VPN Kullanımında 4 Korkutucu Tehlike!
Hemen herkesin engelli internet sitelerine girebilmek için kullandığı VPN'ler, yani Sanal Özel Ağlar hakkında 4 korkutucu tehlike. Hepsi içeride...
İnternet, tehlikeli bir sanal mayın tarlası. Burada bilgilerinizi ve dolayısı ile kendinizi korumanız çok önemli. Wi-Fi bilgilerinizden tutun da, kimlik bilgileriniz, hatta o an karşısında olduğunuz kameranız ve çok daha fazlasının, internette başkalarının eline geçmesini istemezsiniz, değil mi? Kimse istemez elbette, ancak korunma yollarına da pek dikkat ettiğimiz söylenemez.
İnternette korunmak için güvenlik yazılımlarının kullanımı bir hayli önemli elbette. Ancak öte yandan son dönemin popüler uygulamaları halinde olan VPN, yani Sanal Özel Ağ yazılımlarının kullanımı da önem arz ediyor. Peki, neden? İşte size VPN servisleri hakkında 6 korkutucu gerçek:
1. Yüzde 100 gizli (Emin misiniz?)
Bir VPN hakkında en çok söylenen ve bilinen konu, onun yüzde 100 anonim, yani gizli olduğu, değil mi? VPN'ler, kullanıcının şifrelenmiş verisinin dolaştığı özel bir tünel oluşturuyor, evet. Ancak bunun tam olarak yüzde 100 oranda anonim olduğunu garanti etmek çok zor. VPN hizmeti kullanıcının dolaşımını kaydetmediğini ve paylaşmadığını vaat ederse, bunu gerçek olup olmadığını bilmenizin hiçbir yolu yok.
Bu yalnızca işin bir boyutu, diğer kısmı ise daha korkutucu olabiliyor. VPN kullanımlarında ortaya IP ve DNS sızıntıları çıkabiliyor. Bu da bilgisayarınızın internet üzerinde açık hedef haline gelmesini sağlayabiliyor.
2. Coğrafi engel sorunsalı
Kimi web siteleri, coğrafi olarak kullanıma kapatılabiliyor. Pek çok devletin coğrafi olarak pek çok erişim engeli koyduğu çok sayıda internet sitesi yer alıyor. Bunun kilidini ise yine VPN kullanarak açıyorsunuz. Ancak burada da enteresan bir durum olabiliyor.
VPN kullanarak, kendi ülkenizden giremediğiniz web sitelerini girilebilir hale getirebiliyorsunuz, ancak bu defa da bazı durumlarda kendi ülkenizdeki adres engeline takılıyorsunuz. Yani bir nevi, VPN kullanmadan girebildiğiniz yerel ağları, VPN ile kendiniz yasaklamış oluyorsunuz.
Bu belki VPN'lerin kimlik bilgilerinize erişimi için bi tehlike oluşturmuyor, ancak yine de rahatsız edici bir konu olduğu kesin.
3. VPN servisleri tarafından saklanan günlükler
VPN hizmetleri anonim olarak dolaşmanızı sağlıyor. En azından söylenen bu. Ancak burada kullandığınız VPN hizmetinin kaliteli olmasının önemi büyük. En azından kullanıcı da güven oluşturacak kadarıyla. Zira ilk maddede de söylediğimiz gibi, hiçbir VPN hizmetinin yüzde 100 anonim olduğunu bilemiyoruz. Öte yandan servisi kullanırken yaptıklarınızı günlüklerde saklamadığını da öyle.
Hemen her VPN servisi, tamamen anomim olduğunu söylerken, öte yandan günlük kaydı tutmadığı iddiasında da bulunuyor. Doğru olabilir, yanlış olabilir, ancak emin olamayacağınız bu iddia da, en azından mantıklı bir seçim yapmak yararınıza olacak. Neden?
Şöyle ki, kullandığınız VPN hizmeti tamamen ücretsiz ise, sorulması gereken soru şu: Bu servis nereden para kazanıyor? Bu soruyu şöyle cevaplayalım:
Şu sıralar bir VPN servisi olan Hola'nın bu konuda olan davası halen sürmekte. Hola'nın suçlandığı konu ise, kullanıcıların internetini satmak. Evet, Hola, kullanıcıların bant genişliğini farklı kullanıcılara satmak suçundan halen mahkeme koridorlarında. Ayrıca hakkında Botnet oluşturduğu iddiası da var.
Yani diyeceğimiz o ki, ücretsiz bir VPN servisi seçecekseniz de, bu servisin parayı nereden kazandığını da düşünmenizde fayda var.
4. Veri madenciliği
VPN'ler her ne kadar yüksek seviyede gizlilik sağlasalar da, bu sürekli bir durum değil. Bir VPN tüneli üzerinden çok fazla veri dolaştıkça, bu verilerin kötü amaçlar için kullanımına dair çok sayıda fırsat da doğuyor.
Bu adımda unutulmaması gereken nokta, sunucu üzerinden gelen verilerin, yani paylaştığınız verilerin çözülmesi için bir anahtarı var. O nedenle ya çok önemli verilerinizi VPN servisleri üzerinden paylaşmayın, ya da güvenli VPN hizmetlerini tercih etmeye gayret edin. Aksi halde, verileriniz madenciler tarafından işlenerek deşifre edilebilir.