzeri şirketler hakkında ise Facebook'un araştırma yapmaya devam ettiğini, ancak elle tutulur bulguların ortaya çıkması için aylarca beklemek gerekebileceğini söyledi.
Sahte haberler ve nefret söylemleri konusunda daha önce söylediklerini tekrarlayan Zuckerberg, yapay zekanın bu konuda her geçen gün daha verimli hale geldiğini, yine de hiçbir zaman mükemmel olamayacaklarını bildirdi.
Zuckerberg, Facebook'un bir tekel olduğunu kabul etmedi, "insanların iletişim için çok fazla araç kullandığı çok rekabetçi bir alandayız" dese de, bazı spesifik antitröst endişelerine değinmedi. Bir milletvekili, Facebook'un tekel olmadığından emin olmak için soruşturma ve incelemeye izin verip vermeyeceği ve Facebook'un Messenger ve Whatsapp'ı bölmek isteyip istemediğini sordu. Zuckerberg bu sorulara cevap vermedi.
Gizlilik ile ilgili diğer bir soru ise bir AB üyesinin Facebook'un platformu bırakan kullanıcıların verilerini topladığı, ancak Facebook'un reklamlarını ve analiz araçlarını kullanan web sitelerini ziyaret edebilecekleri "gölge profilleri" ile ilgili sorular sormasıydı. Facebook bu verilerle ne yapıyor ve platform dışındaki kullanıcıların şirketin topladığı bu verileri görüp göremeyeceğini soruldu. "Facebook'un bizi takip etmemesi için interneti kullanmayı tamamen bırakmak zorunda mıyız?" sorusu akıllara kazındı.
Zuckerberg başlangıçta bu soruya cevap vermek istemedi ama sonunda birkaç AB Parlamentosu üyesinin ısrarlı çabaları sonuç verdi. Zuckerberg, bu gölge profillerine kötüye kullanımı engellemek için kullanıldığını söyleyerek itiraf etti. "Güvenlik açısından, topluluğumuzdaki insanları korumaya devam etmenin önemli olduğunu düşünüyoruz" dedi. Fakat yine de, takip eden sorulara ve kaygılara cevap vermedi.
Avrupa için Liberaller ve Demokratlar İttifak Grubu'ndan Guy Verhofstadt'ın şu sözleri oturumun genel temasını özetler nitelikte: "Kendine nasıl hatırlanacağını sormalısın. Dünyamızı ve toplumlarımızı zenginleştiren Steve Jobs ve Bill Gates'le birlikte üç büyük internet devinden biri olarak demokrasilerimizi ve toplumlarımızı yok eden bir dijital canavarı yaratan deha konumunda olabilirsin."