iPhone'lar büyüdü, işler değişti!

Forumlarda ve yorumlarda okurların kavgaları dikkatinizi mutlaka çekmiştir. Bu tartışmaların temel sebebi, taraflardan birinin, diğerinin seçtiği ürüne sataşmasıdır.

İş bir süre sonra ürünlerin avantaj ve dezavantajlarının kıyaslanmasından çıkar ve karşılıklı bir ego yarışı haline gelir. Tartışmanın seyri içerisinde olay mutlaka üründen dışarı çıkarak, bir markalar yarışına, markaları kullanan tüketicilerin karakterine kadar gider.

Daha düne kadar bir telefonun küçük olmasını savunan iPhone kullanıcıları, Apple büyük iPhone 6'ları piyasya sürünce neden bir anda bu fikirlerini değiştirdiler? Bunun sebebi ne? Bilimsel olarak bu durumun bir açıklaması var mı? Bu Türklere mi has?

Yapılan araştırmalar satın aldığımız şeyleri, satın almadığımız şeyler karşısında yüceltmek istediğimizi söylüyor ve bu yüzden aslında bu tür tartışmalarda mantıklı değil, duygusal davranıyoruz. Farklı bir örnek mi gerekiyor? Haberimizin ikinci sayfasında!

Marka hayranlığının sebebi

Bir testte rastgele bir grup deneğe tanınmaz kaplar içerisinde Coca-Cola ve Pepsi içiriyorlar. Ne olduğunu bilmeden içip de Pepsi'yi seven tüketicilere, içtiklerinin Pepsi olduğu söylendiğinde, bu denekler bir süre düşünüp, aslında Pepsi'yi o kadar da beğenmediklerini, hala Coca-Cola'yı tercih ettiklerini söylüyorlar. Fikirlerini kendileri değiştiriyorlar.

Buradaki durum çok basit, mevcut tecrübe geçmiş ile çelişince, tüketici geçmiş kararlarını tekrar gözden geçirmemek için, mevcut tecrübesinin verdiği keyfi baskılıyor ve geçmiş kararlarının haklı olduğu konusunda kendisini ikna ediyor.

İşte bu da, insan psikolojisinden anlayan dev şirketlerin en büyük pazarlama aracı oluyor. Örneğin Apple reklamlarında esas mesele teknik karşılaştırma değil, kullanıcıların giyimleri, yaşları ve imajları. Yani mesele 'Ben buyum!' dedirtecek bir imaj ve kullanıcılara güven duygusu verilmesi oluyor.