İşte Google Bilim Fuarı 2016 bölge finalistleri

Google Bilim Fuarı 2016 bölge finalistleri ile tanışın.

Google Bilim Fuarı ile günümüzün en parlak beyinlerini önemli bir soruyu yanıtlamaya davet ettik: Bilim, matematik ve mühendislikten yararlanarak dünyayı nasıl daha iyi bir yer haline getirirsiniz? Bu soruya karşılık olarak bu yıl tam 107 ülkeden ve hepsi birbirinden etkileyici binlerce cevap aldık.

Kazananları duyurmak için Eylül sonunun gelmesini iple çekiyoruz. Ancak bundan önce temiz içme suyu sağlamak, insanları doğal afetlerden korumak ve kuraklıkla savaşmak gibi zorlu toplumsal problemleri çözmeye yönelik projeleri öne çıkarmak istedik. O nedenle bu yıl Kuzey Amerika, Latin Amerika, Ortadoğu ve Afrika, Asya ve Pasifik Adaları ile Avrupa bölgelerini kapsayan beş proje 'Toplumsal Etki Ödülü'nü kazanacak.

Toplumsal Etki Ödülü kategorisinde Türkiye'den de iki proje finale kalan adaylar arasında yer alıyor:

Midye ile Herkese Daha Temiz Su

İstanbul'dan Esra (13), yüksek derecede sanayileşmiş bölgelerde yaşayanların ve buraları ziyaret edenlerin kurşun içermeyen içme suyuna erişmelerinin ne kadar zor olabildiği konusunda kaygılanan bir öğrenci. Çoğu ziyaretçiye şişelenmiş su içmeleri ve duş alırken veya dişlerini fırçalarken ağızlarına musluk suyu girmesinden kaçınmaları tavsiye ediliyor. İnsanların bu sorundan kaçınmasını sağlayacak yeni bir filtreleme çözümü fikrinden esinlenen Esra, filtre olarak midye kabuklarının kullanımını araştırdı. Yaptığı çalışmalar midye kabuklarının toprak, su ve daha birçok kaynaktan kurşunu absorbe etmek için ideal olduğunu ortaya koydu. Üstelik çok da ucuza mal oluyorlar. Şimdi Esra, herkese temiz su sağlamak için bu filtreleme çözümünü ülkesinde tanıtmanın hayalini kuruyor.

Geri Dönüştürülmüş Kutularla Depreme Hazırlık

On beş yaşındaki İlayda ve Ezgi İzmir'de yaşıyor. Türkiye'de 2011 yılında gerçekleşen 7,1 büyüklüğündeki deprem 600'den fazla cana mal oldu ve uzmanlar Kuzey Anadolu Fay Hattı'ndaki gerilim artmaya devam ederken önümüzdeki on yıl içerisinde çok daha büyük zararların ortaya çıkabileceğini tahmin ediyor. Türkiye'deki binaların çoğunun eski olması nedeniyle bilim insanları bu binaların güçlendirilmesi ve binlerce kayba neden olabilecek potansiyel bir depremle baş edebilme konusunda kentteki görevlilerin eğitilmesi konusunda yetkililere çağrıda bulunuyor. İlayda ve Ezgi de topluma yardımcı olmak amacıyla binaların güçlendirilmesi için kolayca elde edilebilen bir malzeme arayışına girdiler: 'Alüminyum içecek kutuları'. İlayda ve Ezgi, geleneksel beton binaları doldurarak darbelerin verdiği zararı absorbe etme yeteneğini %32 ile %61 arasındaki oranlarda artıran bir çözüm tasarladı. İkili şimdi, ileride gerçekleşmesi muhtemel bir depremde güvenliklerini artırmak için topluma yardımcı olabilmek konusunda oldukça heyecanlı.

Sonraki Haber

Forum