İlginç Açıklama: "Uzaylılar Dünya'ya Gelse de, Beklediğimiz Gibi Olmayacak"
Uzaylılar hakkında ilginç bir açıklama geldi: "Eğer bir gün uzaylılar Dünya'ya gelirse, beklediğimiz gibi olmayabilirler. Hatta canlı bile olmayacaklar."
Bilimkurgu evreni, Dünya dışı varlıklarla ilk temasımız
hakkında hep aynı şeyleri hayal ediyor: Genellikle,
matematik yoluyla iletişim kurmak gibi hızlı bir sinyal bile
olmadan, bir gün aniden ortaya çıkan UFO'lar klişesini
kullanmaya devam ediyor. Ayrıca uzaylıları organik varlıklar olarak
tasvir ediyorlar. Ancak gökbilimciler (astronom), fizikçiler
ve Dünya Dışı Zeka Arayışı (SETI) araştırmacıları,
dünya dışı zeka ile karşılaştığımızda bize benzeyecekleri fikrinden
yavaş yavaş uzaklaşıyorlar.
SETI Enstitüsü kıdemli astronomu Seth Shostak, Guardian için bu konuda bir görüş yazısı kaleme aldı. Shostak'a göre, gezegenimize gelen herhangi bir uzaylının, karbon bazlı yaşam formları olması pek olası değil: "Bilişsel yetenekleri, muhtemelen beyin dediğimiz süngerimsi bir hücre kütlesi tarafından desteklenmeyecek. Muhtemelen biyolojik zekanın ve hatta biyolojinin kendisinin ötesine geçmiş olacaklar. Dahası, canlı bile olmayacaklar."
Shostak'ın söylediğine göre bunun nedeni, organik varlıkların kendilerinin ve yavrularının hayatlarını yıldızlararası seyahatin alacağı çok uzun zamana adamalarının çekici bir ihtimal olmaması. Uzayı geçmemizin en hızlı yolu ile en yakın komşu yıldızımız Proxima Centauri'ye ulaşmak 75.000 yıl sürüyor. Proxima Centauri'nin yaşanabilir bölgesinde keşfedilen gezegen olan Proxima Centauri b'de yaşam olduğuna dair sağlam kanıtlarımız olsa bile, birilerini, sadece birkaç bin insandan 7,674 milyara ulaşmamız için geçen süreden çok daha uzun bir süre boyunca uzay aracında yolculuk etmeye ikna etmek pek kolay olmayacaktır.
"Uzaylı uygarlıkları bizden önemli ölçüde daha gelişmiş
olsalar ve kendi teknolojileri üzerinde çalışsalar da, yine de
fizik yasaları dahilinde çalışmak zorundalar" diyor
Shostak. Yolculuğu hızlandırmanın bir yolunu bulurlarsa, büyük
miktarda enerji kullanmak zorunda kalacaklar ve o zaman bile bu
mesafeler muhtemelen biyolojik varlıkların yaşam süreleri
içerisinde tamamlanamayacaktır.
Ancak Shostak, eğer zaman ayırmaya istekliyseniz, bu mesafeleri aşabileceğinizi savunuyor: "Makineler, on binlerce yıl bir uzay gemisinde mahsur kalırlarsa şikayet etmezler. Yiyecek, oksijen, temizlik veya eğlence gerektirmezler. Ayrıca dönüş bileti konusunda da ısrarcı değillerdir."
Nasıl görüneceklerine dair düşüncesi sorulduğunda ise ilginç bir cevap veriyor: "Makine de olsalar, kimin umurunda?"
Shostak daha önce birkaç on yıl içinde insanların evrende uzaylı yaşamı keşfedeceklerine dair bahse girmişti ve bunu her yedi yılda bir ikiye katlanan arama hızına bağlıyor.
Shostak, The Debrief'e verdiği demeçte ise, "SETI hızı kabaca her iki yılda bir ikiye katlıyor çünkü hız büyük ölçüde bilgisayarlara bağlı" diyor: "Öyleyse sadece Moore Yasasını takip ederseniz, 2036'ya kadar bir şeyler bulacağımıza dair herkese bir fincan Starbucks'a bahse girerim."