Yeni bir Kanser Aşısının Testlerinde Pozitif Sonuçlar Elde Edildi
Yeni bir kanser aşısı denemesi, erken laboratuvar testleri sonrasında pozitif sonuç verdi. Bu durum, kansere karşı uzun yıllardır devam eden çalışmalar için önemli bir dönüm noktası olabilir.
İnsan hücreleri ve fareler üzerinde yapılan erken laboratuvar
testlerinde, farklı çeşitlerde kanserlere karşı bir
aşı pozitif sonuçlar verdi. Clinical and
Translational Immunology'de yayımlanan bir makaleye göre
Avurturalya'da Queensland Üniversitesi işbirliği ile
Translational Araştırma Enstitüsü tarafından
geliştirilen aşı, immün sisteminin belirli tümörleri tanıması ve bu
tümörlere saldırması konusunda ümit veren sonuçlar üretti.
Bu sonuçlar, araştırmacıların on yıllardır üzerine çalıştığı büyük ölçekli bir kanser aşısının geliştirilmesi için devasa bir destek olabilir. Ekip, aşının pek çok farklı kansere uygulanarak gelişimlerini durdurabileceğini veya tamamen engelleyebileceğini düşünüyor.
Baş araştırmacı Doçent Doktor Kristen Radford'un bir basın açıklamasında söylediğine göre bu aşının kan kanserleri ve göğüs, akciğer, renal, yumurtalık, pankreas kanserleri dahil olmak üzere kötü huylu kitleleri yok etmekte kullanılabileceği ümit ediliyor.
Bir kanser aşısı fikri yeni bir şey değil ve Dünya genelinde pek
çok farklı araştırma ekibi, çok uzun zamandır çeşitli adaylar ile
klinik denemeler gerçekleştiriyor. Bu aşılar, diğer herhangi bir
hastalığa karşı olan aşılar ile aynı şekilde, yani kanser
hücrelerinde gözüken proteinleri içererek çalışıyorlar. Bağışıklık
(immün) hücreleri bu proteinleri tanıyor ve proteine sahip olan
hücreleri yok ederek bunlara karşı bir bellek oluşturuyor. Aynı
proteinler daha sonra kanser hücrelerinde ortaya çıkınca da
bağışıklık sistemi hızlı bir şekilde bu proteinleri tanıyarak yok
ediyor.
Yeni aşı ile yapılan ilk testler, aşının tümöre özel proteini başarılı bir şekilde teslim ederek bir immün tepkisi oluşturduğunu gösterdi ve listelenen kanserlere karşı güçlü bir immünoterapi adayı olabileceğini ortaya çıkardı.
Radford, ümit veren sonuçların yanı sıra bu aşının şu anda geliştirilmekte olan diğerlerine göre çok daha kullanılabilir olacağını da söylüyor. Radford'un söylediğine göre öncelikle aşı "raftan alınan" klinik seviye formülasyonlar ile üretilebiliyor ve bu da hastaya özel aşılarda bulunan finansal ve lojistik sorunlarını büyük ölçüde ortadan kaldırıyor. Bu prototip aşının ikinci bir avantajı ise, tümöre özel immün tepkilerini tetiklemek için gereken kilit tümör hücrelerini hedef alıyor ve bu şekilde tedavinin potansiyel etkisini en üst seviyeye çıkartırken potansiyel yan etkileri en aza indiriyor olması.