Renault'nun yeni elektriklisi Twizy testte!

Sıra dışı testleri ile Türkiye'deki teknoloji sitelerinden ayrılan CHIP Online olarak bu sefer karşınıza 26 Haziran 2014 tarihinde Türkiye'de de satışa sunulacak olan Renault Twizy ile çıkıyor. Renault Twizy  sadece bir konsept denemesi mi, yoksa aslında ulaşım konusunda yepyeni bir dönemin habercisi mi? Hiç vakit kaybetmeden bu soruların yanıtlarını bulmaya çalışacağımız Renault Twizy testimize izleyin, buna siz karar verin!

Bir bakışta Renault Twizy

Renault Twizy tamamen elektrikli bir ulaşım aracı. Araca iki taraftan da girebiliyorsunuz, zira bu araçta arka arkaya yerleştirilmiş iki koltuk bulunuyor. Dışarıdan bakıldığında ufak görünen bu koltuklar aslında rahatça oturulabilecek kadar ergonomik tasarlanmış. Ancak elbette bu koltuklardan bir binek aracının konforunu beklemiyoruz, zira kullanılan malzeme oldukça sert. Bunun nedeni de aracın dışarıya tamamen açık olması. Gördüğünüz gibi iki ufak kapısı bulunuyor, ancak bunlar aracın içinden dışarı bir şey düşmesin diye tasarlanmış, zira camları bulunmuyor. Kış aylarında üşümemek için fermuarla kapatılan birer camı var, bunu da bir dipnot olarak ekleyelim.

Sürücü Renault Twizy'nin tam ortasında bulunuyor. Ön panelde şarj göstergesi, hız göstergesi, ileri – geri göstergesi ve klasik kilometre saati bulunuyor. Normal binek araçlarından alıştığımız korna, sinyal, uzun-kısa farlar, dörtlüler, silecek kolu vesaire de var tabi. Renault Twizy açık bir araç olduğu için araçta müzik sistemi bulunmuyor ancak opsiyonel olarak alabileceğiniz Bluetooth araç kiti var. Zaten artık herkeste akıllı telefon var e müzik arşivimizi yanımızda taşıyoruz. Bu yüzden müzik dinlemek için Bluetooth yetiyor aslında. Ayrıca handsfree telefon görüşmesi yapmak da cabası. Bunun yerine aracın sol torpido gözünde farklı cep telefonlarını şarj edebileceğiniz kablolara yer verilmiş ki bu bence büyük bir artı. Sağdaki torpido gözü ise daha güvenli, zira kontak anahtarı ile kilitlenebiliyor.

Renault Twizy normal bir araç gibi kontak anahtarı çevrilerek çalıştırılıyor. Kontak anahtarını çevirdiğiniz ilk önce rutin sistem kontrolleri gerçekleştiriliyor, ne kadar şarj kaldığı kontrol ediliyor. Ondan sonra aracın sol tarafında bulunan D, R ve N düğmeleri ile aracın ileri veya geri gitmesini sağlayabiliyorsunuz. D'ye aldıktan sonra işiniz aynen bir otomatik araçta olduğu gibi kolay. Gaza basıyorsunuz gidiyor, frene basıyorsunuz duruyor.

Yol performansı

Öncelikle bu tür araçları konforun ön planda tutulduğu binek araçları ile karşılaştırmamak gerektiğini söyleyeyim. Renault Twizy yeni bir ulaşım türünü bizimle tanıştırıyor. Tamamen çevreye duyarlı, sıfır emisyon, çok düşük güç tüketimi ve tamamen sessiz, şehir içinde günlük ulaşımı kolaylaştıran araçlara giden yolda bir öncü olarak değerlendirmeliyiz. Konfor noktasında çok fazla bir şey vaat etmiyor. Süspansiyonları sert, çok hafif olduğu için özellikle bozuk yollarda hoplaya zıplaya ilerliyorsunuz. Dışarıdan ses alma konusuna zaten değinmeyeceğiz, zira bunun her tarafı açık bir araç olduğunu unutmayalım. Ses sistemine yüklendiğinizde dış gürültüyü arka plana atabiliyorsunuz. Ancak düz asfalt yolda kullanmak çok keyifli, zira motor gürültüsü yerine incecik bir zzzzz sesi duyuyorsunuz sadece. Hatta Fransızlar bunu o kadar sessiz bulmuşlar ki ne olur ne olmaz diye gelirken yayaları uyaracak son derece rahatsız edici bir ses çıkartma imkânını da eklemişler. Biz tabi bunu sadece iki saniye kadar kullandık. Elektrikli motor olduğu için torku yüksek, bu da aniden kalkıp rahatça yola koyulabileceğiniz anlamına geliyor. Çok fazla yüklendiğinizde elektrik motorundan canhıraş bir ses çıkıyor elbette ama olsun, o kadar motor sesi de olacak. Aracın torku oldukça yüksek, sıfırdan 45'e çıkmak sadece altı saniye alıyor.

Hidrolik direksiyona sahip olmadığı için manevra açısından bir şehir için ATV'si olarak değerlendirebileceğiniz Renault Twizy'nin dört bir yanı açık olduğu için çok sıcak günlerde yolda giderken püfür püfür. Ama dururken biraz sıkıntılı, zira kliması da bulunmadığından çok sıcak havalarda bir motorcunun neler çektiğini rahatça anlayabiliyorsunuz.

Renault Twizy gibi bir aracı park ederken herhangi bir sorun yaşamıyorsunuz, istediğiniz yere ters, düz, çapraz, dikine park etmek mümkün. Boyutları konusunda da bir bilgi verelim, genişliği aynadan aynaya 1.40, uzunluğu ise 2.34 metre. Yani en dar yerlere bile rahatça girebilecek boyutlarda. Tüm bunlara ek olarak, kapıları yukarı doğru açıldığı ve istediğiniz tarafından çıkabildiğiniz için en dar yerlere park ettikten sonra bile içine girip çıkmakta sıkıntı yaşamıyorsunuz.

Şarj meselesi

Şarj konusuna gelirsek, Renault Twizy'nin çok hızlı şarj olduğunun altını çizmemiz gerekli. Herhangi bir 220 voltluk prizden şarj olabilen Renault Twizy sıfır şarjdayken 3,5 saatte tam dolu konumuna gelebiliyor. Tam doluyken de ideal olarak 100 km gidebiliyor. Elbette bu kullanım tarzı, yokuşların çokluğu ile değişen bir rakam ama biz testlerimizde ortalama 80-85 kilometreyi rahat rahat gördük. Dahası fren yaparken, yokuş inerken de pillerin kendi kendilerini şarj etme özelliği var, bu da menzile epey katkı sağlıyor. Renault, en zor yol şartlarında bile bu aracın 55 kilometreyi rahatça göreceğinin altını çiziyor. Standart, her yerde bulunabilen bir 220 voltluk prizden şarj edilebildiği için de teorik olarak şarjının bitip yolda kalması diye bir şey söz konusu değil. En kötü durumda bir benzinci, oto yıkamacı veya kebapçıya çekersiniz, bir şeyler yiyip içerken aracınız sizi bir sonraki durağınıza gidecek kadar şarj olacaktır.

Sonuç olarak

CHIP Online olarak test ettiğimiz elektrikli araçlar arasında şehir içi ulaşıma yeni bir konsept getirmesi ile öne çıkan Renault Twizy'yi sizlere ayrıntılarıyla tanıtmaya çalıştık. 13.700 Euro'dan başlayan fiyatı her ne kadar yüksek gibi görünse de Haziranın sonunda piyasaya çıktığında sağda solda daha fazla görme ihtimalimiz olan bu araç daha önceden de altını çizdiğimiz gibi şehir içi ulaşıma farklı bir konsept getirmeyi hedefliyor. Ne kadar başarılı olacağını zamanla göreceğiz. Bir başka testte buluşmak üzere, hoşça kalın, kendinize iyi bakın!