Telefonlardaki Açılır Kameralar Kalıcı mı?
Telefonlarda trend haline gelen açılır kameralar, gelecekte de bizlerle olacak mı; yoksa geçici bir heves mi?
Akıllı telefon üreticilerinin küçük bir sorunu var: Her şeyi bir arada isteyen bizler. Çoğu tüketici, yeni telefonların hem büyük ekranlı, hem ince çerçeveli olmasını isterken, inceliği ve uzun pil ömrünü bir arada almayı hayal ediyor. Bu sırada ekrandaki piksellerin göremeyeceğiniz kadar küçük olması da şart.
Küçük sayılabilecek bir alana birçok teknolojiyi sıkıştıran telefonlar, yeniliğin hız kesmesine alışık olmayan kullanıcıların beklentileri karşısında garip şeyler yapabiliyorlar.
Boş Alan Çok Şey Demek
Telefonun içine pili yerleştirdikten sonra çok fazla alanınız kalmıyor. Ancak kullanıcıların önem verdiği yüksek kaliteli çoklu lensler, alana ihtiyaç duyuyor. Bu durumda kamera, Apple'ın telefonunda olduğu gibi kısmen dışarıda veya ekranın bir miktar içinde durabiliyor.
Peki kamerayı telefonun içinden çıkarmak nasıl olurdu? Bu fikir hiç de yeni değil: kompakt kameralar yıllarca açılır flaşla geldiler. Ancak kamerası açılan telefonlar yeni sayılabilirler ve üstelik tasarımda trend olmuş durumdalar.
İlk iPhone'dan daha önce, 2004'te çıkan Motorola Razr V3 gibi bazı telefonlar, kamera yerine klavyeyi kaydırarak açmanıza izin veriyordu. Gerekmediğinde kamerayı kapatarak cihazın daha küçük görünmesini sağlıyordunuz.
iPhone çıktığında "klavye sorununu" ortadan kaldırdı ancak telefonlar, birkaç sene sonra yeni bir işgalciyle karşılaştı: Kamera. Ekranın etrafındaki çerçevenin giderek küçülmesi ve pillerin büyümesi, kamera için alan bulmayı daha zor hale getirdi. Örneğin 2017'de çıkan iPhone X'in arkasında iki lens ve bir flaş, önde ise sensörler, kızılötesi kamera, Face ID sensörü ve kamera bulunuyor. Büyük çerçevelere geri dönmek istemiyorsanız, bunu yapmanın iki yolu var: ekranın üstünden içeri taşan bir "çentik" yapmak ve kameraları buraya yerleştirmek.
Veya 2015'te Huawei'nin yaptığı ve bugün çoğu firmanın yaptığı gibi yapabilirsiniz:
Huawei'nin telefonu büyük bir başarı elde etmediğinden, açılır kamera fikri de o sıralar çok fazla ilgi çekmedi. 2018 Vivo Nex ile geri dönen açılır kamera, yüz ile kilit açmanıza izin vermiyordu ancak Vivo V15 Pro bunu çözdü.
Açılır kamerayı kabul eden OnePlus 7 Pro'nun ardından Xiaomi, Mi Mix 3 ile 1990'ların ortalarının Matrix stili telefonlarına dönüş yaptı. Mi Mix 3'ün hem ön, hem de arka kamerası, kayan arka bölümde bulunuyor. Lenovo Z5 Pro ve Oppo Find X de benzer bir kızaklı yaklaşıma sahipler.
Farklı bir yol izleyen Samsung A80'in kamerası, açılmaktan ziyade dönüyor ve kamerayı dilediğiniz yöne çevirmenize izin veriyor.
Gelecek Açılır Kamerada mı?
Bundan biraz şüpheliyiz, çünkü hareketli parçalar çabuk eskiyip bozulabiliyor, toz ve kiri çok daha kolay toplayabiliyorlar. Bu, sürekli olarak yanınızda, cebinizde veya çantanızda taşıdığınız bir cihaz için daha da çok geçerli. Çözüm belki de ikonik Motorola Razr gibi katlanan bir telefonda olabilir. İlk katlanan telefonlar büyük bir başarı elde etmeseler de, dedikodulara göre Apple'ın bu tasarımla ilgili bazı planları var.
Kamera için en iyi çözüm, her ne kadar ince de olsa kamerayı çerçeveye yerleştirmekten geçiyor olabilir. Bunun için kameraların biraz daha küçülmesi gerekebilir. Bu olmazsa, kamerayı ekranın altına yerleştirmek, ciddi alternatifler arasında. Samsung, "görünmeyen" bir sensör üzerinde çalıştığını doğrulamıştı ve Oppo, bir adım ileri giderek bir prototip göstermişti. Bu teknoloji, kameranın görüntü kalitesini biraz etkileyebilir ancak üreticiler, yeterli kaliteyi elde etmekte başarılı olabilirler.