Microsoft Band'i A'dan Z'ye test ettik!
Microsoft'un herkesi ters köşeye yatıran cihazı Band, test merkezimizde ter döktü!
Band'in üzerinde sadece iki tuş var; güç ve action tuşları. Yine de özellikle yan yüzeydeki güç tuşunun kullanımı şimdiye kadar diğer bilekliklerin ekranlarının ortasını tuşlamaya alışmış ve bundan bir şikayeti olmayan insanlara biraz tuhaf gelebilir. Action tuşu ise hiç fena sayılmaz, basitçe aktiviteyi izlemeyi başlatmak, ara vermek, uyku izleme moduna geçmek (sleeptracking) veya durdurmak bu tuşun görevleri arasında.
Microsoft, Band'in batarya ömrünün normal bir kullanımda 2 günü bulabileceğini belirtse de bu sizin cihazı sürekli çalışır modda tutup tutmamanıza, koştuğunuz vakitler haricinde GPS'i kapatmanıza veya ekran parlaklık ayarınıza göre değişiyor.
Biz önerilen konfigürasyona rağmen, neredeyse her şeyi tam olarak açık halde (çok fazla egzersiz yapmadan) Band'i iki tam gün şarj etmeden kullanabilmeyi başardık. Aynı şekilde cihazın sıfırdan tam şarj olması 1.5 saatten fazla sürmüyor.
Uygulamaların azlığı kadar tam anlamıyla çalışması için daha fazla veriye ihtiyaç duyan Microsoft Health için de henüz emekleme dönemleri yaşanıyor. Motivasyonumuzu arttıracak önerilerden , kabul edilebilir fitness hedefleri konusunda yol göstermeye kadar hala bazı eksiklikler söz konusu. Microsoft, Health uygulamasından bahsederken 'sürekli geliştirilecek, sizin hakkınızda ne kadar fazla bilgi sahibi olursa o kadar tutarlı önerilerde bulunacak bir uygulama' olacağından bahsetmişti. Evet; çalışmaların ardından aldığımız onca veriyi, uyurken toplanan verileri görmek güzel. Peki Microsoft bize 'daha sağlıklı bir birey' olma yolunda vaat ettiklerine ne kadar yakın? Dediğimiz gibi; buna biraz daha zamanımız var...
Her şey bu kadarla da sınırlı değil... Microsoft Band'i yoga seanslarında, bisiklet üzerinde hatta ağırlık kaldırırken de performansınızı ölçmekte kullanabilirsiniz. Microsoft görüldüğü gibi sizi olabileceğiniz en sağlıklı, en fit insan yapmaya kararlı...
Yine de kullanılan onca sensör size, vücudunuzun durumu hakkında fikre varabilmeniz için bir rapor çıkarmayı amaç ediniyor olmasına rağmen, Band'in biraz daha yolu var. Microsoft'un bu sektöre girmesiyle alakalı beklentilerimiz haliyle büyük; yardımcı uygulamalar konusunda henüz tüm beklentilerimizin karşılandığını söyleyemeyiz.
Parmağınızı ekranda yanlara doğru hareket ettirdiğinizde uygulamaları, dikey olarak hareket ettirdiğinizde ise mesajları görebiliyorsunuz. Saatin bulunduğu bölümde güç tuşunu basılı tuttuğunuzda, yakılan kalori ve kalp ritim monitörü gibi özelliklerin listesine ulaşıyorsunuz. Bildirimler oldukça rahat okunabilmekte, ancak bir yerden uzunca bir mesaj geldiğinde bunu okuyabilmeniz için telefonunuza ihtiyacınız olacak.
Son derece başarılı arayüzü kavramak o kadar da zor değil; açıkçası Windows 8 tabanlı arayüzlerin ne kadar darmadağın olabildiğini düşünürsek önemli bir artı. Tek hayıflandığımız konu, devamlı bir kaydırma seçeneğinin olmaması. Bu yüzden menünün sonundan başına doğru sürekli ileri geri gitmek zorunda kalıyorsunuz.
Band'in en faydalı iki özelliğinden ilki GPS ve çalışma programlarını indirebiliyor olmanız. Böylece yanınızda telefonunuzu taşımadan da (elbette günün sonunda verileri eşleştirebilmek için ihtiyaç duyacaksınız) çalışma programlarınızı uygulamanız mümkün.
Diğer önemli özellik ise, Microsoft Health uygulaması üzerinden, bu kez Bluetooth sayesinde çalışma programlarını indirebilme seçeneği. Tıpkı diğerinde olduğu gibi bunda da çalışırken telefonu ille de yanınızda taşımanız gerekmiyor.
Uyku izleme modu ise oldukça isabetli gözüküyor. Cihazın sadece beş saat uyuduğunuzu ve sadece iki kez uyandığınızı söylediği bir gecenin ertesinde kendinizi son derece iyi hissediyorken, bir sonraki gün, sekiz saatlik sağlam bir uykunun ardından sabah kendinizi berbat hissedebiliyor ve cihazı kontrol ettiğinizde bu sekiz saatlik uykuda tam on kez uyandığınızı görüyorsunuz. Bütün o yorgunluğun sebebi konusunda gayet basit ve isabetli bir istatistik...
Adım izleme ise, diğer tüm akıllı saat veya bilekliklerde olduğu gibi, bazen çelişkili sonuçlar vermekte. Kimi zaman ekrandaki sensörün hareketsizliğine bakıp adımlarınızı takip etmediğini düşünüyorsunuz ancak genellikle düşündüğünüz sonuçlara yakın kayıtlar ortaya çıkıyor. Belli bir mesafeyi yürüdükten sonra durup, aksi yönde aynı mesafeyi tekrar yürüdüğünüzde de hemen hemen denk sonuçlara ulaşıyorsunuz.
Microsoft Band, üzerine kurulu olan işletim sistemiyle de gayet uyumlu bir şekilde çalışmakta. Microsoft beklentilerin aksine Windows 10 veya elden geçirilmiş bir Windows sürümü yerine, bu düşük güçte çalışan cihaza uygun bir işletim sistemi tasarlamış. Herhangi bir takılma yok ve dokunmatik ekran da son derece akıcı çalışıyor. Hatta kimi zamanlarda fazla hassas olduğu bile söylenebilir; menülerde gezmek isterken kendinizi herhangi bir modu yanlışlıkla çalıştırır halde bulabiliyorsunuz.
Aslında Band'i bileğinize iki farklı şekilde takmanız mümkün. Çalışıyor veya bir şeyler yazıyorsanız ekranı masaya çarpmamak için yukarıya çevirebiliyor, bisiklet veya araç kullanıyorsanız da elinizi gidon veya direksiyondan kaldırmadan biraz çevirmek suretiyle tüm bildirimleri rahatça okuyabiliyorsunuz.
Belki duruma göre Band'in kolunuzdaki duruşunu değiştirmeyi rahatsız edici bulanlar olacaktır ama istediğiniz gibi takabilme seçeneği sunmasından biz memnun kaldık.
Hemen her fitness bilekliği kolunuza sabitlemeniz için kendine has çözümlerle gelmekte, Microsoft Band'in çözümü de basit ve pratik: Toka kısmını kaydırarak ayarlayabildiğiniz kayış sistemi son derece başarılı.
Microsoft Band bileğe tıpkı en önemli rakiplerinden Jawbone UP24 gibi yerleşiyor ve yerinde de sabit durabiliyor. Böylece koşarken sallanma gibi rahatsız edici durumlar yaşamanız söz konusu değil. Sadece ince bilekli kullanıcıların bileğini tam olarak çevreleyemiyor; bu da toka sisteminin ayarlanması ile rahatsız edici bir düzeye ulaşmadan engellenmiş. Daha kalın bileklere sahip kullanıcılar bu sorunla yüzleşmek zorunda kalmıyor.
Microsoft, Band'i S, M ve L ölçülerinde sunuyor.
Band, şimdiye kadar sadece siyah renkte piyasaya sürüldü ve bu renk sonradan satılan kitlerle değiştirilemiyor. Termal Plastik Elastomer'den yapılmış olan kayışı, kola takıldığında oldukça rahat hissettiriyor. Band'in kayış yapısı biraz, "kadifemsi" ve üzerinden toz temizlemek biraz can sıkabiliyor. Ayrıca ekranın çevresindeki çerçeve de anlaşılmaz bir şekilde en fazla aşınan bölge durumunda. Microsoft Band buna rağmen oldukça dayanıklı ve yere düşme gibi bir durumlardan dolayı zarar görmesi zor görünüyor.
Microsoft hiç kimse kendilerinden bir giyilebilir bir teknoloji beklemiyorken, sessizce, dışarıya da pek bilgi sızdırmadan (maalesef şimdilik sınırlı sayıda) piyasaya sürdü Microsoft Band'i... Reklamı yapılmamış, fiyatı da oldukça yüksek tutulmuş olmasına rağmen, Microsoft kullanıcıları meraklandırıp heveslendirmiş olacak ki stoklar kısa sürede tükendi ve aylarca sonrasına gün verilmeye de başlandı.
Elbette Microsoft, fitness odaklı akıllı bileklik pazarında en yukarıyı hedefleyecektir ancak bunun için halen önünde uzun bir yol var. Hemen her akıllı saatin yapısal olarak desteklediği öyle veya böyle bir fitness desteği olmasını bir tarafa bırakalım; pazardaki en kuvvetli firmalardan Jawbone önce UP24 ile yerini sağlamlaştırmış ve yeni piyasaya sürülecek UP3 ile daha yukarıyı hedeflemişken, Fitbit'te üç yeni model (Flex, Charge ve Surge) birden sundu fitness tutkunlarına.
Hal böyleyken bu pazarda Microsoft Band'i marka bilinirliği dışında ayakta tutabilecek olan özellikler neler? Gelin birlikte bakalım...
CHIP editörlerinin MWC 2015'te gerçekleştirdiği mini Microsoft Band testini aşağıda izleyebilirsiniz:
En büyük rakiplerinden Fitbit'in yeni Force ve Surge modellerinin, hatta Razer'ın Nabu'sunun dahi bilgilendirme ekranlarının Band'e göre ne kadar basit kaldıklarını söylemeye gerek yok. Üstelik pek çok benzer cihazın aynı zamanda basitleştirilmiş birer bildirim merkezi olarak kullanılabildiğini düşünürsek bu son derece yeterli gözüküyor.
Band bu kategoriye gayet güzel oturmasının yanında tıpkı Samsung Gear Fit gibi bilgilendirme mesajlarına önceden tanımlı yanıtlar verebilmenizi de sağlıyor.
...Ve sonuç!
Hatırlanacağı gibi Microsoft bazen yeni bir pazara riskli ve "olgunlaşmamış" bir giriş yapabiliyor ve bu da firmaya nadiren başarı getiriyor. Microsoft Band de henüz tam olgunluğa ulaşmadan piyasaya sürülmüş bir cihaz. Ama bu haliyle bile, bahsettiğimiz "nadir" başarılardan birine imza atacağı bizce kesin.
Microsoft Band'in potansiyeli oldukça yüksek ve bazı konularda beklentilerimize cevap verirken bazı konularda da potansiyelinin altında kaldığı bir gerçek. Microsoft'un kullanıcıları fitness'a yönlendirme yöntemi oldukça başarılı olsa da toplanan bu kadar veri ile yapılabilecek halen çok şey var. Health uygulaması tam anlamıyla geliştirildiğinde Microsoft'un bu alanda en az Jawbone kadar etkin olacağını tahmin ediyoruz.
Fiyat konusunda ise, ülkemiz adına söyleyecek bir şey yok. Zira cihaz ülkemizde satışa çıkmış değil. ABD'de ise, şu anda stok sorunları yaşanıyor. Belirlenen ABD fiyatı 200 dolar seviyesinde ve bu fiyat, rakip ürünlere göre biraz yüksek kalıyor.
Uyumluluk ve pil ömrü
Belki keyifli bir lüks gibi gözükebilir, ancak günümüzde bu kadar farklı cihaza sahip olmak da önemli bir güçlük bizler için. Band'i çekici kılan şeylerden biri de Bluetooth üzerinden iOS 7.1, iOS 8.0, Android 4.3 - 4.4 ve Windows 8.1 desteğine sahip olması. Çoğu akıllı bileklik bu cross-platform özelliğini desteklerken, bir kısmı da desteklemiyor. Bu türdeki cihazların önemli bir kısmı Android destekli iken bir kısmı da Gear serisinde olduğu gibi sadece Samsung Android cihazlara uyumlu.
Band her ne kadar cross-platform özelliğini desteklese de Cortana sayesinde en iyi uyumu Windows Phone'lar ile gösteriyor. Halo-benzeri sanal asistanı kullanmak bir data hattına veya Wi-Fi bağlantıya ihtiyaç duysa da, bu sağlandığında sesli komutlar ile alarm kurabilir, kısa sesli mesajlar bırakabilir, hatırlatmalarınızı düzenleyebilir veya Bing'e sorular sorabilirsiniz. Tabi bu özelliği bizim tam anlamıyla kullanmamız için, önce Microsoft'un Cortana'ya Türkiye desteği sunması gerekecek.
Bildirimlere de önceden hazırlanmış cevaplar verebilmeniz mümkün, ancak bunun için bir Windows Phone aygıtına ihtiyacınız var.
Uygulamalar ve fitness
Microsoft Band şu an itibariyle pek fazla sayıda uygulamaya sahip değil. Diğer uygulamalardan çekebileceğiniz onca datayı eşleştirebilmek ideal olsa da beş farklı hesabı cihazda saklamanın pek keyifli olduğu kanısında değiliz. Microsoft size şu aşamada 17 farklı uygulama ve Microsoft Health eşleştirebilme desteği sunuyor ve siz bu uygulamalardan seçtiğiniz 13'ünü cihazın menüsünde görüntüleyebiliyorsunuz.
Seçenekleriniz; Mesajlaşma, Mail, Çağrılar, Takvim, Koşu, Egzersiz, Uyku, Alarm, Çalışma Programları, Hava Durumu, Finans, UV, Starbucks, Facebook, Facebook Messenger, Twitter ve bir bilgilendirme servisi. Ayrıca cihazı Jawbone App, Runkeeper, MapMyFitness ve MyFitnessPal uygulamalarıyla eşleştirebiliyor, böylece Microsoft Health'in sizinle ilgili daha fazla veriye ulaşmasını sağlayabiliyorsunuz.
Microsoft'un sunduğu bu giyilebilir teknoloji basitçe sizi "Rocky gibi çalıştırmayı" hedef edinmiş durumda. Band, -neredeyse- abartılı sayıda diyebileceğimiz, fitness'a adanmış çok sayıda sensöre sahip ve bunları kullanmak da oldukça keyifli.
En sevdiğimiz uygulama Guided Workouts uygulaması oldu. Microsoft'un Gold's Gym, Shape, Men's Fitness gibi kurumlar ile yaptığı çalışmaların neticesinde Band'e çalışma programları indirebiliyorsunuz. Pek sansasyonel olmasa da işini yapan bir özellik. Aradığınıza yakın bir çalışma programı bulabilmek için Microsoft Health altından 'find a workout' özelliğini kullanabilirsiniz. Bu farklı aktiviteler; koşma, ağırlık kaldırma ve güç gibi kategorilere ayrılmakta ve 5 ile 60 dakika arasında tamamlanıyor.
Bunlardan her hangi birisini seçtiğiniz zaman Band uygulama ile eşleniyor ve menüden seçiminizi yaptıktan sonra çalışmaya başlayabiliyorsunuz. Her setin ardından cihaz sizi titreşim ile uyarıyor ve dinlenme süresini haber veriyor; yeniden titrediğinde ise diğer sete başlıyorsunuz. Görüldüğü gibi oldukça basit ve pratik bir yöntem...
Uygulamayı kullanmak ise daha da kolay; sadece seçiminizi yapıyorsunuz ve zamanlayıcı çalışmaya başlıyor. GPS sizin mesafe ve hız bilgilerinizi ölçerken, cihaz da daha sonra kendinize meydan okuyabilmeniz adına kaydettiğiniz aşamaları saklıyor. Çalışmanın sonunda da tüm bilgileriniz ekrana dökülüyor.
Arayüzün sundukları
Kurulum oldukça basit olmasına rağmen eğer daha önce almadıysanız, bir Microsoft hesabı edinmeniz gerekiyor. Bir de kötü haberimiz var; bu şartın "etrafından dolaşmanızın" da bir yolu yok; mutlaka hesabınıza giriş yapmak zorundasınız. Microsoft'un sizden edindiği veriler, cihazın geliştirilmesi için gerekli olsa da günümüzde onlarca farklı hesap açmak zorunda kalan bizler için bir yenisinin gerekiyor olması çok keyifli bir durum değil.
Bu durum fazladan en fazla beş dakikaya mal oluyor ve telefonunuzla eşleştirmeniz de (biz bu iş için bir iPhone 5S kullandık) son derece kısa sürüyor. Eğer ana ekranda Windows 8 benzeri yeniden boyutlandırılabilir, renkli kareler görmeyi umuyorsanız çok iyi haberlerimiz yok. Sabit, küçük ve renkli kareler ile müşteriye sunulan ekran, o kadar da etkileyici sayılmaz.
Eğer cihazın sürekli çalışır durumda olmasını istiyorsanız ekranda size tarih ve saat bilgisini veriyor. Güç düğmesine bastığınızda sizi ana ekrana döndürüyor ve action tuşuyla da kalp ritmi, adım sayısı, yakılan kalori veya yürünen toplam günlük mesafe gibi bilgiler arasında geçiş yapabiliyorsunuz. Cihazı kişiselleştirebilmeniz için de 12 farklı duvar kağıdı söz konusu.
Özellikler ve performans
Microsoft Band'in üzerinde on farklı sensör mevcut. Bunlar sırasıyla optik kalp ritim sensörü, 3 eksenli hız ölçer, jirometre, GPS, ortam ışığı sensörü, cilt ısı sensörü, UV sensörü, kapasitif sensör, mikrofon ve galvanik cilt tepki sensörü.
Bu sensörlerden aldığı veriyi işleyebilmek için de Band, ARM Cortex M4 MCU işlemcisine sahip. Maalesef Band su geçirmez olarak tasarlanmamış, ancak hafif yağış veya el yıkamasından sıçrayacak su konusunda dirence sahip. Bunun dışındaki her şey (duşa girme, yüzme ve dalma gibi) cihazınızın su geçirmesine neden olacaktır.
Yukarıda saydığımız sensörlerin tamamı kendisini açıklasa da yapılan ölçümlerin isabet oranı konusunda biraz konuşmak gerek. Örneğin kalp ritim sensörünü ele alalım. Aslında çoğu zaman gayet isabetli şekilde çalışıyor ancak bir defa olağandışı bir şey yapmazken bile (film izlemek gibi) kalp atışımızın 70-150 arasında gidip geldiğine, sonra da normale dönüp sabitlendiğine tanık olduk. Üstelik bunun sebebi konusunda da bir şey söyleyemiyoruz.
Tasarım ve kullanım rahatlığı
Belki Microsoft Band en cazibeli bileklik olma dalında her hangi bir ödül kazanamayacak, ancak en çirkin veya en sıradan olmadığı da kesin. En azından basit ve mütevazi sayılabilir, bu da pek alımlı olmayan tasarımının önüne geçiyor.
Başarılı ekranı ve sahip olduğu onca teknolojiye rağmen Band, kayış kısmında yaptığı, pek de hoş olmayan çıkıntı dışında o kadar da kaba bir tasarıma sahip değil; aslında yeterince ince bile sayılabilir. Elinize aldığınızda sahip olduğu onca sensörün yarattığı tasarım tercihi dolayısıyla aslında olduğundan çok daha iri ve ağırmış gibi bir his bırakıyor. Bileğinize taktığınızda ise diğer akıllı bileklikler kadar rahat hissediyorsunuz.
Ekran kalitesi
Band, üzerinde 1.4 inç'lik (320 x 106 piksel) TFT ekran ile geliyor. 11 x 33 mm'lik boyutları elbette Samsung'un Gear Fit modelinde kullandığı 1.85 inç'lik AMOLED ekrandan küçük. Ancak kullanılan bu ekran oldukça net ve herhangi bir pikselleşme gözükmemekte. Ayrıca bileklik, herhangi bir detaylı grafiğe sahip olmadığından, daha büyük bir ekrana da zaten ihtiyacı yok.
Bilindiği gibi LED ekrana sahip çok akıllı bileklik yok; Samsung'un Gear Fit'ini bir kenara bırakırsak renkli ekrana sahip olanları bile henüz çok nadir. Ekran mütevazi denebilecek kadar küçük olmasına rağmen, her detayı rahatlıkla okuyabileceğiniz kadar da büyük.