LCD, LED, OLED, Plazma ve diğerleri...
LCD, LED, OLED, Plazma... Yeni bir TV veya monitör alacaksınız, önce bunları tanımalısınız!
Düz panelli monitörler ve düz ekran televizyonların arkasındaki karmaşık teknolojiler çoğu zaman kafa karıştırmaya yetiyor. Eğer yeni bir TV veya monitör almak istiyorsanız, özelliklerde kullanılan kısalmaları ve bu özelliklerin ne olduğunu anlamak oldukça işe yarayabilir. Muhtemelen LED Full Array ve LED Direct Lit TV'ler arasındaki fiyat farkı sizi şaşırtıyor olabilir ama bu özelliklerin ne olduklarını, cihazların nasıl çalıştıklarını anlayınca, bu farkın neden kaynaklandığını daha iyi anlayabilirsiniz.
Paneller dünyasında pek çok farklı yanlış anlaşılma ve karışıklık olabiliyor ve bu yazımızda, karışıklıkları ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz. Burada belirtmek lazım ki, listede yer alan ekran teknolojilerinin tamamı - plazma hariç - 4K görüntü sunabilmekte. Ancak günümüzde çoğu ekran genellikle 1.920 x 1.080 çözünürlüğe sahip halde sunuluyorlar.
LCD ve Işık Polarizasyonu
En eski panel teknolojilerinden birinin en çok seçenek sunan teknolojilerden biri olması çok şaşırtıcı bir durum değil. Ancak "liquid crystal display" (Sıvı Kristal Ekran – LCD) kavramını anlamak için ilk olarak ışık polarizasyonu kavramını tanımak gerekiyor.
Işık polarizasyonu, belirli ışık dalgalarını izole eden ve engelleyen filtreler olarak çalışırlar. Bu yüzden de polarize edilmiş güneş gözlükleri daha popülerdir. Basit şekilde anlatılırsa, ışık dalgalarının yatay ve düşey olarak hareket ettikleri ve polarize edilmiş camın bu dalgalardan birini durdurduğu söylenebilir.
Bu belirli ışık dalgası camdan geçtiği zaman, sadece kendisi ile aynı düzenlemede olan (düşey ya da yatay) polarize camlardan geçebilmekte. LCD ekranlardaki katmanlar da bu ışık tiplerinden birinin geçmesi için düzenlenmiştir.
LCD türevleri – TN, VA, IPS ve PLS
Günümüz TV'lerinde ve monitörlerinde kullanılan birkaç farklı LCD ekran tipi bulunmaktadır. Bu farklılıklar genellikle özellik sayfasında net olarak yazmaz ancak ne tür bir ekran alacağınızı bilmek, daha doğru kararlar vermenizi sağlayabilir.
TN – Twisted Nematic
En yaygın olarak kullanılan LCD türlerinden biridir ve tüketici ürünlerinde karşımıza ilk çıkması 1960'lara kadar uzanır; Geleneksel TN ekranlar, günümüz hesap makineleri, çalar saatler ve alt seviye medya oynatıcılarda bulunabilmekte.
LCD, nematik sıvı kristal olarak bilinen bir malzemeden oluşur ve bu malzeme polarize edilmiş cam tabakalarının arasına yerleştiriliyor.
İsmin kaynağı ise, sıvı kristalin elektrik alanına tepkisinden ortaya çıkmakta. Böyle bir alanın eksikliği, hücreleri 90 derece çeviriyor. Aynı şekilde de bir elektrik alanının varlığı, sıvı kristal moleküllerin kendilerini alan ile hizalıyor. Elektrik akımının varlığı, ışığın geçmesine izin verirken, bulunmayışı pikselin karanlık kalmasına sebep oluyor.
Bu teknoloji günümüzde dijital saatlerde, hesap makinelerinde, araç panel ekranlarında, ilk nesil düz panel bilgisayar monitörlerinde bulunmakta.
VA – Vertical Alignment
Bu sistem genellikle TN paneller ve IPS ekranların arasındaki "ortanca çocuk" olarak düşünülür.
Twisted Nematic panellerde olduğu gibi Vertical Alignment paneller de sıvı kristalleri ve elektrik akımını kullanarak polarize edilmiş camın eğilmesine sebep olurlar ancak hafif değiştirilmiş bir üretim sürecine sahiptirler. Bu sürecin sonucu olarak daha derin siyah arka plan, daha iyi görüntü kalitesi ve geleneksel TN ekranlara göre daha yüksek bir zıtlık oranı elde edilir.
Grup olarak bakıldığında, düşey hizalanmış (vertically aligned) sıvı kristal molekülleri, tam olarak düşey veya yatay olmayan TN moleküllerine göre daha düzenlidir. Bunun sonucu olarak ışık daha iyi kontrol edilebilir ve ışık sızıntısı VA ekranlarda daha az olur. Eğer büyük izleme açılarını ve koyu siyahları seviyor ve ortalama tepki süresini önemsemiyorsanız, VA ekranlar oldukça iyi seçeneklerdir.
Bu teknoloji günümüzde bilgisayar monitörlerinde sıklıkla karşımıza çıkmaktadır.
IPS – In-Plane Switching
IPS, öncelikle TN'in sınırlamalarını, - sınırlı görüş açısı ve renk tekrar üretimi gibi - ortadan kaldırmak için tasarlanmıştır.
TN sıvı kristaller, cam panellerin çevresinden kayarken, IPS sıvı kristalleri bir elektrik alanı kullanılarak yerlerinde tutulurlar. Bu alanı yaratmak için artan transistör sayısının ihtiyacını karşılamak için IPS panellerinin iki kat elektriğe ihtiyacı olur. Bu yüzden de IPS ekranlar TN ekranlara göre daha fazla enerji harcarlar.
VA'da olduğu gibi IPS de sıvı kristal molekülleri TN'e göre daha iyi kontrol eder. İsmin "in-plane" (yüzey/düzlem içi) kısmı, aynı zamanda camın dış katmanları ile paralellik anlamına gelir ve bunun sonucunda da daha fazla odaklanmış ışık elde edilir.
Bu teknoloji de günümüzde bilgisayar monitörlerinde ve cep telefonlarında çok sık karşımıza çıkmaktadır.
PLS – Plane-to-Line Switching
Teknik olarak bu alan, IPS tanımlamasının altında yer alır. En önemli fark, PLS teknolojisinin sadece Samsung tarafından üretilmesidir ve Samsung, PLS'in IPS'e göre daha iyi bir fiyat-performans oranına sahip olduğunu söylemektedir.
Yakın tepki süresi ve zıtlık oranlarına sahip olan PLS genel olarak IPS ile aynı olarak tanımlanır ancak sadece tek firma tarafından üretildiği için ayrı bir yere sahip gibi gözükür.
Ancak bunun anlamı bu teknolojinin sadece Samsung markalı cihazlarda bulunduğu değildir. Samsung'un ürettiği PLS paneller, Dell, AOC ve hatta Philips gibi diğer üreticilerin ürünlerinde de karşımıza çıkabilir.
LED ve Plazma ekranlar
Birkaç yıl önce televizyon üreticileri, LCD TV'lerin yanı sıra LED TV'ler de satmaya başladı ve bunun sonucunda pek çok kişi için büyük bir karışıklık ortamı oluşmuş oldu.
Teknik olarak bakıldığında LED TV'lerin LCD TV'ler olduklarını söyleyebiliriz ancak bu ekrana sahip cihazlar, daha yaşlı olan diğer düz panel televizyonlara göre geliştirilmiş bir ışık kaynağı kullanırlar. Eski LCD TV'ler soğuk katot floresan lambalar (cold cathode fluorescent lamps – CCLFs) kullanırken LED TV'ler tahmin edilebileceği gibi ışık saçan diyotlar kullanmaktalar.
Hemen her teknoloji sever, size LED'in ışık saçan diyotlar anlamına geldiğini ve CCFL'lere göre daha küçük ve daha enerji dostu olduğunu söyleyebilir.
LED TV'lerin en önemli pazarlama özellikleri, gelişmiş arka ışıktır ancak CCFL tabanlı LCD televizyonlar ile karşılaştırıldıklarında görüntü kalitesinde büyük bir değişiklik gösterilmez. Her ne kadar LED TV'lerin fiyatları yıllar içerisinde ucuzlamış da olsa, ev sineması mağazaları LED tanımını LCD tanımına göre daha fazla kullanırlar ve bunun arkasındaki sebep de, kullanıcıların daha yeni bir ürün alıyor gibi hissetmeleridir.
LED ışıklandırma sistemi, üç farklı düzenlemeden birini kullanır.
LED TV'lerde kullanılan ışık düzenlemeleri
Full Array – Tam Sıralama
Bu düzenleme LED'in üst seviye bir ayarıdır ve tam sıralama paneller, diyotları ekranın her noktasına eşit bir şekilde dağıtır. Bu şekilde düzenlenmiş bir arka ışıklandırma, ekranın sadece bir kısmında olan parlaklık değişiklikleri için daha isabetli bir ışık kontrolü sağlamaktadırlar.
Edge Lit – Kenar Işıklandırma
Bu düzenlemede diyotlar tüm ekrana dağıtılmak yerine dış kenarlara sıralanmışlardır. Bu düzenleme, Full Array'e göre daha ucuz olsa da, "dengesiz" olarak tanımlanabilecek ayarlama sonucunda eş olmayan bir parlaklık durumu ortaya çıkar ve ekranın kenarları, geri kalan bölgelere göre daha parlak olur.
Direct Lit – Direkt Işıklandırma
Bu düzenleme, Full Array'in daha bütçe dostu olan bir sürümü olarak düşünülebilir. Direct Lit sisteminde diyotlar ekranın tamamına dağıtılmıştır ancak Full Array'e göre daha az LED kullanılır. Ayrıca, bu LED'lerin birbirlerinden ayrı olarak kontrol edilerek görüntünün parlaklığının bölgesel olarak ayarlanması mümkün değildir.
Televizyon marketi şu anda LED TV'ler tarafından kontrol edilmekte olup, Sony, Panasonic, Samsung, LG ve diğer pek çok üretici bu teknolojiye sahip televizyonlar üretmektedir. Bazı mağazalar televizyonların Full Array, Edge Lit, veya Direct Lit ışıklandırmaya sahip olup olmadığını belirtmektedirler ve bu yüzden de satın almadan önce televizyonlar hakkında bir miktar araştırma yapmakta fayda olabilir.
LED vs OLED
LED'lerin genellikle biraz daha iyileştirilmiş LCD'ler olduğunu unutmadan belirtmek gerekiyor ki, LED paneller bir adım daha ilerlemiş bulunuyorlar. Ampullerdeki dolguyu daha parlak ve daha organik bir madde ile değiştirerek OLED teknolojisi elde edilmiş oluyor.
OLED teknolojisinin, çok ince ve yüksek performanslı ekranların üretilmesine imkan tanıdığı için oldukça etkileyici bir teknoloji olduğu söylenebilir. OLED'in bu başarısının arkasında ise, iki yanda altı katmanlı tasarım yapısına sahip koruyucu cam veya plastik, pozitif ve negatif terminaller ve ortada çift katman organik moleküllerin yer alması yatıyor.
Organik moleküllerin katot ile etkileşiminin bulunduğu katman ışığı yaratırken, üst veya alt katmanın altındaki filtreler ile beraber protonlar sayesinde de renkler yaratılıyor. Binlerce kırmızı, mavi ve yeşil OLED'lerin birleşimi sayesinde bu diyotlar, her rengin ayrı bir şekilde açılıp kapatılabildiği LCD'ler ile aynı şekilde çalışabiliyor.
Daha ince ekranı, gelişmiş renk üretimi ve daha yüksek parlaklığı yüzünden OLED genellikle LCD teknolojisinin bir adım üstünde olarak düşünülür. Anck aynı OLED, organik moleküllerin zamanla bozulması, suya hassaslığı ve yüksek fiyatını içeren sorunları nedeniyle çok yaygın bir kullanım imkanı bulabilmiş değil.
Günümüzde kavisli TV'ler ve 4K TV'ler gibi üst seviye televizyonlarda bu teknoloji kullanılmaktadır.
AMOLED – active-matrix organic light emitting diode
AMOLED teknolojisi OLED teknolojisinin değiştirilmiş bir halidir ve bu teknolojide panelin arkasında yarı-geçirgen bir film bulunur. Bunun sonucu olarak da her piksel için daha hızlı bir tepki süresi oluşur.
AMOLED ekranlar da gelişmiş bir renk spektrumundan faydalanırlar ve yüksek bir zıtlığa sahiplerdir. Bu yüzden de bu teknoloji genel olarak akıllı telefon ve tabletlerde kullanılırlar. Geniş görüş açıları sayesinde bu teknoloji Samsung Galaxy S6 Edge gibi eğimli ekranlara da uygun olurlar.
Günümüzde bu teknoloji medya oynatıcılarda, akıllı telefonlarda ve dijital kameralarda bulunur. AMOLED teknolojisi TV ve monitörlerde bulunmaz ancak OLED'in bir türevi olduğu için bu yazıda yer almaktadır.
Kaybolmadan önce Plazma'yı anlamak...
Plazma, yüksek ısı sonucunda gazlardan elektronlar ortaya çıkartıldığında oluşur. TV ve monitör için bakıldığında plazma, mikroskobik lambalardan çıkan filtrelenmiş ışığın içinden geçtiği cam kürelerde bulunur.
Bunun sonucunda da muhteşem siyah seviyeleri ortaya çıkar ve plazmanın kendi hayranlarının bulunmasının da sebebi budur. Ancak ekran yanması riski ve yüksek enerji ihtiyacı plazmanın genel kullanımının son yıllarda düşmesine yol açmıştır. Dahası, OLED'in gelişimi artık siyah seviyeleri, zıtlık oranı ve renk doğruluğu anlamında plazmanın çekiciliğini azaltmıştır. Üreticilerin büyük kısmının artık plazma televizyon üretmeyi bıraktıkları düşünülürse, 2015 yılının bu ürünlerle büyük mağazalarda karşılaşacağımız son yıl olması kimseyi şaşırtmamalı.