Xbox One detaylı testte!
Microsoft'un yeni nesil konsolu sonunda elimize ulaştı! İşte detaylı testimiz ve son kararımız...
Kurulum
Xbox One'ın kurulumu PS4'e göre biraz daha uğraşlı olsa da o kadar karışık bir iş değil. Güç ve HDMI kablolarının yanı sıra, Kinect'i de özel kablosunu kullanarak sisteme bağlamanız gerekiyor.
Konsolla TV izlemek istiyorsanız (ki şu an Türkiye'de bu mümkün değil), bunu sistemin HDMI-in portunu kullanarak yapmanız gerekiyor.
Xbox One'ı ilk açtığınızda ekrana "birinci gün yamasını" indirmeniz için bir sihirbaz geliyor. Giriş ekranına ulaşabilmek için 2GB'lık ilk gün yamasını yüklemeniz şart. Ancak hemen Xbox One'ın internetini kesmeyin; tek oyunculu oyunlar internetsiz oynanabilse de buluttan gelen birçok işlev var.
Mağazaya girin ve sıradaki uygulamaları indirin. Bunun ardından kurulum tamamlanacak.
Kararımız
Xbox One, oyunlardan filmlere size her şeyi bir arada sunmayı amaçlıyor. Peki konsol, gerçekten de oturma odanızı fethedecek kadar iyi mi?
Xbox One'ın çıkış oyunları, PS4'e göre daha güçlü. Dead Rising 3'te çılgınca zombi patlatmak bir yana, Ryse ile sistemin büyüleyici grafik gücünü görebiliyorsunuz. Bunun yanında oyun videolarınızı paylaşmak konusunda PS4'e göre daha özgürsünüz. Arayüz oldukça hızlı ve kişiselleştirilebilir. Sistemin bekleme konumundan çıkması 13 saniyeden kısa sürüyor ve menüler oldukça hızlı hareket ediyor.
Bununla birlikte ekranı bölmek, düşündüğünüz kadar faydalı bir işlev değil. Performans konusunda sorun olmasa da yan yana çalıştırmak istediğiniz çok az uygulama olacak. Bu işlev, fare ve klavyeyle kullandığınız Windows 8 için daha uygun gibi görünüyor.
Kinect'in ses algılaması beklediğimiz kadar iyi değildi. Zaman zaman "Xbox on" komutunu bile algılayamadığı olmadı. Bunun yanında Xbox Live'ın da geliştirdiğini söylemek zor. Gold üyelik ise hala PS Plus'tan pahalı.
Ancak Microsoft'un Kinect'e vereceği gramer dersi, medya entegrasyonunda yapılacak geliştirmelerle konsol daha iyi hale gelecek. En önemli olan şeylere ise zaten sahipsiniz ve aslında beklemenize hiç gerek yok: Müthiş oyunlar, sağlam bir arayüz ve stabil sunucular, size saatlerce çevrimiçi oyun keyfi vadediyor. Kinect'le konuşmaktan Game DVR ile oyunlarınızı videoya kaydetmeye konsolu kullanmak, bizim için büyük bir keyifti. Yeni konsolun Xbox 360'ın başarısını tam kaldığı yerden devam ettireceğini tahmin edebiliyoruz.
Xbox Live ve kararımız!
Xbox Live
Xbox One artık daha fazla çevrimiçi işleve sahip, dolayısıyla Xbox Live için 60 dolarlık ödemeyi yapmamak, daha da kısıtlı olmanız anlamına geliyor. Game DVR ile kayıtlarınızı karşıya yüklemek ve oyunlarınızı buluta kaydetmek için Gold hesabına ihtiyacınız var. Tabi ki çevrimiçi oyunları oynayabilmek için bir Gold hesabı satın almış olmanız şart.
Xbox 360'daki hesabınız Xbox One'a otomatik olarak aktarılıyor. Xbox One'daki Live ise 360'tan bildiğimiz Live ile hemen hemen aynı hizmet. Arkadaşlarınıza mesaj gönderebiliyor, sesli grup sohbetlerine katılabiliyor ve direkt olarak oyuna girebiliyorsunuz. Sesli mesaj kaydedip göndermeniz ise artık mümkün değil.
En azından kaliteli bir hizmet için ödemede bulunuyorsunuz. Live, sunucuları ilk gün kalabalığında bile yavaşlamadan hizmet vermeyi sürdürdüler. Dead Rising 3, Battlefield 4 ve Call of Duty: Ghosts'u hiç sorun yaşamadan oynayabildik. Konsol içinden çıkan kulaklığın ve mikrofonun sunduğu ses, oldukça keskindi ve Xbox 360'dakinden bile daha iyiydi.
Xbox 360 sunucularından oyun indirmek, PS4'te olduğu kadar kolay ve akıcı. Oyunları PS4'te olduğu gibi indirdiğiniz sırada oynamaya başlayabiliyorsunuz.
Oyunlar
Xbox One'da herhangi bir oyunu oynayabilmek için onu kısmi olarak sabit diske yüklemeniz şart. Kurulum süreleri PS4'e göre biraz daha uzun, ancak fark çok da büyük değil. Örneğin Madden for Xbox One'ı yüklerken yüzde 25'e ulaşmak, 6 dakika aldı. PS4'te ise aynı aşamaya 2 dakikada geliyorsunuz.
Yükleme süreleri iki sistemde de bize sorun teşkil etmiyor. Eve gelir gelmez yeni oyununuzu sürücünüze yerleştirmek iyi bir fikir olabilir. Bu sayede siz hazır olana kadar oyununuz da yüklenmiş olacak.
Xbox One'ın PS4'e göre bir avantajı, oyunları oynayabilmek için diski takmanızı gerektirmemesi. Oyunu yükledikten sonra Xbox One sizden diski takmanızı istemiyor.
Grafik ve oynanışa gelirsek, öncelikle Xbox One'daki oyunların 720p, PS4'tekilerin ise 1080p'de çalıştığını söylemeliyiz. Dolayısıyla Battlefield 4, Call of Duty: Ghosts and Assassin's Creed: Black Flag gibi oyunların PS4 sürümleri, daha keskin görsellere sahipler. Ancak bu farkı görebilmek için ekrana dikkatle bakmalısınız.
720p ve 1080p arasındaki farkı Microsoft'un gelecekteki oyunlarda kapatması gerekecek. Ve bu gelişmeyi merakla bekliyor olacağız.
Xbox One, grafik açısından PS4 kadar güçlü olduğunu gösterecek özel oyunlarla geliyor. Büyüleyici görünen Ryse: Son of Rome ve Forza Motorsport 5'in, PS4'teki oyunlardan geri kalır bir yanı yok.
Performans ve oyunlar
Performans
8 çekirdekli AMD işlemci, 8GB DDR3 RAM ve 32MB çok hızlı ESRAM ile gelen Xbox One, depolama olarak 500GB'lık bir sabit diske sahip. PS4'ün aksine mekanik sürücünüzü rahatça, garantinizi bozmadan çıkarmanız ve onu bir SSD ile değiştirmeniz pek mümkün değil.
Windows 8'i kullandıysanız, yeni Xbox One'ın arayüzünde hiç yabancılık çekmeyeceksiniz. Kutucuklardan oluşan giriş ekranı, Pins, Home ve Store olarak 3 bölüme ayrılmış. Arayüzü bir miktar özelleştirmeniz, kutucukların rengini değiştirmeniz mükün. Ancak ekranlarınız, genel olarak son eriştiğiniz uygulamalardan ve oyunlardan oluşuyor.
Xbox One uygulamaları
Xbox 360 gibi Xbox One da bir seri uygulamayla geliyor. Bunların çoğu video akışına yönelik, ancak SkyDrive, Skype gibi dosya paylaşımı ve iletişim araçlarına da sahipsiniz.
Kinect'in ilginç, aynı zamanda biraz da korkutan bir özelliği ise yüzleri tanıyabilmesi ve buna göre oturumunuzu açabilmesi. Kinect sadece oturum açmakta yüzünüzü algılamakla kalmıyor, gamepad'i tanıdığı bir kişiye verirseniz profili otomatik olarak değiştiriyor.
Yeni Kinect'in infrared özelliğini kullanarak "Xbox on" dediğinizde TV'nizin otomatik olarak açılmasını sağlayabilirsiniz. Ancak bu işlevi kullanmasanız daha iyi; çünkü TV'niz zaten açıksa bu sefer konsolunuz onu kapatıyor.
Kinect, sunduğu seçeneklerle Xbox One'ın arayüzünü tamamlıyor. Konuşma, vücut hareketleri ve denetim girişi arasında rahatlıkla geçiş yapabiliyorsunuz. Sunulan seçeneklerin sayısı ise etkileyici.
Bu arada Kinect'in kapalıyken de (daha doğrusu bekleme modundayken) sizi sürekli olarak dinlediğini söyleyebiliriz. Aksi halde sanırız "Xbox on" dediğinizde sistemi açamazdı. Kinect'i kullanmayabilirsiniz, ancak onun getirdiği ek ücretten kurtulma şansınız yok (Xbox One bildiğiniz gibi PS4'ten 100 dolar daha pahalı, en azından yurt dışında).
Kinect'teki dahili Skype desteği ise çok başarılı. Skype sayesinde Wi-Fi üzerinden ücretsiz videolu sohbetler yapabiliyorsunuz. Kinect'in optik zoom'u sayesinde katılımcıların yüzleri, her zaman çerçeve içerisinde kalıyorlar.
Xbox One'ın gamepad'i AA pillerle çalışmaya devam ediyor. Sony ise DualShock 3'ten bu yana gamepad'ine şarjlı pil entegre ediyor. Microsoft, bu işlevselliği "Play and Charge Kit" adı altında, 25 dolara, ayrı bir şekilde satıyor.
Xbox One'ın denetiminde DualShock 4'ün aksine hareket işlevleri bulunmuyor. DualShock 4 ise temelde Move'la entegre olarak geliyor. Kinect'e sahip olduğunuzdan bu eksiği atlamanız mümkün, ancak PS4'ün denetimindeki touchpad, hem oyunlarda, hem de büyük "inventory" ekranlarında bizce ona ayrıcalık kazandırıyor.
Xbox One'ın gamepad'i, omzundaki düğmeler haricinde harika bir gamepad. Onu tutmak keyifli bir iş; pili de bir Xbox 360'ın gamepad'i kadar dayanıyor. Siyah renk de bizce yerinde bir seçim olmuş.
Xbox One Kinect
Kinect 2, muhtaç olduğu geliştirmeleri tam anlamıyla sunuyor. Xbox One'ın PlayStation 4'ten 100 dolar daha pahalıya satılmasının nedeni de zaten bu. PlayStation Camera 59.99 dolara satılsa da Kinect'in işlevlerinin yanına yaklaşamıyor.
Yeni Kinect, fiziksel oalrak Xbox 360'ın Kinect'inden daha büyük. Bunun yanında sizi çerçeve içinde tutmak için hareket de etmiyor. Microsoft, bu işlevin yerine yeni Kinect'te optik zoom'a yer vermiş. Kinect'in açısını elle değiştirmeniz mümkün, ancak bunu sadece ilk kurulumda yapmanız gerekiyor.
Xbox One'ın arayüzünü neredeyse tamamen Kinect'i kullanarak dolaşmanız mümkün. Sistemi başlattıktan sonra sadece sesinizi kullanarak bir oyunu çalıştırabilirsiniz. Bununla birlikte komutları algılamada Apple'ın Siri'si kadar iyi olmadığını gördük, ancak bunun zaman içinde güncellemelerle iyileştirilmesi muhtemel. Bir başka küçük sorun ise ekrandaki oku elinizle yönetmek biraz zor olması. "Kasılarak" çalıştığını tarif edebileceğimiz işlev, "tıklamanızı" zorlukla algılıyor.
Yine de Kinect'in temel işlevleri kullanmayı eğlenceli ve rahat bir hale getirdiğini düşünüyoruz. Bir filmi duraklatmak, giriş ekranına dönmek, "snap" işleviyle ekrana yerleştirdiğiniz uygulamalar arasında geçiş yapmak Kinect ile oldukça kolay. Ancak basit komutları bırakıp işi bir adım öteye taşımak isterseniz canınız sıkılabilir. İlginç biçimde bazı çok temel komutlar da sorun çıkarabiliyor. Örneğin "Xbox on" dediğimizde cihazın bunu zorlukla algıladığına şahit olduk.
Yeni Kinect'in infrared özelliğini kullanarak "Xbox on" dediğinizde TV'nizin otomatik olarak açılmasını sağlayabilirsiniz. Ancak bu işlevi kullanmasanız daha iyi; çünkü TV'niz zaten açıksa bu sefer konsolunuz onu kapatıyor.
Yeni gamepad ve yeni Kinect'in sundukları
Xbox 360'in gamepad'i, en iyi konsol denetimlerinden biri olarak değerlendiriliyordu. Bunda gamepad'in doğal renkleri, tetiklerin tam yerinde olması ve her tür oyuna uyum gösteren asimetrik analog çubuk düzeninin etkisi büyük. Xbox One'ın gamepad'inde ise Microsoft, küçük değişikliklerle yetinmiş. En önemli değişiklik, Xbox düğmesinin artık ortada değil üstte yer alıyor olması. Bu, ona yanlışlıkla basma ihtimalinizi düşürüyor.
Gamepad artık daha hafif ve elde pürüzsüz hissedilen, mat bir yüzeye sahip. Analog çubukları kavramak, üzerlerindeki dokulu lastik sayesinde daha kolay.
Tetikler ise force feedback ile güncellenmiş. Bu, ateş açtığınızda veya arabanızı yolun dışına çıkardığınızda bu durumu geri beslemeyle parmaklarınızda hissedeceğiniz anlamına geliyor. Şimdilik büyük bir yenilik gibi görünmese de gelecekte zeki bir oyun geliştiricisinin ortaya çıkıp onu işe yarar hale getirmesi mümkün.
Xbox One ile PS4'ün DualShock 4'ünü karşı karşıya getirirsek, Xbox One'ın denetimini tercih edeceğimizi söyleyelim. Ancak Sony'nin gamepad'inin One'ın denetiminde de olmasını istediğimiz birkaç ek özelliği var.
Smartglass
Xbox 360'ta ortaya çıkan, menüleri tablet veya cebinizle gezmenize izin veren ikinci ekran deneyimi Smartglass, Xbox One'da gelişerek geri dönüyor. Smartglass artık ikinci ekranı kullanarak uygulamaları çalıştırabiliyor. Bazı oyunlar ise yardımcı uygulamalara sahipler. Örneğin Dead Rising 3, telefonunuzla saldırı ve geri çağırma emirleri vermenize, hatta oyun içi haritasına bakmanıza izin veriyor.
Smartglass'ın en beğendiğimiz işlevi ise sunduğu ekran klavyesi oldu. Konsolun ekran klavyesine göre yazmayı daha rahat hale gerine işlev, mesajları okumanızı ve cevaplamanızı son derece kolaylaştırıyor. Smartglass ile web adresleri girmeniz ve Bing'de arama yapmanız da mümkün.
Windows 8 Smartglass uygulaması ise kendi özel işlevleriyle geliyor. Windows 8'li cihazınızdaki bir web tarayıcı sayfasını direk olarak konsola aktarabiliyorsunuz.
Tüm hizmetlerinizi, oturma odanızda aynı anda kontrol edecek bir konsol... Microsoft'un büyük planı, oyunları, kablolu TV'yi, müzik ve filmleri tek sisteme sığdırmaktan geçiyor. Aşırı iddialı gibi görünse de Xbox One, bunların altından kalkabilecek kadar güçlü.
Peki Xbox One, sonradan vazgeçtiği "24 saat internete bağımlılık" gereksinimiyle oluşturduğu olumsuz havayı dağıtabilecek mi? Dahası rakibi Sony'den E3 2013'te yediği darbeleri unutturabilecek mi?
Rakibi Sony PlayStation 4'ten 100 dolar daha pahalıya satılan Xbox One, güçlü çıkış oyunları sayesinde ismini kurtarmaya başlamış durumda. Peki son derece yaygın selefi Xbox 360 karşısında ne kadar şansı var? Tüm bu soruların cevabını detaylı testimizde aradık.
Game DVR
GameDVR sayesinde oyunlardaki en can alıcı anları arkadaşlarınızla paylaşmanız mümkün hale geliyor; "burada olacaktın ki görecektin" cümlesi neredeyse tarihe karışıyor. Entegre işlevi etkinleştirmek için Kinect'e "xbox record that" demeniz yetiyor. Oyun içinideki son 30 saniyeniz, 720p çözünürlüğünde sabit diske kaydediliyor.
PS4'teki kayıt işlevine benzer şekilde, Xbox One'daki Game DVR işlevi de giriş ekranını kaydedemiyor ve geliştiriciler onu belirli bölümler için devre dışı bırakabiliyorlar.
Game DVR'nin PS4'teki kayıt işlevinden en önemli farkı ise sürekli kayıt halinde olmaması. Ancak oyunlar, dilediklerinde DVR'yi harekete geçirecek şekilde programlanabiliyorlar. Örneğin Battlefield 4, rütbe atladığınızda veya bir başarı kazandığınıza bu anı kaydediyor.
Xbox One, kayıtlarınıza PS4'e göre daha rahat erişim imkanı sunuyor. Upload studio sayesinde kayıtlarınızı Microsoft SkyDrive'a yükleyebiliyor, bilgisayarınıza MP4 olarak indirebiliyorsunuz. Kayıtlarınızı herhangi bir araçla düzenleyip istediğiniz siteye yüklemeniz mümkün. Yani Xbox One'daki kayıt işlevi, videoyu sadece Facebook ve PSN'ye yüklemeye izin veren PS4'e göre çok daha esnek.
Xbox One şu an PS4'teki Twitch veya Ustream gibi canlı akış yapma işlevlerine sahip olmasa da bizce oyuncular, videolarına direkt olarak erişip onları düzenleyebilmeyi ve paylaşabilmeyi takdir edecekler.
Snap işlevi ve Game DVR ile kayıt
Windows 8'in giriş ekranına benzer bir giriş ekranına sahip Xbox One, Snap özelliği sayesinde iki uygulamayı aynı anda çalıştırmanıza izin veriyor. Oyun oynarken ekranın bir köşesinde Internet Explorer'ı açık tutmanız mümkün.
Ancak en büyük TV'ler hariç bu işlevin çok faydalı olduğunu söylemek zor. FIFA oynarken bir kenarda gerçek bir karşılaşmayı seyretmek geçerli bir kullanım olabilir, ancak pratikte ekranı bölmek dikkatinizi fazlasıyla dağıtıyor. Web tarayıcısı, Skype aramaları gibi basit işlevler için ekranı bölmek daha çok işinize yarayabilir.
Snap işlevini Kinect'le kullanmak daha da kolay. Sadece "Xbox snap Skype" dediğinizde işlevi çalışır hale getirebiliyor, Skype'ı ekranın bir kenarına sabitleyebiliyorsunuz. Sadece "switch" diyerek uygulamalar arasında geçiş yapmak, aynısını gamepad'le yapmaktan da daha kolay.
Bir uygulamayı ekrandan kaldırdığınızda tüm işlevselliğini kaybediyorsunuz. Örneğin o sırada bir Skype çağrısı yapıyorsanız, çağrınız sonlanıyor.
Snap işlevini kullanırken oyun performansının düşmemesi bizi etkiledi. Ancak bu işlevi muhtemelen çok sık kullanmayacaksınız.
Xbox One Guide
Bu özellik ilk aşamada Türkiye'ye sunulmasa da ABD'liler, HDMI girişini kullanarak konsollarını bir kablolu TV kutusuna dönüştürebiliyorlar. Dahili kılavuz, kanallar arasında dolaşmaya, TV programları arasında arama yapmaya izin veriyor. Tüm bunları Xbox'un gamepad'ini veya Kinect'i kullanarak yapabiliyorsunuz.
Xbox One, üye olduğunuz Netflix gibi akış hizmetleriyle de bütünleşerek aradığınızı bulmanızı kolaylaştırıyor. Örneğin The Matrix'i seyretmek isterseniz, Xbox One Guide bunu nereden izleyebileceğiniz konusunda size yardımcı oluyor. Ancak akış hizmetlerinin çoğunun Türkiye'de çalışmadığını belirtmekte fayda var.
Medya ve oyunlar, TV ekranınızı ikiye bölerek paylaşabiliyorlar. Uygulamalar, aynı Windows 8'de olduğu gibi ekranın belirli bir bölümüne sabitlenebiliyor. Bu sayede örneğin Call of Duty'de çatışırken haberleri seyredebiliyorsunuz.
Özellikleri, kurulum
Xbox One, bir konsoldan fazlasını sunuyor. Öyle ki Microsoft, E3 2013'te oyunları bir kenara atıp medya işlevlerini ve kablo entegrasyonunu göstermekle suçlanmıştı. Üstelik bunlar, ilk aşamada sadece ABD'de çalışacak özelliklerdi.
Xbox One'ın, etkileyici TV ve oyun işlevleriyle geldiğini kabul ediyoruz. Konsol, TV özelliklerini öne çıkarsa da bu, şimdilik ABD'de daha çok hissedilecek.
Xbox One'ın her gün internete bağlanma gereksinimi ise önemli seviyede düşürülmüş görünüyor. Konsolu kutusundan çıkarıp kurduğunuzda giriş ekranına bile gelmeden "1. gün yamasını" indirip kurmanız gerekiyor. Bunun ardından ethernet kablosunu sökebilir veya router'ınızı parçalayabilirsiniz - tek oyunculu oyunlar için internete ihtiyacınız yok.
Yeni Kinect'in tasarımı
Xbox One'ın tasarımı hakkında konuşurken yeni Kinect'ten bahsetmemek saçma olur. Sistemi yeni sihirli gözü takmadan da çalıştırabiliyorsunuz ancak bu, eşsiz ve en etkileyici işlevleri bir kenara bırakmanız anlamına geliyor.
Yeni Kinect de bir önceki Kinect'ten fark edilir derecede daha büyük bir gövdeye sahip. Bunun yanında PlayStation 4 Camera gibi ekranın üzerine monte edilmek üzere değil, onu TV'nizin önünde yerleştirmeniz için tasarlanmış. Aynı konsolun kendisinde olduğu gibi sağ tarafında yanan, beyaz bir Xbox logosu bulunuyor. Aktif olduğunda logonun soluk, kırmızı bir renk yaydığını görüyorsunuz.
Kinect'in altında ise onun sabit durmasını sağlayacak bir lastik bulunuyor. Dolayısıyla yeni Kinect'in TV'nizin önünden kayıp düşmesi oldukça güç. Cihaz yukarıya veya aşağıya eğilebildiğinden oturma odanızda rahatlıkla çalışabileceğini söyleyebiliriz.
Cihazın siyah tasarımının üzerinde slot yüklemeli diskin yanı sıra bir tek parlayan Xbox logosu dikkat çekiyor. Konsolun arka tarafında ise birçok portla karşılaşıyorsunuz. Bunlar arasında ethernet, HDMI çıkışı, güç, S/PDIF, bir çift USB 3.0 portu ve IR çıkışı var. Özel çıkışlardan biri Kinect'i bağlamanıza izin veriyor. Bunların yanında uydudan veya kablo yayınından gelen sinyali Xbox One'a aktarmanıza izin veren HDMI girişine sahipsiniz. Cihazın sol yanında ise üçüncü bir USB portu bulunuyor.
Xbox One'ı kutusundan çıkardığınızda ilk fark edeceğiniz detaylardan bir tanesi, Blu-ray sürücüsünün yanına yapıştırılmış olan uyarı etiketi. Uyarı, Blu-ray sürücüsünde bir disk varken sistemi taşımamamız gerektiğini söylüyor. Pek de hoş görünmeyen bu etiketi rahatça, konsol üzerinde iz bırakmadan çıkarabiliyorsunuz. Dev sistem dik duracak şekilde tasarlanmadığından onu çok fazla taşımanız gerekeceğini de düşünmüyoruz.
Xbox One'ın tasarımı
Xbox One'da ilk fark edeceğiniz detay, onun tam bir canavar olduğu. 274 x 79 x 333 mm ölçülerindeki cihaz, PlayStation 4'ten ve Xbox 364'ten görünür biçimde daha büyük. Konsolun ilk tasarımı, ilk Xbox'un siyah plastik tasarımına geri dönüyor.