Tüm zamanların en detaylı Iphone testi

CHIP Online test etti: Iphone hakkında bilmek isteyeceğiniz her şeyi bu makalede bulacaksınız...

Uzun zamandır herkesin merakla beklediği Apple Iphone , sonunda geçen ay çıktı. Çıktı çıkmasına ama, yanında da bi sürü tartışma ve yenilikle beraber çıktı. Birçoğunuz bu telefonu yakından gördü ya da merak ediyor olabilir, bu yazımızda bu cihazla ilgili mümkün olan tüm detayları anlatmaya çalışacağız. Şahsen sony ericsson p9xx serileri (UIQ), nokia symbian s60,s70,s80, s90, windows mobile 2003, 2003SE, wm5, wm6 , nokia 9000 serisi telefonların hemen hemen hepsini kullanmış ve hatta hepsine uygulama geliştirmiş bir yazılımcı olarak önceleri pek bir dudak bükerek "neymiş bu iphone?" diyerek biraz şüphe ile yaklaşmıştım, fakat kullandıkça fikrim gerçekten değişti. kah heyecanlanarak, kah mutluluktan gözleri dolarak, bazende "aaa nası yaa, bu nası olmaz bu telefonda" diyerek aşağıdaki yazıyı hazırladım.

Iphone nedir?
Aslına bakarsanız temelde quad band bir gsm telefondan baska birsey degil :) . şaka bir yana bence bir bilgisayar içine "eklenmiş" bir telefon. 599$ ilk çıktığında biçilen fiyattı, fakat daha sonra Apple 200$ indirim yaparak, 399$ + vergi (bu eyalete ve şehire göre değişiyor, ben NewYork'tan aldırdım 34$ vergi tuttu. Ben apple.com dan satın alıp, NewYorkta yaşayan bir arkadaşıma yolladım, o da Türkiye'ye gelirken yanında getirdi.) gibi bir fiyata alabiliyorsunuz. Gerçi bir sürü uyanık memlekette 1.500 YTL ye kadar varan fiyatlarla, tutturabildiğine satıyor. Doğubank'ta falan telefonu 1.000$ civarı bulmanız mümkündür.

Kutudan ne çıkıyor?
Çok şık bir kutu içinde, kulaklık, şarj aleti, dock (beşik) ünitesi, usb senkronizasyon kablosu, AT&T telefon operatörünün sim kartı, ufak bir kitapçık çıkıyor karşımıza. İçinde standart olarak bir yazılım cd si yok, internetten www.apple.com adresinden iTunes isimli programı çekmeniz gerekiyor. Bu program ile her türlü dosya transferi, senkronizasyon, vs herşey yapılabiliyor. Ve malesef başka bir programla (standartta yok ama başka yollarla var) telefona birşey atılamıyor.

Telefonu kutudan çıkarttım, sırada ne var?
Telefonu ilk açtığınızda Apple'dan aktivasyon yapmanız isteniyor. daha sonra da AT&T ile yapmış olduğunuz anlaşmaya istinaden, telefonun gsm özelliğini aktivasyondan geçiriyorsunuz. Herşey yolundaysa, telefon AT&T sim kartı ile çalışır hale geliyor.

Sonrasında eğer yeni bir güncelleştirme varsa(dikkat bu yazıyı sonuna kadar okumadan bunları yapmayın), iTunes güncelleştirmeleri gösteriyor ve gerekiyorsa da telefona yüklüyor. Telefonu kapatmak için yukarıda bulunan tuşa 20 saniye basılı tutarsanız, ekranda kırmızı bir buton çıkıyor, sağa dogru elinizle kaydırdığınızda, telefon kapanıyor. Tekrar açmak için yine yukarıdaki tuşa birkaç saniye basmanız yeterli. Telefonu restart etmek için, üstteki tuş ve ortadaki yuvarlak tuşa 10 saniye basılı tutarsanız, telefon restart oluyor. Aynı zamanda bu "recovery mode" denen bir moda gelmiş oluyor. Bu şekilde telefonu beşiğe koyduğunuzda, iTunes telefonun recovery modunda olduğunu anlıyor. Bu metod daha sonra işimize yarayacak. Elbette bir de Türkiye'de gsm operatörlerine onaylatmak gerekiyor. Bu da aslında kolay, 2007 yılına ait üstünde giriş-çıkış damgası olan herhangi birine ait pasaportla birlikte telefonu Turkcell Extra,avea, Vodafon'a götürüyorsunuz (fatura istemiyorlar), 5 dakikada ücretsiz kayıt altına alıyorlar.

Teknik Özellikler

Genel özelliklere şöyle bir bakmak gerekirse;

- 135gr ağırlık, 115x61x11.6 mm boyutlar, 320x480 pixel çözünürlük
- Apple MacOS 10.4.8 işletim sisteminin "light" yani hafifletilmiş bir versiyonu
- Gprs, Edge, usb 2.0, bluetooth, titreşim
- 8gb standart hafıza
- Kocaman bir ekran
- Kalemsiz, tuşsuz, sadece dokunarak (hemde aynı anda birden fazla parmakla) calisan bir ekran
- Enfes görüntü kalitesi ve kontrast
- Bir ipod müzik çalar
- Bir video oynatıcı
- Wi-Fi kablosuz bağlantı desteği
- Edge-gprs bağlantısı ile kablosuz bağlantı olmayan yerlerde'de internet desteği
- Safari internet tarayıcısı ile tam teşekküllü bir internet canavarı
- İmap, pop3, hotmail destekli mail desteği
- Direkt youtube eklentisi ile, youtube'a girmeye gerek kalmadan youtube'da arama tarama seyretme
- Yüklü Google maps eklentisi ile dünyanın heryerinin haritasına anında ulaşım
- Tam donanımlı bir takvim (outlook calendar ile senronize)
- İnternet destekli anlık havadurumu
- 2 mega pixel kamera
- Accelerometer ve Proximity sensor (hareket,pozisyon,yakınlık ve hız algılama) ile ekranı yana çevirdiğinizde herşeyin yana dönmesi vs gibi özellikler
- Ve tabiki Quad band (GSM900 / GSM1800 / GSM1900 / GSM850) gsm telefon

Harika görünüyor öyle değilmi? hem evet hem hayır :) (hayır kısımlarına yeri geldikçe değineceğim).

Kullanırken başımıza neler gelir?

Şimdi bu yukarıda saydığımız özelliklere tek tek değinelim isterseniz. Öncelikle, bir yazılımcı olarak bence dünyada kullanımı bu kadar basit ve bu kadar güzel macos gibi bir işletim sisteminin, telefona uygulanmış olması ne kadar güzel..(macosx bilindiği gibi linux-unix tabanlı bir işletim sistemi.ben telefona ssh server , apache server, php , perl falan kurdum) nefis ikonlar, basit ve anlaşılır menüler, kocaman ekran klavyesi , kısacası işletim sistemi telefonda harika..
Zaten telefonda tepede açma kapama, ekranda menü tuşu, solda ses açma kapama ve titreşim tuşları haricinde hiçbir tuş yok. Herhangi bir yerde takıldınız mı? Hemen yuvarlak menü tuşuna basıyorsunuz, anında ana menüye dönüyorsunuz. Ayrıca ekranı kocaman olduğu için herşey çok rahat ve kolay anlaşılır durumda.

Telefondaki en büyük yenilik elbette sadece işletim sistemi değil, bence en büyük yenilik "multi-touch" denen, gerçekten harika bir buluş. Aynı anda birden fazla parmak kullanarak işlem yapabiliyorsunuz. Ne işe mi yarar bu? Mesela bir resmi iki parmağınızı kullanarak büyültüp küçültebilirsiniz. Herşey ama herşey bu dokunmatik ekran aracılığı ile kontrol edilebiliyor. Yazı yazarken bile kocaman dolma parmaklarımla nası yazarım diye düşünürken, gerçekten yeterli boyuttaki klavyesi fikrimi değiştirdi. Zaten bazı bölümlerde, özellikle safari'de , ekranı yan çevirdiğinizde, daha büyük bir klavye ile karşılaşıyorsunuz . numara tuşlayacaksanız, sanki tam ekran tuş takımı varmış gibi tuşlara tıklayabiliyorsunuz.
Görüntü kalitesi harika, gerçekten eşşiz bir görüntü kalitesi ve kontrast oranına sahip, gün ışığında bile çok net görüntü veriyor. Ayrıca otomatik ışığa duyarlı kontrast ayarı da var. İsterseniz kendisi kararıp parlayabiliyor. Tek kelime ile kusursuz.

Eh cihaz 8GB, ve zaten apple ailesinin bir üyesi, elbette bu cihazın aynı zamanda bir ipod olması da beklenir. İpod olarak ta çok başarılı, mp3 müzikleri çok başarılı bir ses kalitesi ile çalıyor. Hatta ekranı kapatıp yada menüye dönüp başka birşeyle ugraşırken yada telefonla biri ile konusurken dahi müzik dinlemeye devam edebiliyorsunuz. Bu konuda zaten ipod kendini ispatlamış bir cihaz, bunda da tam bir ipod var. Zaten bu telefon çıktıktan 20 gün sonra, Apple ipod ailesine yeni bir cihaz ekledi "ipod touch". Bu telefonun, gsm özelliği çıkartılmış ve 16gb hafıza eklenmiş hali..herhangi bir mp3'ü itunes ile telefona gönderdiğinizde, o parçanın mp3 tagları eğer düzgün girilmişse, mutlaka albüm kapak resmini ve hatta varsa 2-3 tane resmi de yanına alıyor. Parçayı dinlerken albüm resimlerini görebiliyorsunuz. Playlistler oluşturabiliyorsunuz, bir parçayı istediğiniz kadar playlist'in içine atabiliyorsunuz, extra yer tutmuyor. Klasik ipod taki gibi parçaya 5 yıldız üzerinden puan verip, sonra en beğendiklerim bölümünden onlara erişebiliyorsunuz. Video yada mp3leri ortak bir playliste koyup bunları sırası ile çalabiliyorsunuz.

Video ve Wi-Fi

Cihaz mp4, h264 sıkıştırma codecleri ile kodlanmış videoları oynatabiliyor. Hatta çok da başarılı, ekran 480x320 "wide" çözünürlüğe sahip olduğu için, gayet güzel tam ekran film seredilebiliyor. Ben 700 mb lık 2-3 film yükledim, enfes görüntü kalitesi ile seyrettim. İleri geri ekran üstünden dokunarak yapılıyor. Ana menüye film oynarken dönerseniz, kaldığınız yeri cihaz hatırlıyor, tekrar filme döndüğünüzde kaldığınız yerden devam ediyor. Hatta 8-10 tane filmi yarıda bıraka bıraka ana menüye dönüp denemeler yaptım ve her filmin kaldığı yeri hatırladığını keyifle farkettim. Peki h264 veya mp4 formatlı filmleri nerden bulacağız yada nası kodlayacağız? Piyasada bir sürü iphone için video dönüştürücü program var, şahsen bir çoğunu denedim,bazıları sadece dvd dönüştürüyor, bazıları sadece aviden yada mpg den dönüştürüyor, komple iphone için bir çözüm olarak kendi fikrim "Total video converter", hemen hemen her video formatını destekliyor, 3.11 versiyonunda "iphone" formatları bile var hazır olarak.hızlı ve güzel dönüştürüyor. Tavsiye ederim.

Wifi olarak cihaz gerçekten tam donanımlı, wep, wpa,wpa-psk gibi şeylerin hepsini destekliyor.hatta evde, işte, ofiste bulduğunuz bağlantıları otomatik kaydediyor, bir sonraki sefer otomatik bağlanıyor.dhcp ,statik ip , dns, gateway gibi ayarları isterseniz manuel ayarlayabiliyorsunuz.çok detaylı ve kullanımı son derece basit. çekiş gücü ve hızı gayet güzel. safari, youtube, maps , hava durumu uygulamaları takılmadan güzel güzel çalışıyor.

Gprs-Edge baglantı ayarları diger telefonlara göre çok daha basit ve kolay. Edge nedir diye soranlar için, edge aslında telefon üzerinden internet bağlantı şekli olan gprs'in, çok hızlı bir versiyonu, her operatör her şehirde ve semtte desteklemiyor olabilir. Mesela Turkcell çoğu şehirde Edge desteği sunuyor. Telefonunuzda "E" harfi görürseniz semt adının yanında falan, işte o Edge, o anda bulunduğunuz yerde var demektir. İphone'da edge-gprs ayarları çok kolay, En azından Turkcell için apn ayarlarında sadece apn-name olarak "internet" yazmam yetti. Username ve password yazmaya gerek kalmadı. Anında gprs çalıştı. 1-2 günde 15 mb indirmişim edge ile farkında olmadan :).

Yüklü gelen uygulamalar

Safari gerçekten bu telefonun bence incisi, pırlantası herşeyi, çok güzel bir tarayıcı, diyelim bir siteye girdiniz yazılar minnacık görünüyor, iki parmağınızı kullanarak görüntüyü büyütüyorsunuz, anında yazıları yeniden render ederek çok net bir hale getiriyor. Telefonu yan çeviriyorsunuz, görüntü yan dönüyor ve geniş ekranda sörf yapıyorsunuz. İçinde google search bölümü de eklemişler, direkt google da arama yapıyorsunuz.safari gerçekten bugüne kadar kullandığım bütün gelişmiş telefonlardaki tarayıcılardan 10 kat daha iyi (her güzelin birde kötü tarafı vardır, onlar aşağıda anlatılıyor). Aynı anda 8-10 ayrı sayfa açıp, her birine ayrı ayrı erişebiliyorsunuz.tabiki en güzel özelliklerden biri web 2.0 özelliklerini kullanabliyorsunuz. Ajax destegi var, javascript kısıtlı. Facebook bile artık iphone için özel bir link koymuş, http://iphone.facebook.com adresini kullanarak iphone için özel facebook kullanabiliyorsunuz. Apple iphone için web 2.0 programlama dökümanı yayınladı, javascript ile istediğiniz oyunu yazmanız mümkün. Fakat malesef telefonda macromedia flash ve sun java desteği yok.. apple telefona uygulama yazılmasını istemiyor. O yüzden paranoyak bir şekilde yazılım geliştirebileceğiniz herşeyi iptal etmişler. Mesela flash olsaydı, ben tam teşekküllü bir fotoğraf çekme uygulaması yazabilirdim. Yada java veya flash ile gerçek zamanlı video yayını yapabilirdim. Ama şimdilik bunlar yok.

Mail kısmı gerçekten tam fonksiyonlu, outlook expressten farkı yok, yahoo mail, gmail, pop3, imap gibi hemen hemen herşeyi destekliyor. İstediğiniz kadar mail accountu ekleyip, herbirinden ayrı ayrı maillerinizi çekebiliyorsunuz, istediğiniz maili, açtığınız yeni klasörlere kopyalayabiliyorsunuz.reply, forward vs herşey var kısacası..outlook ve outlook express ile senkronize olabiliyor, maillerinizi outlook tan çekip , telefona bir kopyasını getirebiliyor. Lakin diyelim 100 tane email geldi, bir sürü istenmeyen mail var aralarında, ve bunları silmek istiyorsunuz.. yandınız, tek tek silmek zorundasınız, hepsini seç veya şunları seçtim sadece onları sil yok. Ne var peki? Tek tek silmek var. Her maili tek tek silmek zorundasınız, ve bu mailler çöp sepetine gidiyor, aynı işkence orda da devam ediyor, tek tek orda da silmeniz gerekiyor. Allahtan bunlar bize acımış, ayarlar bölümünde "çöp sepetindekileri 1 gün, 3 gün, 7 gün , 1 ay sonra otomatik olarak sil" gibi bir seçenek koymuşlar. İlk günler tek tek siliyordum çöpten. Şimdi sadece çöpe atıyorum gerisi ile ugraşmıyorum. Ama yinede 500 tane mail geldiginde tek tek silmek gerekiyor..

Youtube eklentisi ilginç bir özellik, direkt telefonun içinde böyle bir uygulama var, wifi yada edge-gprs ile youtube'tan film arayıp, seyredebiliyorsunuz. İphone için özel olan bu uygulama ile, favorilerim, en çok begenilenler, benzerleri gibi bölümlerde eklenmiş. Fakat işin ilginç yanı videolar youtube'un standart video formatı olan flv degil.. h264 kodlaması ile kodlanmış, sanırım youtube ile özel bir anlaşmaları var, iphone dan seyrettiginiz tüm videolar h264.. evet yanlış duymadınız. Peki bütün videoların youtube ta bu formatta bir kopyası mı var? Hayır, "on demand" yani isteği yaptığınız anda encode ediliyorlar. Ve bir süre videonun gelmesini bekliyorsunuz. 15-20 saniye sonra video oynamaya başlıyor, hayır önyükleme yapmıyor, encode ediyor sunucuda o anda.

Google maps eklentisi var içinde, aynı normal google maps burda da var, ve istediğiniz semte kadar inebiliyor. Detaylı yol haritalarına erişebiliyorsunuz, hatta uydu görüntülerini çağırıp, gerçek görüntüleri görebiliyorsunuz. Telefonda yerleşik GPS yok, ama Navizon isminde , telefonda yüklü gelmeyen bir uygulama var, sonradan yükleniyor, üyelik gerektiriyor, korkmayın ücetsiz, bununla, gsm tabanlı gps desteği alabiliyorsunuz. Yani gsm şebekesi üstünden, telefonunuzun haberleştiği baz istasyonlardan aldığı koordinat bilgisini kullanıyor navizon. Ve bu koordinatları google maps'e yolluyor. %80-90 başarılı benim testlerimde. Ofisin bulunduğu binada, tam olarak bulunduğum odanın konumunu işaretlemeyi başardı, ve alkışı haketti.ofis içerisinde farklı odalara giderek test ettim, iğneyi ona göre sapladığını farkettim. Bu maps'in dezavantajı , Telefonda Türkçe harf olmadığı için, Türkçe isimli semtleri aramak ölüm, bulmuyor, bulamıyor, yok diyor. Ya işte orda bak taksim'i buldun, nişantaşı yanında görüyorum, orası nişantaşı.. ııh, yok nişantaşı diye bi yer diyor, İlla tam Türkçe harfleri istiyor.mecburen taksim den emekleyerek nişantaşına gidiyorum, aynı şey kadıköy, erenköy, bostancı,ataköy vs de geçerli. Eğer türkçe harf içermeyen bi semt biliyorsanız gidip orayı buluyor, mesela ethemefendi yaziyorsunuz buluyor, erenköyü bulmuyor, Ama gidip amerikada, avrupada bi yeri arayın, şak diye buluyor, hatta alt semtlerin adını liste olarak getirip, bak yakınında falanca dükkan var diyor.

Takvim uygulaması, klasik Microsoft Outlook'un calendar'i gibi, herhangi bir toplantı , olay ekleyebiliyorsunuz. Başlık, toplantı mekanı, başlangıç zamanı, bitiş zamanı, tekrarlanan olay, uyarı, toplantı notu gibi özellikleri var. Outlook ile senkronize olabiliyor, böylece telefona yazdığınız outlook'ta, outlook ta yazdığınız telefonda görünebiliyor. Bu aslında şirketlerde olan insanlar için biçilmiş kaftan, sekreteriniz ortak calendar'da yada sizin calendarınıza toplantıları girebilir, sizin yapmanız gereken tek şey, telefonu beşiğe koyup (cradle), birkaç saniye senkronizasyon için beklemek.. hepsi bu..
Hava durumu diye bir bölüm var, internet üstünden kendini güncelleyerek, seçmiş olduğunuz şehrin, o anki hava durumunu, gece mi gündüz mü, yagmur mu yağıyor, önümüzdeki 4 gün ne olacak gibi bilgileri anında alabiliyorsunuz. İstediğiniz kadar şehir ekleyebiliyorsunuz.hoş ve güzel grafikleri olan bir uygulama.

Kamera ve SMS / Copy paste nerede?

Kamerası 2 mega pixel, ve gayet büyük ve net resim çekiyor. Çektiğiniz resimleri photos bölümünden izleyebiliyorsunuz, iki parmakla büyültüp küçültebiliyorsunuz, ekranı yan çevirdiğinizde görüntüler yatay yada dikey oluyorlar, resimleri saga sola iterek bir sonraki resme geçebiliyorsunuz.Lakin kamerada hiçbir ayar yok, sadece tek bir dokunulabilir tuş var, bastınız mı çekiyor, yakınlaştırma vs gibi hiçbir özellik yok. Ve malesef video kaydetmiyor cihaz.. komik ama evet video kaydı yok..

Sms yazmak çok rahat ve kolay, ekran klavyesi gerçekten çok kullanışlı. Sms bölümü alıştığımız sms bölümlerinden farklı, çünkü bunda smsleri gruplama diye bir kavram var. Yani diyelim ayşe ile smsleşiyorsunuz. Ayşe diye bir grup oluşuyor, tüm gönderdiğiniz ve aldığınız smsler burda farklı renklerde, konusma balonu şeklinde, ayşe grubu altında görüntüleniyor. Alt alta diziyor ve gayet başarılı.böylece smsler arasında kaybolmuyorsunuz. Fakat bir kötü tarafı var, diyelimki ayşe ile yapılan mesajlardan 1-2 tanesini aradan çıkartıp silmek istiyorsunuz, yok öyle birşey. Ya tüm sohbeti sileceksiniz, yada onlar orada kalacak.. ve ayrıca herhangi bir mesajdan bir bölümü kopyala yapıştır yapamıyorsunuz, esasen telefonun hiçbir yerinde copy-paste (kopyala-yapıştır) yok. Evet gerçekten yok. Ben ilk zamanlar, herhalde ben bulamadım diye düşündüm, internetten araştırdım, bir video buldum, adam çatır çatır copy paste yapıyor, ama ilginç bir metodla yapıyor, tıklıyor bir yere, sonra parmağını basılı tutarak istediği noktaya geliyor, sonra parmağını kaldırmadan ikinci bir parmakla ekrana tıklıyor, copy oluyor, sonra benzer bir metodla yapıştırıyor, ben deniyorum olmuyor, deli oldum, sonra minas diye bir arkadaşımda da iphone var, onu aradım, heyecanla geldi, beraber seyrettik videoyu, bana "çekil bakiim sen beceremiyosun" diyip, kendi denedi, yine yok.. biz tabi klasik Türk mantığı ile altta yazan yazıları okumadan direkt videoyu seyretmişiz, meğer o video, apple'a bir öneriymiş, meraklı bir vatandaş oturup üşenmeden öyle bir animasyon yapmış, "böyle olsa fena olmaz aslında" demiş altında, o yazıyı görünce hayallerimiz suya düştü, minas okkalı bir küfür sallayıp herife ofisi terketti..

Evet copy-paste'yi Unutmuşlar. Bu kadar basit bir özellik nasıl unutulur inanamıyorum, yani bilerek koymamışlar deseniz, eziyet etmeyi seviyorlar diyeceğim.. ha birde çok ama çok ilginç birşey daha var, her yerden her sms geliyor, hatta şu reklam maksatlı smsler de geliyor, fakat Garanti bankası internet şubesinde para transferi yaparken gelen sms doğrulama şifresi her nedense, bu telefona gelmiyor, daha doğrusu bu telefon almıyor o mesajı sanırım. Mecburen p910i telefonuma takıyorum sim kartımı, o mesajı alıp, tekrar iphone'a takıyorum sim'i.. herhalde güvenlikle alakalı, operatör telefonun tipini anlamıyor galiba.. yada bunlar birbirine küsmüş, konuşmuyorlar.. inşallah bir gün barışırlar, çantamda ikinci bir telefon taşımak istemiyorum artık..

Telefon özellikleri

Telefon özellikleri çok güzel ve basit, ana menüden telefon tuşuna basıyorsunuz, 5 alt bölüm geliyor, "favorilerim", son yapılan görüşmeler, rehber, tuşlar, voicemail. Favorileri kısayollar gibi düşünebilirsiniz, istediğiniz kişileri favorilere ekliyorsunuz, kısa yoldan erişiyorsunuz. Telefon rehberi çok keyifli, parmağınızla iterek isimler arasında dolaşabiliyorsunuz, hızlı iteklerseniz isimler hızla aşağı yada yukarı kayıyor, ama diyelim çok isim var, öyle itekleyerek gezmek zor diyelim, o zaman rehber açıkken, sag tarafta yukardan aşağı doğru harfler var, parmağınızı bu bölgede basılı tutarsanız, harflere hızlı geçiş yapabiliyorsunuz. Çok başarılı ve keyifli bir özellik.rehberde + tuşuna basarak, yeni bir kişi yaratabiliyorsunuz, sınırsız telefon, fax, mail, web adresi, resim vs gibi bilgiler ekleyebiliyorsunuz, tabiki outlook ile senkronize edilebiliyor. Ben p910i deki numaraları outlook'a senkronize edip, outlook'tan da itunes kullanarak telefona senkronize ettim. Zaten itunes olmadan telefona hiçbirşey yüklenemiyor. Neyse.. Tuşlar bölümü ise tüm ekranı kaplayacak kadar büyük ve geniş,çok rahat kullanılıyor. Annem "hah tam bana göre telefon, tuşları büyük, gözüm rahat görür" diyerek telefona göz koyma hamleleri yaptıysa da , kendisine telefonun diger atraksiyonlarını göstererek göz dağı vermeye çalıştım,ama "hmm çok da karmaşık değil aslında" diyerek bir hamle daha yaptı, telefonu zor kurtardım. Speakerphone özelliği var, konusurken dışarıya sesi verebiliyorsunuz, konferans görüşme yapmak , konferanstaki birini çıkarmak gibi özellikler var. Konuşma esnasında ana menüye dönüp, sms okuyabilirsiniz, yada konuştuğunuz kişiye ipod bölümünden müzik dinletebilirsiniz. Standart olarak telefonda ses kaydı yok ama gönüllülerin yazdığı ses kayıt programı ile, konuşmaları kaydedebilirsiniz. Voicemail ise adından da anlaşılacağı gibi, bildiğiniz operatördeki telesekreter.. fakat bu bölümde de bir kötü unsur var, telefonda tuş kilidi var mesela, çok başarılı bir özellik, ama tuş kilidi açıkken, çağrı gelirse, red edemiyorsunuz, illa kabul edeceksiniz, yada sesini kısacaksınız, reddetmek yok. Ancak tuş kilidi açık değilse red edebiliyorsunuz.

Proximity sensör, adından da kolayca anlaşılacağı gibi, hareket sensörü, yani telefonu yatay, dikey, baş aşşağı çevirdiğinizde bunu algılıyor ve buna göre görüntüleri döndürüyor. Mesela benim hoşuma giden bir özellik, telefonla konusurken, kulağınıza dayadığınızda ekran kararıyor, ama telefonu avucunuza alıp birşeye bakmak isterseniz, görüntü geri geliyor. Şarjı yüksek tutmak için düşünülmüş ilginç bir detay. Telefona benim yüklediğim bazı oyunlar da bu proximity özelliği ile oynanıyor. Safari vs bu özelliği kullanıyor.

Saat bölümü gayet büyük ve güzel, sınırsız alarm ekleyebiliyorsunuz, hatta hangi alarmın hangi günler tekrar edeceğini seçebiliyorsunuz, ptesi, Salı, Cuma diyebiliyorsunuz. Fakat benim tespit ettiğim bir bug var, diyelim biri saat 08:00 ve diğeri 09:30 da iki alarm tanımladınız (ben sabahları biraz zor uyanırım da), eğer birincisini susturmazsanız, 09:30'a kadar ötüyor 5 dakika ara ile.. ama 09:30 daki ise toplam 2-3 kere 5 dk ara ile ötüp susuyor.

Bölüm 2 yayında!

İncelememizin ikinci bölümünde sizi neler bekliyor?

- Program yükleme / Kilitleri açma
- Türkiye'deki GSM operatörleri ile sorunsuz çalıştırma
- Iphone videoları...
- Ve en önemlisi: Hatalar ve eksiklikler!

Bölüm 2 için tıklayın...

Serkan Polat
CHIP Online

Sonraki Haber

Forum